“DEM Parti olarak yerel seçimde Dilovası’nda iddialıyız”
DEM Parti Dilovası İlçe Örgütü Kongresi'nde konuşan Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu
Gergerlioğlu değerlendirmesinde şunlara yer verdi: “Vekiliniz olarak Meclis’te yasama alanında sizleri temsil eden tüm halkımızı, 85 milyonu temsil eden bir milletvekili olarak mesajlarım var; malum 27. Dönemde de halkımızı temsil ettik Kocaeli’den sizlerin oyları ile tüm engellemelere rağmen bu mücadeleyi devam ettirdik ve 28. Dönemde de yine bu engellemelere rağmen yolumuza devam ettik.
Biz sizin haklılığınızdan güç alıyoruz!
Meclis’te mayıs ayından itibaren tüm gücümüz ile çalışıyoruz. Arkadaşlarımız gerek ulusal gerek yerel tüm sorunları çözmeye çalışıyoruz. Baskı yapmadığımız bakanlık yok, tepki göstermediğimiz olay yok. Gerek birebir ulaşarak gerek ziyaret ederek gittiğimiz birçok kamu kurumu var, cezaevleri var, ziyaret ettiğimiz cezaevi müdürleri var, yüzlerce mahpus var. Vekilliğimizin ikinci döneminde de tüm gücümüz ile yoğun bir şekilde çalışıyoruz. Şu anda 600 vekil içinde sanırım en çok soru önergesi ile halkın sorunlarını gündeme getiren bir milletvekiliyim. Kocaeli’de de bu böyle. Biz sizden güç alıyoruz. Sizin haklılığınızdan güç alıyoruz değerli arkadaşlar. Bunu en başta söyleyelim, haklısınız ve bu yüzden çok güçlü bir ses çıkması gerekiyor ve biz de buna bakarak sizlerin vekili olarak tüm halkımızın vekili olarak en güçlü sesi çıkartmak durumundayız. Canla başla gecemizi gündüzümüze katarak yoğun bir uğraş içinde sizleri temsil etmeye çalışıyoruz. Ağır bir sorumluluğun omuzlarımızda olduğunu biliyoruz. Meclis’te ve dışarıda her yerde ne kadar dışlandığımızı ne kadar engellenmeye çalışıldığımızı biliyoruz. Yıllardır içinde yer aldığımız vekili olduğumuz Halkların Demokratik Partisi’nin kapatma süreci davasında olduğunu ardından kurulan partinin de yine engellenmeye çalışıldığı, kısa isminin beğenilmediği ve birçok şekilde çelmelenmeye çalışıldığı bir ortamda yine dimdik ayaktayız. Tüm ilçe ve ilçelerimizde arkadaşlarımız kongrelerimize icabet ediyor ve gayret ediyoruz.
DEM Parti olarak yerel seçimde Dilovası’nda iddialıyız!
Dilovası Kongresindeyiz, Dem parti Dilovası 1. Olağan Kongresindeyiz ve bu son derece önemli. Biz Türkiye’nin birçok yerinde iddialıyız ama Kocaeli’de Dilovası’nda özellikle iddialıyız. Belki başka ilçelerde de adayımız olur ayrı bir konu fakat Dilovası’nda aday çıkaracağımız da açıklandı ve önceki seçimlere de baktığımızda güçlü olduğumuz ve iddialı olduğumuz bir yer. Sadece burası da değil, başka ilçelerimizde de oldukça güçlü olduğumuz yerler var. Seçimin kaderini değiştirebileceğimiz yerler var ve o yüzden seçimin anahtar rolünü oynayacak, kilit aktörlerinden birisiyiz. Bunu da söylemiş olalım.
Diovası Türkiye’nin sanayi alanında kalplerinden birisi
Dilovası’nda olağan kongremizi tamamladıktan sonra yerel seçimlere az bir zaman kalacak. Canla başla yoğun bir şekilde çalışmamız gerekecek. Dilovası son derece önemli bir merkez. Türkiye’nin sanayi alanında kalplerinden birisi, çok önemli üretimlerin olduğu ve buna mukabil Meclis’te hep dile getirdiğimiz, sizlerin mustarip olduğu çevre kirliliğinin de maalesef çok yaşandığı bir yer ama gittikçe de önemi artan birçok işinin, buranın belediye başkanı veya belediye meclis üyesi olarak müracaat ettiği bir yer olması hasebiyle biz de son derece iddialıyız ve önemli bir çalışmayı Dilovası’nda sergileyeceğiz. Güçlü olmalıyız, dinamik olmalıyız, gayretli olmalıyız, moralli olmalıyız ve canla başla çalışmalıyız değerli arkadaşlar.
Dilovası’nda bu dönem belediye başkanlığı hizmetlerinin başarılı olmadığını sadece biz değil iktidar partisi seçmeni de biliyor. O yüzden birçok aday adayı çıktı ve şu andaki başkanın büyük ihtimal kendi partisi tarafından da aday gösterilmeyeceği görülüyor. İyi yönetmediler, kötü yönettiler, birçok şaibe oldu ve biz bunları gündeme getirdik. Çevre kirliliği ile ilgili çok önemli sıkıntıları gündeme getirdik. Mimar Sinan Mahallesi’nde Aksa Geri Dönüşüm Fabrikası’nı bizzat gidip ziyaret ettik, Meclis’te bakanların yüzüne bire bir söyledim ve diğer Dilovası’nın pek çok sorununu gündeme getirdik. Daha öncesinde zaten önceki dönemde 27. Dönemde Dilovası ile ilgili bir araştırma önergesi verdim Meclis’te AK Parti, MHP oyları ile reddedilmişti o zaman ki biz ciddi bir çalışma ile 2006’daki Meclis Dilovası Araştırma Raporu çerçevesinde bu araştırma önergemizi vermiştik ve Dilovası’ndaki patronların yaptığının ortaya çıkmasını istemediler.
Nasıl ki Kocaeli’den büyük zorluklar ile de engellemeler ile de olsa vekil çıkartmamızı engelleyemediler inşallah Dilovası’ndan da belediye başkanlığı almamızı engelleyemeyecekler.
Kocaeli’ni kirletiyorlar değerli arkadaşlar. Kocaeli’nin doğusunda Yıldızlar Entegre, Hyundai ve pek çok fabrikası ile haddehaneler kuruyorlar, dışarıdan getirdikleri hurda çelikleri eritiyorlar. Düşünün memleketin pisi kirliliği zaten temizlenemiyor maddi ve manevi bir taraftan da dışarıda hurda çelik getirip bizim şehrimizde çoluk çocuğumuzu zehirleyecek kanser edecek bir şekilde eritip tekrar çelik yapma peşindeler! Bu kadar döküntü bir işi alıp burada yapmaya çalışıyorlar. Çevreyi mahvedecek bir çalışma! Burası da farklı mı? Buradaki büyük fabrikaların durumu; Polisan, Çolakoğlu ve diğerlerinin iktidar ile olan işbirlikleri ve çevreye verdikleri zararlar raporlara geçti. Dilovası heyetinin raporlarına ve bilimsel çalışmalara geçti. Dilovası halkının sağlığı ile ilgili hastane, ölüm raporlarına geçti. Bütün bunlar neden oluyor? İşte iktidarın rantiye ile ortaklık yaparak belediyeleri ve bu sömürü çarkına, bu yağma ve talana izin vermesinden kaynaklanıyor. Biz bu çarkı kırmak durumundayız. Nasıl ki Kocaeli’den büyük zorluklar ile de engellemeler ile de olsa vekil çıkartmamızı engelleyemediler inşallah Dilovası’ndan da belediye başkanlığı almamızı engelleyemeyecekler. Arkadaşlar büyük bir gayret sarf edecek ve 31 Mart seçimlerinden Dilovası’nda ve diğer pek çok ilçemizde başarı ile çıkacağız. Bunun da altını çizmiş olalım.
Binlerce mazlumun mağdurun hakkını sormaya devam edeceğiz.
Malum yılın sonundayız ve bize her yılsonu üzücü hatıralar kalır. En başta 1-2 gün önce anısını hatırladık Roboski katliamı, aradan yıllar geçti yine böyle bir yılbaşı öncesiydi ve bir 28 Aralık günü maalesef acılara boğulmuştuk çünkü korkunç bir katliam yaşatılmıştı. 34 canımız bombalar altında paramparça edilmişti, korkunç bir durumdu fakat her zaman ülkenin klasik kaderi cezasızlık ile sonuçlandı. Cezalandırılan hiç kimse yok ortada ve tekrar bir itiraz süreci ile şu anda dava Anayasa Mahkemesi’nde, oranın kararını bekliyoruz ve oranın kararına göre belki ileri mecralara gidecek. Biliyorsunuz Türkiye’de faili meçhuller, zorla kaçırma ve kaybedilmeler 20-30 yıl sonra AİHM’de aydınlatıldı. Merhum Tahir Elçi ve diğer bazı arkadaşlarımız bu konunun kahramanlarıdır. Çok önemli davaları götürdüler, söke söke oradan kararlar çıkarttılar. Ellerine sağlık biz bu katliamları da yerde bırakmayacağız. Gerek Roboski katliamı gerek yine maalesef yıldönümü olan Paris katliamı daha pek çok cinayetin faili meçhulün hesabını sormaya devam edeceğiz. Helin Hasret Şen’in, o küçük kız çocuğunun hakkını hukukunu sormaya devam edeceğiz ve daha binlerce mazlumun mağdurun hakkını sormaya devam edeceğiz.
Biz sevgili Selahattin Başkan’ın acısını yüreğimizde hissediyoruz buradan ona selamlarımızı ve rahmet dileklerimizi gönderiyoruz.
Bugün üzücü bir haber aldık sabah saatlerinde. Sevgili eski eş genel başkanımız Sayın Selahattin Demirtaş’ın babası vefat etti, Allah rahmet eylesin diyoruz. Ailesinin ve tüm halkımızın başı sağ olsun. Maalesef bu halk bu acıları çok yaşadı, kimi kendi topraklarından bile ayrılmak zorunda olduğu anlarda yıllarda kimisi düşüncelerinden iktidarın yaptığı zulme itirazından dolayı girdiği zindanlarında babasının annesinin kardeşlerinin çocuklarının vefat haberlerini aldı. Belki kimisi cenazeye gidemedi taziyeye katılamadı. Biz sevgili Başkan’ın acısını yüreğimizde hissediyoruz buradan ona selamlarımızı ve rahmet dileklerimizi gönderiyoruz. Halkımız cenazeye mutlaka gereken ilgiyi gösterecek ve oldukça etkili bir cenaze ve taziye süreci mutlaka yaşatılacaktır.
Patronların cebine daha çok giden bir zenginlik, mazlumun mağdurun cebinden daha çok çalınan bir zenginlik var
Biz bu zulüm ittifakının Kocaeli’ne verdiği zararların bitmek tükenmek bilmez olduğunu söylüyoruz. Son günlerde Meclis’te de gündem ettik. Kocaeli aslında çok büyük fırsatları kaçıran bir il. İstatistiklere baktığınız zaman kentimiz bir sanayi kenti ve biz bu kentin çoğunlukla cefasını çekiyoruz, sefasını patronlar sürüyor, cefasını da mazlum halk çekiyor. Aslında istatistksel verilere baktığımızda şu anda Kocaeli Türkiye’nin en zengin ili, elde ettiği gelir ile şu anda Türkiye’nin 1. Sıradaki en zengin ili arkadaşlar. Kocaeli buradaki işyerlerinin varlığı ile geliri ile dönen çarklar ile en zengin ili ama birey başına düşen gelir açısından baktığımızda maalesef bu zenginlik mazlum halka yansımıyor. Patronların cebine daha çok giden bir zenginlik, mazlumun mağdurun cebinden daha çok çalınan bir zenginlik var maalesef. Bu çarkı değiştirmek zorundayız. Bu ülkede bu şehirde her türlü hak ihlali maalesef yaşanıyor. Ekonomik hak ihlalleri hele ki bu sene çok yoğun bir şekilde arttı ve bana gelen başvurularda da son 1 yılda önceki sene cezaevleri ile ilgili başvurular çok yoğun bir şekilde gelirken bu sene artık demek ki ekonomik sıkıntılar, sefalet o kadar derinleşmiş ki benim gibi bir insan hakları savunucusuna bile ekonomik sıkıntılar yönündeki başvurular en ön sırada gelmeye başladı. Büyük mağduriyetler yaşatılıyor ve büyük bir kaosun kenarındayız değerli arkadaşlar.
Kürt sorununu çözmesi gerekiyor ki işte bu bozulan ekonomi düzelsin!
Bu ülkenin Suriye, Irak ve diğer büyük sıkıntılar yaşayan ülkeler gibi olmaması için sorunlarını çözmesi gerekiyor. En başta Kürt sorununu çözmesi gerekiyor ki işte bu bozulan ekonomi düzelsin! Malum biz şu anda bütçe yaptık Meclis’te korkunç bir faize harcanan para var, bir rant ekonomisi var, zenginin cebine oluk oluk para aktaran bir iktidar, fakirin cebinden alan, zengine aktaran bir iktidarın maalesef dayattığı bir bütçeyi yaptık. Bu ülkenin en büyük parası şu anda faize gidiyor bunu bilin arkadaşlar. İkinci sırada ise korkunç bir silah harcaması, tankı, topu ile neyi çözmeye çalışıyorlar? Kürt meselesini çözmeye çalışıyorlar akılları sıra, çatışmalar ile, öldürmek ile! Geçtiğimiz günlerde 12 asker hayatını kaybetti, hepimizin yüreğine düşen bir acıdır, bu toprakların çocuklarıdır. Biz yıllardır bu barışçıl cümleleri söylüyoruz, bu ülkede bizim çocuklarımız ölüyor diyoruz. Hepsine itiraz ediyoruz. Türkü ile Kürdü ile bu ülkenin çocukları ölmesin bu meseleyi anayasal çerçevede insan haklarına uygun bir şekilde herkesin hakkını hukukunu iade eden insanların anadilini ayaklar altına almayan onu en değerli bir nesne olarak gören bir anayasal sistem oluşturulsun diyoruz. Buna rağmen bunu dedikçe geriye gidiyorlar ve ülkenin parasını hakkını hukukunu heder ediyorlar başka bir şey değil. Bütün bunlara itiraz ettiğimiz için de bizi her yerde tecride almaya çalışıyorlar. Sadece cezaevlerinde değil ülkenin her yerinde tecrit devam ediyor maalesef. Hem yüzlerce cezaevinde, yüz binlerce kişiye tecrit devam ettirdikleri gibi İmralı’da da tecridi devam ettiriyorlar. Açlık grevleri var, cezaevlerine gidiyorum, insanlar son derece gergin, çok önemli sorunlar yaşıyorlar, gerek Kocaeli’de gerek başka illerde yüzlerce mahpusu son aylarda ziyaret ettim, binlerce şikayet dinledim, binlerce gözyaşına şahitlik ettim. Büyük dertlere şahitlik ettim ve bütün bunlar çözülmek üzere ortada duruyor değerli arkadaşlar. Ben bir milletvekili olarak bunları çözmek için canla başla gayret ediyorum. Partimiz tüm bu sorunları çözmek için büyük bir gayret sarf ediyor. Yolumuz kolay değil büyük ve zor bir yolda yürüyoruz ama mücadeleye devam edeceğiz değerli arkadaşlar. Biz bu mücadeleyi bitirmeyeceğiz hepimiz gayret içinde olacağız.
Apaçık cinayetlerin işlendiği ve bu cinayetlerin üstünün örtülmeye çalışıldığı bir dönemde bir zulüm ve suç ortaklığı ittifakı mecliste de söylüyorum
Apaçık cinayetlerin işlendiği ve bu cinayetlerin üstünün örtülmeye çalışıldığı bir dönemde bir zulüm ve suç ortaklığı ittifakı mecliste de söylüyorum; Cumhur Zulüm İttifakı bu, çıkarları için para için güç için menfaat için bir birliktelik oluşturmuşlar, kendi arkadaşlarının öldürülmesinin bile üstünü örtmeye çalışıyorlar, Sinan Ateş cinayetinin 1. Yıldönümündeyiz, apaçık bir şekilde tüm gerçekler ortada. 22 tutuklu var, tüm telefon trafikleri, haberleşme trafikleri ortada. Edinilmeyen bilgi yok ama ortada bir iddianame yok yeter ki kendi zulüm ittifaklarına bir sarsıntı gelmesin bozulmasın diye iddianame çıkmıyor dava açılmıyor ve bu konuda da ısrarcılar. Yeter ki kendi antidemokratik zulüm hallerini devam ettirsinler bunun için Çin’deki Uygurlara yönelik katliamlara göz yumuyorlar, Suudi Arabistan gibi bir ülke ile mahkeme dosyası takası karşılığında Cemal Kaşıkçı Dosyası takası karşılığında krediler alıp ardından da son 2-3 günde gördüğünüz gibi büyük skandallar oluşturuyorlar.
DEM Parti var diyoruz, iktidara alternatifiz diyoruz
Dökülen bir sistem var karşımızda, dökülen bir ittifak var, güç ittifakını devam ettirmeye çalışıyorlar, ite kalka devam ettirmeye çalışıyorlar. Bu böyle yürümez diyoruz o yüzden DEM Parti var diyoruz, o yüzden biz alternatifiz diyoruz. İstedikleri kadar bize çelme taksınlar, düşürmeye çalışsınlar, zindanlara atsınlar, zindanlarda her türlü acıyı yaşatsınlar, yine dimdik ayaktayız ve çok önemli bir Türkiye alternatifi olarak karşınızdayız diyoruz”