“Çalışanın dilekçesinin alınmaması suçtur”

Kocaeli’de sağlık hizmet kolunda faaliyet gösteren bazı kurumlarda idareler çalışanların dilekçelerini işleme almayarak, mağduriyetlerine sebebiyet vermeleri hakkında Türk Sağlık Sen Kocaeli Şube Başkanı, Türkiye Kamu Sen Denetleme Kurulu Üyesi Ömer Çeker Şube de basın açıklaması yaptı.

Çeker, “İlimizde sağlık hizmet kolunda faaliyet gösteren bazı kurumlarda görev yapan kamu çalışanları talep ve istekleri hakkında kuruma vermiş oldukları dilekçeler idare tarafından evrak kayıt memurlarına verilen sözlü talimat gereği resmi olarak işleme konulmamak suretiyle çalışanlar mağdur edilmekte ve dilekçe verme hakları engellenmektedir.

“Kamu çalışanları dilekçe hakkını kullanmalı”

Dilekçe hakkı Anayasada yer alan bir haktır ve güvence altına alınmıştır. Dilekçe Kanunun da bu hakkın kullanımında mağduriyetlerin önüne geçmek için yetkili makamlarca dilekçe sahiplerine en geç otuz gün içinde gerekçeli olarak cevap verileceği ve sonucun ayrıca bildirileceği hükmüne yer verilmiştir.

Ortada böylesine bir Anayasal hak varken tüm vatandaşlar ve kamu çalışanları dilekçe hakkını rahatça kullanması gerekir.

Fakat Türkiye’de hukuk kurallarınıbypass etmek için idareler akıl almaz yöntemlere baş vuruyorlar. İlimizde sağlık hizmet kolunda faaliyet gösteren bazı kurumlarda böylesine usulsüz iş ve işlemlere girişilmiştir. Anayasayı yok hükmünde sayan başına buyruk usulsüz iş ve işlem yapan idareleri çalışanlar adına Türk Sağlık Sen olarak uyarıyoruz” dedi.

“İpe sapa gelmez durumlar”

Ömer Çeker, “Söz konusu kurumlarda görev yapan kamu çalışanları ve sendika üyelerimiz çalışama hayatında yaşamış oldukları sorunlar, şikayetler, dilek ve temenniler hakkında kuruma dilekçe vermek istediklerinde evrak kayıt da görevli memurlar tarafından dilekçelereevrak kayıt numarası verilmeyerek dilekçeler işleme alınmamaktadır.

İdarenin dilekçeyi göreceği ondan sonra işlem yapılacağı gibi ipe sapa gelmez durumlardan bahsedilmektedir.

Bu durum açıkça suç işlemektedir. Anayasaya ve kanuna aykırı davranmaktır.  Hukuku böyle ayak oyunları ile kenara hiç kimse koyamaz.

Dilekçeyi almazsak o zaman cevap vermek zorunda kalmayız gibi bir mantıkla hiçbir kamu görevlisi ve yöneticisi hareket edemez. Kanunlar size alırsanız cevap verirsiniz gibi bir durumdan bahsetmez. Bu durum orman kanunlarında geçerlidir orada da kimsenin dilekçe hakkı da yoktur” ifadelerini kullandı.

Çeker açıklamasını şöyle sürdürdü: “Ormanda yaşıyor veya kendinize bir çiftlik kurduğunuz ve bağımsızlığınızı ilan ettiyseniz bunu da çıkın kamuoyuna açıklayın.’Türkiye Cumhuriyeti Devleti vekanunları ile alakamız yoktur. Biz burayı kel Ali’nin bağına çevirdik istediğimiz gibi at koşturuyoruz’ deyin.

Buradan bir kez daha açıkça uyarıyoruz; hiç kimse ne kanuna aykırı talimat verebilir, ne de usulsüz işlem uygulayabilir. Dilekçeyi almamak, TCK’nın 121/1. maddesinde tanımlanan dilekçe hakkının kullanılmasının engellenmesi suçunu oluşturmaktadır.

Yine, Türk Ceza Kanunu’nun ‘Görevi Kötüye Kullanma’ başlığını taşıyan 257.maddesinin 1.fıkrasında, ‘Kanunda ayrıca suç olarak tanımlanan haller dışında, görevinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olan ya da kişilere haksız bir kazanç sağlayan kamu görevlisi, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır’ hükmü vardır.

Evrak kayıt memurlarına sözel talimat vererek çalışanların dilekçelerini işleme almayarak, mağdur olmalarına sebebiyet vererek usulsüz uygulamaları alışkanlık haline getiren idareleri çalışanlar adına sendika olarak uyarıyoruz.

Usulsüz uygulamayı alışkanlık haline getirmiş idareler, usulsüzlüklerini sona erdirilmez ise  haklarında hukuki süreç derhâlbaşlatılacak ve Yüce Türk Adaleti önünde hesap verecekler.