Azerbaycan Derneği’nden Ermeni iftiralarına karşı proje
Türkiye Azerbaycan Dernekleri Federasyonu Başkanı Bilal Dündar, projeyle ilgili basın açıklaması yaptı
Bilal Dündar, projeyi İçişleri Bakanlığı’na sunduklarını ve kabul edildiğini söyledi. Başkan Dündar, “ Kocaeli Azerbaycan Haydar Aliyev Kültür Evi Derneğimizce İç İşleri Bakanlığı’na sunulup, kabul edilen çalışma ile gerek 1915 tehciri konusunda Türkiye’ye atılan iftiralara karşı ve gerekse de Hocalı başta olmak üzere Karabağ’da gerçekleşen Ermenistan’ın yaptığı vahşete yönelik olarak proje Kocaeli’nde hayata geçireceğiz” dedi.
Basın toplantısı dernek binasında gerçekleşti
“Asılsız Ermeni İftiralarına Açıklık Getirme Projesi” tanıtımı, derneğin SEKA Park Kültür Alanı’ndaki Genel Merkezi’nde düzenlenen kahvaltılı bir basın toplantısı ile gerçekleşti. Dernek Başkanı Bilal Dündar’ın ev sahipliğinde gerçekleşen basın toplantısına, dernek yönetiminin yanı sıra Proje Koordinatörü Alptekin Cevherli de katıldı.
Başta Kocaeli’de yaşayan 2 milyondan fazla insanı hedef alan proje tamamlandığında, Türkiye’nin en çok mağdur edildiği asılsız Ermeni soykırımı iddialarına karşın ses getirilmesi ve kamuoyu oluşturulması hedefleniyor.Proje kapsamında 1915 öncesinde ve sonrasında ve Karabağ’ın Ermeni kuvvetlerince işgali esnasında Türklere yönelik yaptıkları katliamların kamuoyuna anlatılması amaçlanıyor.
“Türkler ve Ermeniler arasında kültür alışverişi olmuştur”
Federasyon Başkanı Dündar, “ Selçuklu ve Osmanlı idarelerinde asırlarca birlikte yaşayan Türkler ve Ermeniler arasında kültür alışverişi olmuştur. Şehir hayatında aynı ya da farklı mahallelerde iç içe oturan hemşeri halklar birbirlerinin inanç, anlayış, dil ve folklorunu aldıkları gibi, köylerde de ortak yaşayış pratikleri geliştirmişlerdir. Ermenileri Türk hakim unsurun tesiri altına girmeye iten etkenlerin başında, onların Bizans idaresinden ve Rumlardan gördükleri baskı ve katliamlara karşılık, Türk yönetiminin ve halkının saygılı ve müsamahakar tutumu gelmektedir. Ayrıca Osmanlı ve Selçuklulardan idari, ticari ve sosyal bakımdan elde ettikleri imkânlar ve imtiyazlar da bu etkileşimi kolaylaştırmıştır” ifadelerini kullandı.
“Türkçe hatıraları varlığını korumakta”
Bilal Dündar açıklamasını şöyle sürdürdü: “İki toplumun kültürel ortaklığı, insanlar arasında anlaşmayı sağlayan doğal bir iletişim aracı olan dil konusunda da açıkça görülmektedir. Türkçede Ermeniceden alınmış 800’ün üzerinde kelime bulunurken, Türkçeden Ermeniceye 4 binden fazla kelime geçmiştir. Anadolu’nun çeşitli yerlerinden Batı’ya göçmüş çok sayıda Ermeni ailenin soyadında bir meslek (Kuyumcuyan), bir durum (Kardeşyan) veya memleket (Maraşlıyan) gibi Türkçe hatıraları varlığını korumaktadır.
Devletin üst kademelerinde görev
Ermeniler, Anadolu’da yaşadıkları zaman içerisinde hiçbir zaman bağımsız olamamışlar, mütemadiyen himaye altında yaşamışlar ve karşılığında da vergi ödemişlerdir. Osmanlı İmparatorluğu döneminde, kendilerine, devletin üst kademelerinde birçok görevler verilmiştir. Ancak, özellikle 19. yüzyılın ikinci yarısından itibaren emperyalist devletlerin teşvik ve tahrikleriyle, memleket içerisinde karışıklıklar çıkarmaya başlamışlardır. Birinci Dünya Savaşı sırasında ise devlete isyan ederek sivil Müslüman halkı katletmeye başlamışlardır. Osmanlı yönetimi de 27 Mayıs 1915 tarihinde çıkarmış olduğu Tehcir Kanunu ile Ermenileri güvenli bölgelere göç ettirmiştir”
“Soykırıma uğrayan Türklerdir”
Dündar, “Ermeniler tehcir sırasında güya yüz binlerce Ermeni’nin soykırıma uğradığını iddia etmektedirler. Halbuki gerçek bunun tamamen aksini ortaya koymaktadır. Özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde yapılan kazılarda Müslüman Türklere ait çok sayıda toplu mezarlar ortaya çıkarılmıştır. Bu mezarlar Ermenilerin değil, Türklerin soykırıma uğradığının en açık delillerindendir. O halde şunu rahatlıkla söyleyebiliriz ki, Sözde Ermeni soykırım iddialarının gerçekle hiçbir ilgisi yoktur. Soykırıma uğrayanlar Ermeniler değil, Türkler olmuştur. İşte bu gerçeklerin özellikle gençlere, Türk ve dünya kamuoyuna proje sayesinde en objektif şekilde internet, sosyal medya, kısa filmler, konferanslar ve kitaplar yoluyla anlatılması amaçlanmıştır” dedi.
Dündar, projeyi madde madde anlattı
Türkiye Azerbaycan Dernekleri Federasyonu Başkanı Dündar: “Bu kapsamda;
- Türk ve dünya kamuoyuna kurulacak internet sitesi vasıtasıyla İngilizce ve Türkçe olarak asılsız Ermeni iddialarına yanıt verilmesi.
- Kurulacak sosyal medya hesaplarıyla Türkiye’nin tezlerinin duyurulması ve geleceğimizin gençlere aktarılması.
- Ermeni çetelerin Anadolu’da yaptığı katliamları gösteren sergiler yapılması.
- Ermeni çetelerin ve Ermenistan’ın yaptığı katliamları anlatan (İngilizce, Rusça ve Türkçe) kısa filmler yapılması ve çeşitli mecralarda ve sosyal medya üzerinden yayınlanması.
- Ermeni ordusunun ve çetelerinin yaptıkları katliamları konu alan, belge ve bilgilerin de değerlendirileceği bir konferans tertiplenmesi.
- 31 Aralık’ta geleneksel olarak kutlanan Dayanışma Günü çerçevesinde Azerbaycan ve Türkiye’nin dayanışmasını konu alan bir şölen düzenlenmesi.
- Ermeni çetelerinin yaptığı katliamları anlatan (İngilizce ve Türkçe) kitapların basılması ve dağıtılması.
- Dernek Merkezi’nde bulunan kütüphanenin zenginleştirilmesi ve daha işler hale gelerek modernize edilmesi
- Dernek Merkezi’nde bulunan Soykırım Müzesi’nin zenginleştirilmesi ve daha işler hale gelerek modernize edilmesi gerçekleştirilecektir..Şu an için proje süresi ve bütçesi 5 ay olarak planlanmış olup, takvim revize edilebilecektir. Gerek kitaplar, gerek kütüphane ve gerekse de sosyal medya hesaplarının aktif tutulması sayesinde Asılsız Ermeni İftiralarına Açıklık Getirme Projesi’nin sürdürülebilirliği sağlanacaktır” diye konuştu.