EKREM GÖKKAYA; ONU KAYBETTİK
Yeşilçam’ın en muhteşem kalpli kötü adamı ve en babacan, gariban babası, devrim neferi
Sevgili okurlar söze nereden başlayacağımı bilmiyorum. Öyle bir acı haber ile yıkıldım ki anlatamam. Canımdan can gitti adeta. Bana 36 yaşına geldiğim bu hayatımda öz babamdan sonra velat diyen bağrına basan 3 kişiden biriydi sevgili Ekrem Gökkaya amcam. Evet. Türk Sineması’na 500 civarı film ile hizmet vermiş hem oyuncu, hem senarist, hem prodüksiyon amiri ve yapım yönetmeni ki bu kavramı da anlatacağım. Bir süredir mücadele ettiği kanser hastalığına maalesef yenik düştü 87 yaşında.
Yeşilçam ve Türk sinemamızın kötü adamları yazı dizimin 9. Bölümü ile devam edecektim ki sırayı değiştirip ani vefatı ile yıkıldığım Ekrem amcamızı sıraya aldım. Ekrem Gökkaya kötü karakteri, kötü rolleri içine öyle sindiriyordu ki rolünü ustaca yapışı o boynuna ağladığı fuları ve özellikle marka olmuş top sakalı ile adeta Avrupalı monşerleri andıran bir kibar görüntü altında kötülükleri işleyen gizli bir mizansen verebiliyordu. Bu da onun yükselişinde pay sahibi olmuştur.
Ekrem Gökkaya babasının memuriyeti dolayısı ile bulunduğu Konya’ da 5 Şubat 1934 tarihinde dünyaya geldi. Ağabeyi Muammer ve ablası Kamuran ile birlikte 3 kardeştiler. Ortaokulun yarısından sonra babasının tayini dolayısı ile ailenin İstanbul’a göçü nedeni ile tahsilinin geri kalan kısmına İstanbul’da devam etti. Sırası ile Üsküdar Paşa Kapı Ortaokulu, Türkiye’ nin en marka lisesi olan İstanbul Erkek Lisesi ve Güzel Sanatlar Akademisi Resim bölümünü bitirdi ve ressam çıktı. Daha sonra 6 yıl sürecek memuriyet hayatı başladı.
Ekrem Gökkaya liseye devam ederken Ağabeyi Doktor Muammer Gökkkaya elim bir trafik kazasında vefat etti. Bu durum onda bir boşluk yarattı ve toparlanması hayli zaman aldı. Lise yıllarında birçok tiyatro müsameresinde sahne aldı ama onun hayali; siyasal bilgileri bitirip iyi bir hariciyeci olarak dış işlerinde görev yapmak istediğini söylerken yolu şans eseri Yeşilçam ile kesişti. İlk defa 1959 yapımı Muzaffer Arslan’ın rejisörlüğünde ‘ ÖMRÜM BÖYLE GEÇTİ’ isimli bir filmde GÖKSEL ARSOY, KENAN PARS VE ÖZTÜRK SERENGİL gibi sanatçılar ile kamera karşısına geçti ve ilk film denemesini yaptı.
Fakat bu filmi çekerlerken Ekrem Gökkaya memur olduğu için jeneriğe adını yazmazlar. Daha sonra memuriyetten ayrılarak Yeşilçam’ın en aktif üretim yaptığı 60-70’li yıllarda özellikle 70’li yılların ortalarına kadar bir sürü filmde rol alarak bir sürü büyük yapımcı ve rejisörler ile çalıştı. Özellikle 1971 yapımı Cüneyt Arkın ve Müşerref Tezcan’ ın başrolü paylaştığı yapımcılığını ve yönetmenliğini Süreyya Duru’nun yaptığı, senaryosu Erdoğan Tünaş’ a ait ‘Hayatımın En Güzel Yılları’ filminde canlandırdığı Cemil Bey karakteri ile hafızalara kazındı. Daha sonra Atını Seven Kovboy, Battal Gazi Destanı gibi tarihi aksiyon filmlerinde de oynayan Ekrem Gökkaya, 1975 yılından itibaren ellerinde büyüdüğü çok yardım ve vefa gördüğü, namlı kabadayılardan Dündar Kılıç ve Kardeşi Yahya Kılıç’ın yönettiği Cem Film ve Cumhur Film şirketlerinde 1992 yılına kadar çalıştı. 1976-1992 yılları arasında Cem film bünyesinde Kemal Sunal’ a bir çok filmler çektiler. Ekrem Gökkaya bu filmlerde konuk oyuncu, senarist, prodüksiyon amiri ve yapım yönetmeni olarak çalıştı.
Arkadaşlar Ekrem Amca ile ilk telefon konuşmamızda bana Mustafa evlat ‘Ben Yeşilçam’dan gelen bir sanatçı olarak Türk Sineması’na Yapım Yönetmeni diye bir kavram bırakıyorum’ demişti. Ben de ‘Yapım yönetmeni ne iş yapıyor? ’ diye sorduğumda evlat ‘ Sinema filmine çekilecek senaryoda filmi üstlenecek yapımcıyı, film şirketini dahi seçen en tepedeki kişi’ demişti. Böyle bir kavram kaldı sinemamıza Ekrem amcamızdan. O dönem Arzu Film’in patronu büyük usta Ertem Eğilmez; Tarık Akan’ a uyguladığı ambargoyu Kemal Sunal’a da uygular.
Piyasada hiç bir yerde çalıştırmaz. Ekrem Gökkaya, Dündar Kılıç ve Yahya Kılıç kardeşlerin devreye girmesi ile Kemal Sunal’ı Ertem Eğilmez’den alarak sözleşme yapan Türk Sineması’ndaki tek isim olarak tarihe geçer. Kemal Sunal o tarihten sonra Tosun Paşa filmi sonrası Ertem Eğilmez’den, Arzu Film’den ayrılır. Kemal Sunal’ ı Beyoğlu’ndaki yazıhanelerine götürürler.
Orada sözleşme imzalanır. Kemal Sunal dünyaca ünlü komedyen Jerry Lewis’in Türkiye’ ye uyarlanmış komedi aksiyon formatı olan ‘Sahte Kabadayı’ filminde başrol oynar. Filmin yapım yönetmenliğini ve Prodüksiyon Amirliği’ni yapan Ekrem Gökkaya, filmde adamı, muhtarın Kabadayısı Baba Şükrü’ yü vurması için tuttuğu kiralık katili konuk oyuncu olarak oynar. Bu filmin hikayesi de Ekrem Gökkaya’ ya aittir. Bu filmde Rejisör Natuk Baytan ile çalıştılar. Ekrem amca bana konuşmamızda şöyle anlatmıştı: ‘Dündar abi bazen adamları gereksiz zıpladığı zaman onlara sahte kabadayılık yapmayın ulan’ derdi. O da ‘Benim hafızama kazındı. Onun için filmin adını öyle koydum’ demişti.
Kemal Sunal Ertem Eğilmez’ den 10 filmde aldığı parayı burada bir filmde almıştı. Daha sora eşi Gül Sunal ile oturdukları Samatya’daki evlerini aldılar. Ekrem Gökkaya daha sonra Cem film bünyesinde Kemal Sunal’a bir sürü film yaptı. 20 filmde çalıştılar. Hanzo, Üçkağıtçı, Korkusuz Korkak, Tokatçı, Yedi Bela Hüsnü, Umudumuz Şaban, Doktor Civanım, Atla Gel Şaan, Tarzan Rıfkı, Koltuk Belası gibi filmler yaptılar. Ekrem Gökkaya Atla Gel Şaban filminde yapım yönetmenliği ve set amirliği dışında bu filmde konuk oyuncu olarak da oynamıştır. Atla Gel Şaban filminde Kemal Sunal’ ın at yarışı oynadığı sarı Ford Transit minibüsün sahibi de Ekrem Gökkaya’dır. Ekrem Gökkaya bu filmlerde Natuk Baytan dışında Zeki Ökten, Memduh Ün gibi rejisörler ile de çalıştı.
Ferdi Tayfur’ a yine 1979 da Canan Perver ile çektikleri Derbeder filminde yapım yönetmeni ve set amiri olarak Rejisör Temel Gürsu ile çalıştı. Bu filmde Temel Gürsu ile Canan Perver, Gürsu tanışarak dünya evine girdiler. Daha sonra Temel Gürsu’nun 1982 de küçük Emrah’a çektiği arabesk dram filmi Ayrılamam da Temel Gürsu Ekrem amcamızın oğlu Evrem Gökkaya yı çok beğenmiş ve filmde Emrah’ın küçük kardeşi Ali karakterinde oynatmıştır. Oğlu da sinemada kamera ve set tozu yutmuş oldu. 1980 12 Eylül İhtilali olunca her yerde sıkı yönetim vardır. O dönem seksen öncesi sağ- sol kavgaları arasında tanıştığı eşi Alev Gökkaya hanımefendi ile 1981 başında sıkı yönetim zamanı o dönemde İstanbul’un en lüks marka mekanı olan ‘Hayko’nun Yeri’ ( İstanul Gazinosu’nda) görkemli bir düğün ile dünya evine girmişlerdir. Ekrem Gökkaya amcamız evlendiğinde 47 yaşında idi. Düğün Dündar-Yahya Kılıç kardeşler tarafından organize edilmiş. Düğününün tüm masraflarını Dündar Kılıç’ a enişte olan bir diğer namlı kabadayı Oflu İsmail Lakaplı ( İsmail Hacısüleymanoğlu ) üstlenmiştir.
Nikah şahitliğini de Rejisör Natuk Baytan hoca yapmıştır. Ekrem Gökkaya en son 1992’de çektikleri Koltuk Belası filminde oynadıktan sonra 1997’de bir dizide konuk oyuncu olarak oynayıp 1992’den sonra popülerlikten uzak bir yaşamı tercih etti ve Eşi Alev yengemiz ile birlikte onun memleketi Bartın İnkum’ a yerleşti ve ölümüne kadar orada yaşadı. Son dönemlerinde hayatını ve yeşilçam anılarını anlattığı Benim Dünyam ve Batan Güneş Yeşilçam isimli iki kitabını kaleme aldı. Sosyal medyada evinde ve muhitinde günlük doğal çektiği komik skeçler ile yeni genç nesillere Ekrem amcaları, dedeleri olarak unutulmadığını gösterdi. Ekrem Gökkaya sinema ve sanat hayatında sinema sektörüne bir sürü prodüksiyon amirleri ve yönetmenler yetiştirdi.
Kendisi 4 yıl, yakalandığı ve mücadele ettiği kanser hastalığına yenik düştü ve 17 Ocak 2021 günü aramızdan ayrılarak Hak’kın rahmetine Kavuştu. Cenazesi eşinden ayrı kalmamak adına vasiyet ettiği Bartın İnkum’ a defnedildi. Ekrem Gökkaya’ nın öz teyze oğlu olan kuzeni 1993’te bir saldırı sonucu öldürülen usta Gazeteci Uğur Mumcu ve halasının oğlu olan bir diğer kuzeni de eski Genelkurmay Başkanlarımızdan Doğan Güreş paşamızdır. Ekrem amcamızın vefatı ile arkasından geriye bir sürü anılar, 500 ün üzerinde çevirdiği film ve kaleme aldığı iki kitap bizlere hatıra kaldı. Ben kitabını aldım ve rahmetli, Türk Sinemasının ve Tiyatrosu’nun büyük ustası Atıf Kaptan dedemin ruhuna imzaladı ve onurlandırmıştı. Ölümü ile birlikte sosyal medya ve belirli sayıda eş, dost, arkadaşları dışında sanat camiasının bir ölümü ona da vefasızlık yaptı. Onun için ifade ettikleri dutguları bazı yakın dostları söyle dile getirdi: Yeşilçam Sinema Arşivcisi ve sinema sevdalısı Fatih Kara: ‘Şöyle bir düşündüm de aslında insanoğlu sadece çıkarına menfaatine yarayan kişilere eyvallah ediyor.
Sosyal medya fenomenlerini öksürse haber yapan o çok popüler magazin sayfalarından, lafa geldi mi mangalda kül bırakmayan sanatçılarına, hiç bir şey üretmeden ünlenen isimlerine, vefasızlıktan en çok dert yanan Yesilçam’ın devleri dediğimiz isimlere kadar Ekrem abinin vefatına (Bir kaç Yesilçam emekçisi hariç) en ufak bir taziye bildirimi göremedim. Acaba bu insanlara Sosyal medyalarından meslektaşlarına bir elveda demek çok mu zor geldi?. Doğru ya Ekrem abinin popülerlikten çok uzak bir hayatı vardı. O sinemaya yıllarını vermiş koca bir çınar, yüzlerce filmde oynamış, onlarca filmde yapım yönetmeni olarak görev almış, film setlerinde canını dişine takmış, setinde çalışan emekçinin hakkını bırak teri kurumayı daha mesaisine başlamadan cebine ilistirmiş bir insan. Öyle ya tüm bunlar kimin umurunda ki, medyatik olmadıktan sonra. Kusura bakma Ekrem abi sen bu ülkede bir TV programında tanınıp ünlü olan öldüğünde cenazesinde kıyametler kopan kişi kadar bile olamamışsın özür dileriz. Hakkını helal et. Senin hatıran olan bu kitabı ömrüm yettiğince saklayacağım’ sözleri ile ifade ederken, Yeşilçam’ın büyük usta arşivcisi sinema üstadı yazar Halit Çevirgen abimiz de; “Ekrem abi için sosyal medyada bazı yeni yetmelerden Kemal Sunal’ın filmlerinde oynardı görüyorduk, oralardaki adam gibi küçümseyici yorumlar görüyoruz. Kemal Sunal büyük bir oyuncu olabilir ama Ekrem Gökkaya ve Yeşilçam’ın, sinemanın bir sürü sanatçısı 50-60’lı yıllarda kamera önünde filmlerden filmlere koşarken o duayen sanatçılar 20 yılı doldurmuşken Kemal Sunal ortada yoktu’ herkes söylediği sözün haddini bilsin şeklinde ifade etmiştir.
Ekrem amca benim hayatımda derin izler bırakan ikinci babam bildiğim duayen bir Sanatçıdır. Bende sonuna kadar o sosyal medyada sudan sabundan boş beleş işlerle balon ünlü olanları giydiği külotun bile milyonlarca tıklandığı dünyada bu vefasızlığa rağmen Hediye ettiği kitabı ömrümün sonuna kadar saklayacağım. Şimdi Ekrem Gökkaya amcamızın yer aldığı filmlere bakalım:
Sinema Filmleri :
Koltuk Belası 1990
Uyanık Gazeteci 1988
Izdırap Çocukları 1988
Skandal 1987
Tarzan Rıfkı 1986
Davacı 1986
Sosyete Şaban 1985
Yabancı 1984
Sevginin Bedeli 1984
Atla Gel Şaban 1984
Çarıklı Milyoner 1983
Tokatçı 1983
En Büyük Şaban 1983
Yedi Bela Hüsnü 1982
Yaşamak Seninle Güzel 1982
Kara Gurbet 1981
Rahmet Ve Gazap 1980
Gerzek Şaban 1980
İsyankar 1979
İki Cambaz 1979
Çivi Çiviyi Söker 1979
Yuvasız Kuşlar 1979
Yorgun Savaşçı 1979
Nemrud 1979
Korkusuz Korkak 1979
Hedefte Vuruşanlar 1978
Avanak Apti 1978
Dört Ateşli Yosma 1977
Ana Ocağı 1977
İntikam Meleği/Kadın Hamlet 1976
Vurguncular 1976
Sahte Kabadayı 1976
Ben Bir Garip Keloğlanım 1976
Turhanoğlu 1975
Nöri Gantar Ailesi 1975
Kılıç Aslan 1975
Kral Benim 1975
Hanzo 1975
Hababam Git Hababam Gel 1975
Babaların Babası 1975
Ana Kurban Can Kurban 1975
Şeytan 1974
Şehitler 1974
Çılgınlar 1974
Yayla Kızı 1974
Sığıntı 1974
Sevmek 1974
Korkusuzlar/Yedi Belalılar 1974
Kalleş 1974
Hamama Giren Terler 1974
Gecelerin Ötesi/İster Darıl 1974
Damgalı Adam 1974
Belalılar 1974
Atını Seven Kovboy 1974
Şeytanın Kurbanları 1973
İkibin Yılın Sevgilisi 1973
Züleyha 1973
Tatlım 1973
Rabia 1973
Kurt Dölü 1973
Kolsuz Kahramanın Kolu 1973
Hazreti Ömer’in Adaleti 1973
Hazreti Ömer 1973
Gecelerin Hakimi 1973
Büyük Soygun 1973
Aşkın Zaferi/Aşk ve Vatan 1973
Aşkımla Oynama 1973
Aşk Mahkumu 1973
Anadolu Ekspresi 1973
Ali’ye Gönül Verdim 1973
Şahmaran 1972
Örümcek 1972
Ölür Müsün Öldürür Müsün 1972
Yalan Dünya 1972
Süper Adam İstanbul’da 1972
Süper Adam Kadınlar Arasında 1972
Suçlu 1972
Oğlum İçin 1972
Oğlum 1972
Mahkum 1972
Keloğlan’la Can Kız 1972
Kadersizler 1972
Kader Yolcuları 1972
Hayatımızın En Güzel Yılları 1972
Dudaktan Dudağa Ölüm 1972
Cehennemin Beş Delisi 1972
Benimle Sevişir Misin 1972
Bela Mustafa 1972
Aşk Ve Cinayet Meleği 1972
Ayrılık 1972
Akma Tuna /Estergon Kalesi 1972
Ölümsüzler 1971
Çapkın Ve İnsafsız 1971
Zehir Hafiye 1971
Rüzgar Murat 1971
Makber 1971
Hicran 1971
Görünce Kurşunlayın 1971
Emine 1971
Dudaktan Silaha 1971
Cehenneme Dolmuş Var 1971
Battal Gazi Destanı 1971
Ay Bu Gece Doğacak 1971
Üç Kral Serseri 1970
Ölüm Çemberi 1970
Zindandan Gelen Mektup 1970
Yazı mı Tura mı 1970
Vur Okşa ve Öp 1970
Son Söz Benim 1970
Kara Dutum 1970
Gölgedeki Adam 1970
Bomba Ahmet 1970
Babaların Günahı 1970
Şen Ola Düğün Şen Ola 1969
Yarın Başka Bir Gündür 1969
Turist Ömer Arabistan’da 1969
Gök Bayrak 1968
Hacı Murat 1967
Vatan Kurtaran Aslan 1966
Eşrefpaşalı 1966
Horasan’ın Üç Atlısı 1965
Horasan’dan Gelen Bahadır 1965
Ömrüm Böyle Geçti 1959
TV dizileri :
Mesela Muzaffer 1987
Duvardaki Kan 1986
Kitapları :
Batan Güneşim/Yeşilçam 2014
Benim Dünyam/Hatıralarla Bilinmeyen Yeşilçam 2015
Resimleri :
KAYNAK : www.sinematurk.com
www.facebook.com (Ekrem Amcamızın Facebook Profili)
Başta yazıyı kaleme alan rahmetlinin; ‘Sen bize Atıf abimin (Atıf Kaptan) yadigarısın dediği bendeniz, onu çok seven Yeşilçam ve Türk Sineması arşivcisi sen Yeşilçam’ın son atlısısın dediği sanatçı Emre Gönüllü kardeşim ve değerli sinema emekçisi benim değerli yeğenim dediği Fatih Kara kardeşim ve onu seven tüm sanatçı dostları ve camiamız olarak kendisine rahmetler diliyoruz. Hepinize bilinçli miraslar alacağınız okumalar diliyorum.