Turizm

İşte yaşanası kasabalar

Eşsiz doğası, tarihi yapılarıyla dünyanın en güzel kasabaları

Büyük şehirlerin kalabalığından kaçmak isteyenler, doğal güzelliği, temiz havasıyla öne çıkan küçük kasabaları tercih ediyor.

Dünyanın en güzel kasabalarından bazıları kültür çeşitliliği ve eğlencesi ile büyük şehirler, gezmek isteyen insanları her zaman cezbetti. Ancak artık dünyanın dört bir yanından eşsiz doğası, tarihi yapıları, yöresel lezzetleri ile küçük kasabalar da turistlerin ilgisini çekmeye başladı.

Bu kasabaların kimi pek fazla bilinmiyor kimi her dönem çok fazla ziyaretçi ağırlıyor. Aralarında Türkiye’den de 5 kasabanın bulunduğu dünya kasabalarından birkaçı şöyle:

Beş köy bir arada: Cinque Terre

Engebeli kıyı şeridiyle İtalya’nın romantik kasabası.

Cenova ve La Speiza arasında bulunan Cinque Terre, beş köy topluluğunu anlatan ikonik bir öneme sahip.

UNESCO Dünya Miras Listesi’nde de yer alan kasaba, renkli köylerin birleşmesinden oluşuyor. Bu köyler ise şöyle sıralanıyor: Monterosso, Vermezza, Corniglia, Manarola ve Riomaggiore.

Cinque Terre, geçmişten günümüze korunmuş mimarisi, çarpıcı patikalarıyla turistleri kendine çekiyor. Günübirlik bir gezinin yetmeyeceği kasaba, deniz mahsulleri ile biliniyor.

Mavi ve beyazın birleşimi: Oia

Ege’nin en çok tercih edilen adalarından biri olan Santorini, Fira ve Oia adlı iki bölümden oluşuyor. Oia kasabası, kendine özel atmosferi, doğal güzellikleriyle Santorini’nin en ünlü kasabalarından.

Sessiz yaşamı, günbatımı manzarası ile bilinen deniz manzaralı kiliselerin bulunduğu köy, mavi çatılarıyla ön planda. Binaların beyazlığı ise bu mavi çatılarla bir araya gelince ortaya muhteşem bir manzara çıkıyor. Birçok sanat galerisinin de bulunduğu Oia, Venedik kalesinin kalıntılarından müzeleri de içerisinde barındırıyor.

Volkanik oluşumlarıyla Saudarkrokur

Atlas Okyanusu’nun ada ülkesi İzlanda ve ülkenin kuzeyinde bulunan Saudarkrokur kasabası.

Ülkenin en büyük ikinci kasabası olan Saudarkrokur, 2 bin 600 nüfuslu. Volkanik oluşumları ve doğal güzellikleriyle dikkat çekiyor.

Saudarkrokur kasabasının merkezi de oldukça ilgi çekici. Özellikle Minjahusid Halk Müzesi, geleneksel binalardan oluşan küçük bir koleksiyona sahip.

Demirciler, marangozlar, saat ustaları… Hepsi kasabanın ana caddesinde 1900’lü yılların başından beri faaliyette.

Norveç’in balıkçı köyü: Reine

Pek kimsenin duymadığı küçük Norveç kasabası Reine, Lofoten’in batı kesiminde yer alıyor. Yaklaşık 300 haneye ev sahipliği yapan kasaba, balıkçı köyü olarak da biliniyor.

Kuzey ışıklarının altında kamp yapmak isteyenlerin tercihi olan kasabaya gelenler, rorbu adı verilen eski, kırmızı balıkçı evlerinde konaklayabiliyor.

Tamamen doğayla iç içe zamana geçirmek isteyenler, Reine’yi seçiyor. Sessizlik, huzur, oksijen… Reine’de doğanın ve kasabanın renkleri uyum içinde.

Alplerin arasında doğal bir kasaba: Wengen

Orta İsviçre’de bulunan Wengen, Bern şehrinin doğal bir kasabası. Deniz seviyesinden 1274 metre yükseklikte olan kasaba, özellikle kış aylarında ilgi çekiyor.

Kasabada, dağ evleri ve görkemli doğal manzaralar bir bütünlük sağlıyor. Ayrıca, Avrupa’nın en yüksek

tren istasyonuna ev sahipliği yapmasıyla da biliniyor. Alpler arasında yer alan kasaba, trafiğe kapalı.

İngiltere’nin ikonik simgesi: Bibury

Bibury, İngiltere Gloucestershire’de bir kasaba. Avrupa’nın en güzel küçük kasabalarından biri olan Bibury, Thames Nehri’nin kolu olan Coln Nehri’nin iki kıyısında yer alıyor.

Tipik bir Cotswold kasabası olan Bibury’i, İngiliz şair ve ressam William Morris “İngiltere’nin en güzel kasabası” olarak tanımladı.

Kasabanın kır evleri ülkenin en çok fotoğraflanan evleri niteliğinde. Arlington Row denilen evler, kasabanın ikonik simgelerinden.

“Hobbiton’a Hoş Geldiniz”

Yüzüklerin Efendisi ve Hobbit filmlerinin de çekildiği Yeni Zelanda Hobbiton Köyü’nü de içinde barındıran Matamata, vadilerin içinde bir kasaba.

Bütünleşen Matamata ve Hobbiton Köyü girişinde “Hobbiton’a Hoş Geldiniz” tabelası yer alıyor. Filmlerde “Shire” diye bilinen bu kasabada Hobbit mağara evleri, masalsı kulübeler bulunuyor.

Aynı zamanda bir film seti konumunda olan Bagginsler’in Gandalf ile maceraya atıldığı kasaba, ziyaretçilerine film ruhunu tekrar yaşatıyor.

Taş sokakları ve beyaz evleriyle Şirince

Ege’nin kasabaları doğal yapıları, sıcak ortamlarıyla ön plana çıkıyor. İzmir, Selçuk’a 8 kilometre mesafede bulunan Şirince, dağların arasında kurulmuş bir kasaba.

Zeytin ağaçlarının taş sokakları ve cumba beyaz evleri ile Şirince, şehrin stresli hayatına alternatif bir gezi rotası. Eski bir Rum yerleşim yeri olan Şirince, günümüzde yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekiyor.

Akdeniz’in panoramik manzarasıyla Sidi Bou Said

Sidi Bou Said, Akdeniz’e bakan Tunus’un kuzeyinde bir kasaba. Şehir merkezine 20 kilometre uzaklıkta bulunan kasaba, yerli halk ve turistler için şehirden kaçış rotası.

Küçük dükkanları, Arnavut kaldırımlarıyla şirin bir kasaba olan Sidi Bou Said’den Akdeniz’in panoramik manzarası izlenebiliyor.

Aynı zamanda beyaz evleri ve mavi işlemeleri kapılarıyla da ilgi çeken kasaba, yazar ve sanatçıların kasabası olarak da biliniyor.

Fransız ressam ve müzikbilimci Rodolphe D’erlanger hayatının belli bir dönemini bu kasabada geçirdi. D’Erlanger’in burada yaptırdığı Ennejma Ezzahra Sarayı müziğin merkezi konumunda.

Yerlilere göre kovboy kasabası: Narsaq

Grönland’de maden yatakları ile bilinen Narsaq, fiyortta (Dik körfez) yer alan bir tarım kasabası. Kasabada atların sayısı o kadar fazla ki yerliler kendilerini “kovboy” olarak tanımlıyor.

Nüfusu bin 500’lerde olan kasaba, Grönland’ın 1959’da kurulan en genç kasabası. Dünyada çok az yerde bulunan ender maden cevheri, mineralleri ve kayaları ile ilgi çekiyor.

Eski Türk evleriyle Safranbolu

Karabük’ün turistik bir kasabası olan Safranbolu, ilçe merkezinin 8 kilometre kuzeyinde bulunuyor. Geçmişi M.Ö. 3 binli yıllara dayanan kasabada, Hititler, Frigler, Persler, Romalılar, Selçuklular ve Osmanlı Devleti hüküm sürdü.

Tarihle iç içe olan Safranbolu, Türk toplumunun özelliklerini her açıdan ziyaretçilerine yansıtıyor. Aynı zamanda kasaba, UNESCO Dünya Miras Listesi’nde de yer alıyor.

Eski Türk evleri ile tanınan Safranbolu, doğal güzellikleriyle de yerli ve yabancı turistleri kendine çekiyor.

Teksas’ın küçük çölü: Marfa

ABD Teksas’ta bulunan Marfa kasabası, 1971’de sanatçı Donald Judd’un bölgeye taşınmasıyla bir sanat merkezi oldu. Her yıl sanat festivallerine ev sahipliği yapan Marfa, şehirde yaşayanlar için bir

kaçış niteliğinde. Bu kasaba aynı zamanda küçük bir çöl.

Judd, dışında da birçok sanat galerisine ev sahipliği yapan Marfa’nın el değmemiş doğası, şirin ve küçük evleri turistlerin ilgisini çekiyor.

İspanya’nın küçük kasabası: Bandujo

İspanya’nın Asturias bölgesinde yer alan Bandujo, aynı zamanda bölgenin ortaçağdan kalma kasabalardan biri.

Tarihi, doğası, lezzetli yemekleriyle turistlerin ilgisini çeken kasaba, her türlü açık hava aktivitesi için uygun bir yer. Bandujo, ülkenin en seçkin ekolojik yollarından birine sahip.

Lezzetli yemekleriyle Cunda Adası

Kuzey Ege’nin gözde turizm merkezlerinden olan Cunda (Alibey) Adası, birçoğu butik otel olan eski Rum evleri, Arnavut kaldırımları, kiliseleri, papalina balığı, Yunan ve Türk mutfağının eşsiz lezzete sahip yemekleriyle yerli ve yabancı turistleri ağırlıyor.

Adada, en fazla ziyaret edilen yerlerin başında müzeye dönüştürülen Taksiyarhis Kilisesi ile Aşıklar Tepesi geliyor.

Gün batımında parlayan kasaba: Ait Ben Haddou

Fas’ın başkenti Ouarzazate’ye 32 kilometre uzaklıktaki Ait Ben Haddou, dağların eteklerinde bir vadide bulunuyor. Kasaba, Sahra ile Marekeş arasında bir yerde eski kervan güzergahında.

Hollywood filmleri ve diziler için doğal bir set konumunda olan kasabanın toprakları gün batımında adeta parlıyor. UNESCO Dünya Miras Listesi’ne de giren Ait Ben Haddou, aynı zamanda güney Fas mimarisinin çarpıcı bir örneği.

Dar sokakları, renkli evleriyle Cumalıkızık

Cumalıkızık, Bursa’nın en renkli kasabalarından. 700 yıllık anıt bir kasaba olan Cumalıkızık, incir ve kestane ağaçlarıyla çevrili.

Evleriyle ünlü olan Cumalıkızık, aynı zamanda Etnoğrafya Müzesi, Anıt Çınarları da biliniyor. Şehirden uzaklaşmak isteyenlerin tercihi olan kasaba, temiz havası, daracık sokakları, köy kahveleriyle de yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekiyor.

Trulli evleriyle Alberobello

Zeytin ağaçları ve deniz kokusuyla İtalya’nın Puglia bölgesinde bulunan Alberobello.

Koni şeklinde çatılara sahip taşlardan oluşan Trulli,  evleriyle ünlü. Tarih ve kültürü bir arada barındıran kasaba, bu evleriyle UNESCO Dünya Miras Listesi’ne de girdi.

Çatıların üzerinde görülen kireçle boyanmış beyaz semboller, içinde yaşayan ailenin hangi statüde olduğunun ya da hangi dini görüşe sahip olduğunun bir göstergesi.

Fransa’nın balıkçı kasabası, Etretat

Atlantik Okyanusu’nun üzerinde yükselen beyaz tebeşir kayalıkları ile ünlü olan Etretat, Fransa’nın küçük bir kasabası. Kasabada, Fransız yazar Guy de Maupassant’ın çocukluğunu geçirdiği de biliniyor.

Eski şehir merkezi ve falezleriyle de tanınan balıkçı kasabası, doğal güzellikleriyle turistleri kendine çekiyor.

4.yüzyıla uzanan geçmişiyle Göreme

Geçim kaynağı turizm olan Göreme, Nevşehir’e bağlı bir kasaba. Kasabanın eski isimleri şöyle sıralanıyor: Matiana, Korama, Maccan ve Avcılar.

UNESCO Dünya Miras Listesi’nde de yer alan Göreme vadisi ve çevresi tamamen erozyona uğramış muhteşem bir manzaraya sahip.

Kasabada bulunan kayalıkların geçmişi 4. yüzyıla kadar uzanıyor. Aynı zamanda geleneksel yaşam alanı kalıntıları da kasabada mevcut.

Renkli evleriyle Colmar

Colmar, Kuzeydoğu Fransa’nın Grand Est bölgesinin üçüncü büyük kasabası.

Doğusunda bulunan Thur Nehri, orman tepelerinin ötesine doğru uzanan su yolları ile ziyaretçileri kendine çeken kasabada, geçmiş çağlardan bazı özel kalıntılar da bulunuyor. Aynı zamanda kasaba, renkli evleriyle de ilgi çekiyor.

1945 yılında yapılan Colmar Savaşı ile Fransızların olarak bugünkü halini alan kasaba için dünyanın büyük devletleri savaştı.

 

Daha Fazla Göster

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu