8 MART DÜNYA KADINLAR GÜNÜ
Haydar Aliyev Kültür Evi Başkanı Bilal Dündar, kadınlar gününü eski bir makalesinden alıntılarla yeniden dile getirdi
Dündar, “Dünyada ilk kez 1857 Türkiye’de 1921 kutlanan ABD teksitil sektöründe çalışan binlerce kadın ücret ve çalışma koşullarının düzeltilmesi için tepki göstermek için 129 kadın bir fabrikada hak arama için bir araya gelirler. Fabrika kapısı üzenlerine kilitlenerek içerde yangın çıkarılarak öldürülür. O günden sonra her yıl 8 Mart Kadınlar Günü olarak anılmaktadır.
Bugüne atfen 11.03.2011 tarihinde yazdığım Kocaeli Gazetesi’nde yayınlanan “Hangi Kadınlar Günü” makalemden alıntıları sizlerle paylaşıyorum. Her yıl Mart ayının 8 inci gününü Kadınlar Günü olarak anılır. Bazı kadınlarımız bugünü kendilerine statü kazandırmış bir gün gibi anmakta ve kendilerine göre kutlanmaktalar. Bu tip kadınlarımız parmakla sayılacak kadar azdır.
Bu tip Kadınlar şanslı Kadınlar olup genellikle eğitim düzeyi yüksek ve ekonomik bağımsızlığını kazanmış kadınlardır.
Kadınlarımızın genelde eğitim düzeyi düşük, ekonomik bakımdan kocalarına bağımlı ağır işçi konumundalar. Yemek, çamaşır, bulaşık, ütü ve her türlü temizlik hatta günlük alışverişler, çocukların eğitimi ile ilgilenen ve okullarda veli toplantılarına katılanlar kadınlardır.
Kırsalda yaşayan kadınların şehirdeki kadınlara göre yükleri bir kat daha fazladır. Bağ bahçe ve hayvan bakımları v.s. kadınların omzundadır. Bütün bu ağır yüklere rağmen evde söz söyleme ve karar verme gibi hemen hemen hiçbir etkileri yoktur. Erkekler ne derse o olur. Konuşmaları, oy vermeleri, giyinmesini, nerelere gidecekleri bile izne tabidir. Eksik etek olarak aşağılanırlar.
Kadınlar Gününde konuşan atıp tutan ve ahkam kesen yine erkeklerdir. Evde başka dışarıda başka eylem ve söylem farklılığı içindeler. Nutuk atmaya gelince dillerinden bal akmaktadır. Yasa önünde eşit görülen kadınlar gerçek yaşamda eşitsizlik içinde yaşamaktalar. Kadınlar üzerinde sömürünün alası yaşanır. Siyasi partilerde bile dinamomuzsunuz diye kapı kapı dolaştırılırlar. Ama seçimlerde gine geri plana itilirler.
Ülkenin her tarafında Kadınlar sokak ortasında prasa gibi kocası, dostu veya yakını birisi tarafından öldürülürler. Yargılamada nefsi müdafaa, tahrik ve gelenek görenek töre gibi çeşitli nedenlerle ceza indirimi uygulanır. Kadınlara eşit uygulama olmadığı sürece özgürlük ve demokrasi gibi kutsal kelimeler hep havada kalır.
Bir milletin gelişmişlik derecesi kadınların özgürlükleri ile eş değerdir. Kadınlarımız unutmasınlar ki hak verilmez alınır. Bunun yolu da eğitim, ekonomik bağımsızlık ve örgütlenmeden geçmektedir. Kadın bir anadır. Bütün Kadınlarımızın gerçek anlamda ve koşullarda Kadınlar Günü’nü kutluyorum.
Bilal Dündar
- 03. 2011