Asbest tehlikesi meclis gündeminde
DEVA Partili Rızvanoğlu, Dilovası İzocam Tepesi'nde bulunan asbest tehlikesini meclis gündemine taşıdı
DEVA Partili Evrim Rızvanoğlu Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı’na, “Halk sağlığı uzmanları, asbest bulunan bir ortamda hiçbir çalışma gerçekleştirilemeyeceğini, öncelikle çalışma yapılacak alanın uzman ekiplerce asbestten arındırılması gerektiğini vurgulamaktadır. Dilovası Hastane Bağlantı Yolu Viyadük Yapım İşi’ne başlanmadan önce bu tür bir asbest bertaraf çalışması yapılmış mıdır?” diye sordu. DEVA Partisi İstanbul Milletvekili ve Genel Başkan Yardımcısı Evrim Rızvanoğlu, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sunduğu önergesinde Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı’na Kocaeli Dilovası’ndaki asbest tehlikesini sordu.
“12 bin metrekareye yayılan fabrika atık sahası bulunuyor”
Fabrika atık sahasına dikkat çeken Rızvanoğlu, “Dilovası, Türkiye’nin sanayi alanlarının yoğun olduğu bölgelerinden biridir. Burada inşası devam eden yol projesi çerçevesinde yapılan kazılar, büyük bir tehlikenin açığa çıkma riskini barındırmaktadır. İzocam Tepe olarak anılan bölgede 1980’lerden bugüne kadar 12 bin metrekareye yayılan fabrika atık sahası bulunmaktadır. Atık malzemeleri arasında cam yünü ve krosidolit, krizotil ve amosit olmak üzere üç tür asbest içeren elyaflı çimento olduğu kamuoyuna yansımıştır.” dedi.
“Yol inşaatı esnasında işçilerin de bu tehlikeli maddenin maruz kaldığı bir ortamda çalışması, iş güvenliği açısından büyük bir endişe kaynağıdır”
Asbeste dair alınması gereken önlemleri vurgulayan Rızvanoğlu, “Asbest, solunması durumunda ciddi sağlık sorunlarına neden olabilen bir madde olarak bilinmektedir ve özellikle akciğer zarı kanseri olarak da bilinen mezotelyoma ile ilişkilendirilmektedir. Bu tehlikeli maddenin havaya karışması, çevrede yaşayan insanların sağlığını ciddi şekilde tehdit etmektedir. Ayrıca, yol inşaatı esnasında işçilerin de bu tehlikeli maddenin maruz kaldığı bir ortamda çalışması, iş güvenliği açısından büyük bir endişe kaynağıdır. Dilovası’nda yaşanan bu olay, çevre sağlığı ve halk sağlığı açısından ciddi bir sorun olarak değerlendirilmelidir. Bu nedenle, konunun detaylı bir şekilde incelenmesi ve gerekli önlemlerin alınması büyük önem taşımaktadır.” ifadelerini kullandı.
Rızvanoğlu Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı’na şu soruları yöneltti:
- Şirket tarafından bölgenin atık sahası olarak kullanması için gerekli izinler alınmış mıdır? Eğer alınmadıysa şirket hakkında herhangi bir inceleme yapılmış mıdır?
- Bahse konu bölgeye ilişkin Bakanlığınıza iletilen herhangi bir şikayet bulunmakta mıdır? Eğer varsa, bunlara ilişkin herhangi bir işlem yapılmış mıdır?
- Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin bundan birkaç yıl önce atık cam yünü, taş yünü gibi materyallerin insan ve hayvanların derilerinde ve ayaklarında kaşıntı yapması nedeniyle gelen şikayetler sonrasında atık sahasının üzerine toprak dökerek ve ağaçlandırma yaparak şikâyete konu bölgeyi kapatmaya çalıştığı kamuoyuna yansımıştır. Dikilen ağaçların büyük çoğunluğu ise kurumuş ve vadide hâlâ toprağın üzerinde, açıkta yalıtım malzemelerine rastlanmaktadır. Üzerinden yıllar geçmesine rağmen yöre halkının şikayetleri (ciltte kaşıntı ve kızarıklıklar, alanda gezen çiftlik hayvanlarının ayaklarının kaşınması ve kanaması, buradaki otları yiyen hayvanlarının hastalanması, yuva yapan köpeklerin uyuz olması, vb) devam etmektedir. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin, yıllardır devam eden asbest ve tehlikeli atık sahası sorununu görmezden gelmesiyle ilgili olarak Bakanlığınız tarafından hangi bir inceleme yapılmış mıdır?
- Halk sağlığı uzmanları, asbest bulunan bir ortamda hiçbir çalışma gerçekleştirilemeyeceğini, öncelikle çalışma yapılacak alanın uzman ekiplerce asbestten arındırılması gerektiğini vurgulamaktadır. Dilovası Hastane Bağlantı Yolu Viyadük Yapım İşi’ne başlanmadan önce bu tür bir asbest bertaraf çalışması yapılmış mıdır?
- İşçilerin ve çevrede yaşayan insanların sağlığını korumak için alınan önlemler nelerdir ve bu önlemler yeterli midir?
“12 bin metrekareye yayılan fabrika atık sahası bulunuyor”
Fabrika atık sahasına dikkat çeken Rızvanoğlu, “Dilovası, Türkiye’nin sanayi alanlarının yoğun olduğu bölgelerinden biridir. Burada inşası devam eden yol projesi çerçevesinde yapılan kazılar, büyük bir tehlikenin açığa çıkma riskini barındırmaktadır. İzocam Tepe olarak anılan bölgede 1980’lerden bugüne kadar 12 bin metrekareye yayılan fabrika atık sahası bulunmaktadır. Atık malzemeleri arasında cam yünü ve krosidolit, krizotil ve amosit olmak üzere üç tür asbest içeren elyaflı çimento olduğu kamuoyuna yansımıştır.” dedi.
“Yol inşaatı esnasında işçilerin de bu tehlikeli maddenin maruz kaldığı bir ortamda çalışması, iş güvenliği açısından büyük bir endişe kaynağıdır”
Asbeste dair alınması gereken önlemleri vurgulayan Rızvanoğlu, “Asbest, solunması durumunda ciddi sağlık sorunlarına neden olabilen bir madde olarak bilinmektedir ve özellikle akciğer zarı kanseri olarak da bilinen mezotelyoma ile ilişkilendirilmektedir. Bu tehlikeli maddenin havaya karışması, çevrede yaşayan insanların sağlığını ciddi şekilde tehdit etmektedir. Ayrıca, yol inşaatı esnasında işçilerin de bu tehlikeli maddenin maruz kaldığı bir ortamda çalışması, iş güvenliği açısından büyük bir endişe kaynağıdır. Dilovası’nda yaşanan bu olay, çevre sağlığı ve halk sağlığı açısından ciddi bir sorun olarak değerlendirilmelidir. Bu nedenle, konunun detaylı bir şekilde incelenmesi ve gerekli önlemlerin alınması büyük önem taşımaktadır.” ifadelerini kullandı.
