“İnsanca yaşayacak bir ücret istiyoruz”
Emek Partisi Kocaeli İl Örgütü yarın başlayacak asgari ücret görüşmeleri öncesi açıklama yaptı
İzmit Belediye İşhanı önünde gerçekleştirilen açıklamada EMEP Kocaeli İl başkanı Arzu Erkan, dört kişilik bir ailenin, sadece karnını doyurmak için yapması gereken zorunlu mutfak harcaması olan açlık sınırının net asgari ücretin 2 bin 285 lira üzerinde olduğunu belirterek, “Peki, bu dört kişilik ailenin barınmak için bir konuta ihtiyacı yok mu? Bu dört kişilik aile bu soğuk kış günlerinde ısınmayacak mı? Bu dört kişilik aile elektrik, su kullanmayacak mı? Bu dört kişilik aile hiç ama hiç otobüse, tramvaya binmeyecek mi?” dedi.
“EMEKÇİLERİN GERÇEĞİ BORCU BORÇLA KAPATMAK”
Dört kişilik ailenin zorunlu mutfak harcamalarının yanı sıra kira, ısınma giderleri, elektrik, su, ulaşım, eğitim, sağlık gibi zaruri harcamaları eklendiğinde belirlenen yoksulluk sınırının 25 bin 364 lira olduğunu ifade eden Erkan, “Yine Türk-İş’in aynı araştırmasına göre bekar bir çalışanın yaşam maliyeti ise 10 bin 171 lira. Bu rakamlar bize ne kadar da uzak değil mi? Sorarım size, hangi dört kişilik ailenin evine 25 bin lira giriyor? Hangi bekar işçi 10 bin lira maaş alıyor? Biz emekçilerin gerçeği bu değil. Bizim gerçeğimiz borcu borçla kapatmak. Bizim gerçeğimiz kredi kartı borcumuzun asgarisini bile ödeyememek. Bizim gerçeğimiz ödeyemediğimiz borçlar nedeniyle takibe uğramak, hacizli hale gelmek” diye konuştu.
“AÇLIK SINIRINDA BİR ÜCRETİ KABUL ETMİYORUZ”
Sanayi kenti olan Kocaeli’de fabrikalarda çalışan işçilerin fazla mesaiye kalmak için birbiriyle yarıştığını, 8 saat fabrikada çalışıp ek iş yapmak zorunda kaldığını belirten Erkan, “Her ay açlık ve yoksulluk sınırı rakamlarını açıklayan, üstelik asgari ücret tespit komisyonu görüşmelerine işçi kesimini temsilen katılan Türk-İş’in genel başkanı Ergün Atalay, ‘Bizim kırmızı çizgimiz 7 bin 786 lira’ diyebilmiştir. Bu rakam açlık sınırıdır. Bu kabul edilemez. Bir kırmızı çizgi çekilecekse yoksulluk sınırına çekilmelidir. Aksi bir tutum takınmak düpedüz işçileri açlığa mahkum etmek olacaktır. Ülkemizde dünyadakinin aksine asgari ücretin belirlenmesinde işçi ve ailesi hesaba katılmıyor, asgari ücret tek bir kişi üzerinden belirleniyor. Asgari ücret işçi ve ailesi dikkate alınarak hesaplanmalı ve yoksulluk sınırı kriter alınmalıdır” dedi.
“SERVET VERGİSİ GETİRİLSİN”
Geçtiğimiz yıl itibariyle asgari ücret ve tüm ücretlerin asgari ücrete kadar ki kısmı vergiden muaf tutulduğunu hatırlatan Erkan, “Biz adaletli bir vergi sistemi talep ederken iktidar aksini yapmış, gelir vergisi dilimlerini asgari ücret artışı, enflasyon ya da yeniden değerleme oranına göre belirlemediği için emekçiler gelir vergisinde bir üst dilime daha erken girmişlerdir. Dolaylı vergilerin tüm vergi gelirleri içerisindeki payı ise yüzde 67’lere kadar yükselmiştir. Dolaylı vergiler kaldırılmalı, az kazandan az, çok kazanandan çok vergi alınmalıdır. Yoksulluk sınırına kadar olan ücretlerden vergi alınmamalı, servet vergisi getirilmelidir” ifadelerini kullandı.
“EN DÜŞÜK EMEKLİ AYLIĞI ASGARİ ÜCRETE ÇEKİLSİN”
Arzu Erkan, en düşük emekli aylığının asgari ücret olması ve tüm emekli aylıklarının da aynı oranda yükseltilmesi gerektiğini belirterek, “2008 yılında çıkarılan 5510 sayılı yasadan önce asgari ücretten düşük emekli aylığı yoktu. Bugün ise en düşük emekli aylığı Hazine tarafından karşılanan destekle 3 bin 500 TL’ye tamamlanmaktadır” dedi.
“ZAMLAR GERİ ALINSIN”
Zamlar ve hayat pahalılığı karşısında en zaruri ihtiyaçların karşılanamadığını , en temel besin maddelerinin bile alınamadığını belirten Erkan, zamların durdurulması ve yeni zam yapılmaması çağrısında bulundu.
“YOKSULLUK SINIRININ ÜZERİNDE ASGARİ ÜCRET”
Yoksulluk sınırının üzerinde insanca yaşayacak bir asgari ücretin; iktidar, sermaye sınıfı ve sendika bürokratlarının iddia ettiği gibi hayal olmadığını söyleyen Erkan, Türkiye ekonomisinin son çeyrekte yüzde 7,6 oranında büyüdüğünü hatırlatarak, “Biz küçülürken sermayenin nasıl büyüdüğünü anlamak için milli gelirden alınan paya bakmak yeterli. Milli gelirden sermayenin aldığı pay ilk çeyrekte yüzde 47,6 iken ikinci çeyrekte yüzde 54’e yükselmiştir. Emeğin milli gelirden aldığı pay ise ilk çeyrekte yüzde 31,2 iken ikinci çeyrekte yüzde 25,4’e düşmüştür. Yani biz emekçiler yoksullaşırken patronlar zenginliğine zenginlik katmıştır. Onlara bu yolu açansa iktidarın ekonomi politikalarıdır” dedi. Erkan, yoksulluk sınırının üzerinde insanca yaşayacak bir ücret, zamların durdurulması, yeni zam yapılmaması ve vergide adalet için; birlikte mücadele etme çağrısında bulundu. Basın açıklamasına Emek Partisi Körfez İlçe Başkanı Adem Korkmaz da katıldı.
