“Başka Türkiye yok”

Adalet Birliği Partisi Sakarya İl Başkanı Sinan Daşdemir ve beraberindeki parti teşkilat üyeleri, Yeniden Refah Partisi Sakarya İl Başkan Yardımcısı Mustafa Korkmaz’a makamında ziyaret gerçekleştirdi. Türkiye’de birilerinin A ve B şeklinde ayrılıp mevcut iktidarın hizmetlerini sekteye uğratmanın derdinde olup yine birilerinin yukardan gelen emirlere ters hareket etmeme adına ne söyleniyor ise sorgusuz sualsiz veya doğru-yanlış yapıldığı konularında hemfikir olan Daşdemir ve Korkmaz; Türkiye’de bazı şeylerin kökten değişmesi gerektiği konularında uzlaşı içerisinde konuşma gerçekleştirdi.

“Yetersiz ve kalifiyesizler”

Sohbetin bir noktasında Türkiye’nin köklü tarihinden dersler çıkartılması gerektiği üzerine konuşmalar yapılması üzerine liyakatın yetersiz olduğu bir dönemi hayatı boyunca bu derece görmediğini kaydeden Yeniden Refah Partisi Sakarya İl Başkan Yardımcısı Mustafa Korkmaz, ‘’Osmanlı’da kamuda devlet hizmeti yürütenler ve yönetim şekli bellidir; bir usul ve nizam vardır. Belli olmasının yanı sıra belirgindir. Türkiye’de özellikle son 20 yıl içinde biz bu otoriteyi kaybettik’’ diye konuştu.

‘Eğri oturup doğruları konuşalım’ şeklinde sözü devralan ABP Sakarya İl Başkanı Sinan Daşdemir, Cumhurbaşkanı Erdoğan gibi bir insanın 100 yılda bir geleceğini fakat alt tabakalarda sıkıntılar olduğunu kaydederek, ‘’Yeri geliyor biz 3 çocuğumuzu yönetemiyoruz; koca ülkeyi yönetmek o kadar kolay bir iş değil. Yani tek başına bir lider her şeye hakim olamayabilir. Her şeyi görüp duymasına imkan yok zaten. Alt tabakalarda sorunlar var. Türkiye’nin neresinde olursa olsun; garibanın, vatandaşın sıkıntı ve dertleriyle ilgilenilmiyorsa veya duymaz görmezden geliniyorsa, beraberinde yetersiz oluyorsa, hiç kimse bu işlere soyunmasın ve koltuğu da meşgul etmesin. Bu tarz kişiler belirli mertebelere getirilmemeli. Halkın sesi olmayacak kişinin milletvekili olması da yanlış. Kim olursa olsun, halk için siyaset yapmalı. Bu konulardaki yanlışlardan biri de futbol takımı tutar gibi siyasi parti sempatizanlığıdır” diye konuştu.

“Türkiye’de yıkım ve parçalama siyaseti güdülüyor”

Sahada yaptıkları tespitlerde insanların üzerinde baskı ve işten çıkartılma korkusu olduğunu belirten Mustafa Korkmaz, bunun şimdiki zaman siyasetinin bir ürünü ve uzantısı olarak ayrıştırma politikası güdüldüğünü ve bunu da ‘Kamplaştırma siyaseti’ şeklinde nitelendirdi. Bunun bir taktik olduğunu söyleyen Korkmaz, ‘’Amerika’da da var bu, Demokrat ve Cumhuriyetçi Parti olarak iki siyasi parti yarışıyor. Ancak onlar da şöyle bir durum da var: Cumhuriyet Parti gittiğinde ve yerinde Demokratlar geldiğinde ülkenin ana siyaset çizgisinde bir değişme olmuyor. Yani hepsi de bir şekilde Amerika’nın amacına hizmet ediyor. Fakat bu biz de öyle değil. Bizde gelen öncekinin yaptıklarını yıkıyor. Her gelen iktidar bu ülkede duvara bir tuğla koymuş olsaydı biz şu an çok farklı şeyler konuşuyor olurduk.’’ dedi.

“‘Bu olsa olsa Türkiye’de olur’ demekten yoruldu millet”

Sakarya’daki en büyük sorunlardan biri de tarım konusu olduğuna değinen Korkmaz, tarım konusunda belirgin bir politika güdülmediğini ve özellikle ulaşımda sıkıntıların devam ettiğine işaret etti. Konuyu farklı bir bakış açısıyla değerlendiren ve herkesin uzmanlık alanında iş yürütmesi gerektiğin altını çizen Daşdemir, ‘’Bir bakanın şoförü 4 gün içinde atama yoluyla şube müdürü yapılıyor. Bu kişinin eğitimin ‘E’sinden haberi yok, fakat şube müdürü nasıl oluyor?”  Şeklinde Türkiye’de akıl ve mantıktan uzak ve de etik olmayan işler yürütüldüğüne ilişkin görüşlere yer verdi.

“Stratejik bir noktadayız”

Karasu-Adapazarı-Arifiye tren hattı projesinin hala hayata geçirilmediğine işaret eden Yeniden Refah Partisi Sakarya İl Başkan Yardımcısı Mustafa Korkmaz, projeye 800 bin TL gibi bir para harcama yapıldığına dikkati çekerek, ’’Proje hayata geçirilmediği gibi zemin etütleri de doğru yapılmadı. Bu projenin derhal hayata geçirilmesi lazım. En başta liman yanlış yapılmış. Burası bir art alan, yani İstanbul, Bursa, İzmit ve Kocaeli’de ülkemizin büyük bir nüfusu yaşıyor. Bölge ürünlerimizin oralara taşınması önemli bir konudur. Bununla birlikte bir diğer önemli husus tarım alanlarının yabancılara satışının yasaklanması ve imara açılmasının derhal yasaklanması gerekiyor. Kısaca vatandaşın toprakla bağının koparılmaması son derece hayati değer taşıyor’’ diye konuştu.

“Biz ekmezsek aç kalacağız”

Türkiye’nin ciddi ve acil meseleleri olduğunu vurgulayan ABP Sakarya İl Başkanı Sinan Daşdemir, söz konusu vatan olduğunda hep birlikte ortak hareket edilmesinin çok daha doğru ve akılcı olacağını belirterek, ‘’Biz ne sağcı ne solcuyuz; derdimiz vatan bizim. Vatanımızı çok seviyoruz. Bunun için din, dil, ırk gibisinden ayrımcılık yapmadan insana insan gibi yaklaşmalıyız. Ayrıca siyasetin insanları birbirine kırdırma amacı olarak kullanılmaması gerekiyor. Bir tehlike de ülkemizdeki yabancı gruplar. Gidin Sapanca ilçesine; bazı yerlerde Türkçe tabela göremezsiniz. Hele ki Suriyelilere yapılan evler son derece lüksler. Eve lazım olan camiye haramdır. Önce kendi insanımızı düşünmeliyiz. İlerleyen zamanda bunların arasından belediye başkanı çıkarsa ben de hiçbir şey bilmiyorum’’ eleştirisinde bulundu.

Yabancılar konusunda parti olarak kendilerinin de bir kısım araştırmalar yaptıklarını kaydeden Korkmaz, tarihin en şerefli milletlerinden biri olarak yardımsever bir yanımız olduğuna dikkati çekerek, ‘’Dinimizde de var; önce yakınlarımıza iyilik edilmesi gerekiyor. Özellikle genç nesilin vatanlarına dönmesi ve orada mücadele vermesi lazım. Esasen bu stratejidir; Doğu Anadolu Bölgemizde de buna benzer bir uygulama yapılmaya çalışıldı. Bölgenin boşaltılarak tarım ve hayvancılığın bitirilmesi ile Doğu Karadeniz’e kaydırılma gibi plan ve proje vardı ki bu İsrail’in BOP adını verdiği bir projedir. Çok şükür ki bu olmadı, fakat yine de tehlike tam anlamıyla geçmiş değil. Hatay’ı hatırlayalım; daha sonra bağımsızlığını ilan etmişti ve ardından devletimize katıldı’’ diyerek birilerinin ülkenin dinamo taşlarını yerinden oynatma teşebbüsü ve parçalamaya yönelik istekleri olduğu üzerine dikkati çekti. Mustafa Korkmaz, son olarak saf olmadıklarını, tersine ülkenin yeraltı ve yerüstü zenginliklerinin farkında olduklarını belirterek özellikle Orta Doğu ülkelerinin topraklarında oluşan iç savaş çıkması ile oluşturulan tezgaha gelmeyeceklerini kaydetti.