“700 yıllık miras yok olabilir”
Gergerlioğlu; "Ulusal Beton firması, Çerkeşli köyünün 700 yıllık mirasını yok edebilir" dedi
DEM PARTİ Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, Dilovası İlçe Eş Başkanı Sabri Uçar ve Dilovası Belediye Meclis üyeleriyle birlikte Çerkeşli köyünde yapılmak istenen beton santrali alanını inceledi. 700 yıllık yerleşim yerini Ulusal Beton’un yapacağı santralin tehlikeye soktuğunu belirten Gergerlioğlu, firmanın ruhsatının iptal edilmesini istedi.
Doğa mahvolacak!
Dilovası Çerkeşli köyünde beton santrali yapılmak istenen bölgeyi inceleyen Gergerlioğlu, “Burada olası bir çevre felaketi ihtimali var. Çevrilmiş bir alan var ve buraya bir beton santrali yapılacak ama burada çok güzel bir doğa var. Koyunlar, keçiler otluyor. Buraya böyle bir beton santrali yapılırsa doğa mahvolacak. Yukarıda sanayinin içinde faaliyet gösteren bir beton santraliymiş. Orada sanayiciler bile şikayetçi olmuş. Sonrasında denilmiş ki; “Sanayinin oradan bu yeşilli alana getirelim beton santralini.” Fakat burada ne güzel hayvanlar otluyor bir beton santrali yapılırsa ne yeşillik kalacak, ne keçi koyun kalacak, ne de canlılık kalacak. Ortalık tozdan, dumandan geçilmeyecek.” ifadelerini kullandı.
Bakanlık tarafından tescillenmiş ağaçlar risk altında!
Bölgede koruma altında olan ağaçları bulunduğunu belirten Gergerlioğlu, “İleride üç tane ağaç var. Çok tarihi ağaçlar, sanırım yüzyıllardır bu ağaçlar var ve tescillenmişler. Bu ağaçlar da çok değerli. Korunması gereken ağaçlar. Burada bir beton santrali olursa hayvanlar yaşayabilir mi? Ot olabilir mi? Doğa olabilir mi? Şu güzel yeşillik olabilir mi? Şu tarihi çınar ağaçları olabilir mi? Olması mümkün değil. Biz, Çerkeşli köyü sakinleriyle de görüştük. Burada arazisi olanlarla da görüştük. Oldukça önemli bir sıkıntı olduğunu gördük.
Köylü bu beton santralinin burada yapılmasını istemiyor. İleride Ulusal Beton’un bir başka taş ocağı daha var en azından oraya nakledilmesi mevzu bahis olabilir ve doğa daha az kirlenebilir ama burada zaten ulusal betonun atıkları aşağıdaki vadiyi zehirlemiş ve oraya beton atıyor. Şimdi buraya da yaparsalar alt her yer tamamen betonlaşacak. Adım adım Dilovası halkı yerleşim yerinden uzaklaştırılmaya çalışılıyor. Çerkeşli halkı da buradan uzaklaştırılmaya çalışılıyor. İnsanların yaşam alanı sanayiye peşkeş çekiliyor. Burası 700 yıllık bir köymüş, tarihi bir köyümüz. Çok güzel bir köy. Fakat buralar böyle iyice betonlaşmaya başlayacak.” dedi.
Köyün su kaynağı tehlikede
Çerkeşli köyü adına konuşan Zafer Varol, “Ağaçların yaklaşık 600-700 yıllık olduğu söyleniyor. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı İl Müdürlüğü tarafından da tescillenmiş bunlar. Ben kendim de Anıtlar Kurulu’nu aradım. Burada bir çevre felaketi yaşanacak. Zaten sanayicilerde Ulusal Beton’un buradaki eski mevcut yerinden kalkıp 200 metre yan tarafa gelmesini istemiyor. Vatandaşların burada yerleri de var. Yerleri de burada kullanılmaz hale gelecek. Beton santrali olursa burada hiç bir şey yetişmez. En önemlisi de bizim için tarih yatıyor orada. Yani şu anda 500 yıllık, dile kolay 500 yıllık tarihimiz yatıyor orada. Orada suyumuz var, çeşmemiz var. Yaklaşık 300-400 yıllık çeşmemiz var. Oranın suyu köyümüze geliyor. Köyümüzde tarihi bir çeşmemiz var. O çeşmenin su kaynağı da burasıdır. Atalarımız zamanında o ağaçları dikmişler oraya biz bu ağaçlar zarar görsün istemiyoruz. Bu santral için daha uygun bir yer baksınlar. Çerkeşli köyü halkı olarak biz buranın ruhsatının iptalini istiyoruz. Ulusal Beton’un, Niyazi Bey’in kendi taş ocağı var orada yapsın santrali. Buradaki sanayiciler de rahatsız oluyor. Oradan kaldırıp buraya getirilmesi mantıklı değil.” ifadelerini kullandı.
Çerkeşli Köyü sakinleri bu tesisi istemiyor
Dilovası Belediyesi’ne seslenen Gergerlioğlu, “Köylülerimiz bu tesisi istemiyor. Bu ruhsatın iptal edilmesi gerekiyor. Biz bunu mecliste de gündeme taşıyacağız, bir an evvel bu olası çevre felaketinin bitmesini istiyoruz. Çevre Bakanlığı Anıt Ağacı- Doğu Çınarı (Platanus orientalis) 500-600 yıllık bir çınar ve şimdi bu beton santralinin tozu dumanı arasında ölecek. Bu çınarı öldürmeyelim. Bu alan eskiden köylülerin öğrencilik yıllarında gelip piknik yaptıkları bir mesire alanıymış. Gerçekten çok güzel. Harikulade ağaçlar var, tarihi ağaçlar gayet güzel bir görüntü ve güzel bir mesire alanı. Hatta tarihi bir su kaynağı da var.
Bu su borularla köye gidiyor. Düşünün burası kirlenirse köy kirlenecek ve köyde yaşam bitecek. Burada bir sanayi bölgesi var ve o sanayi bölgesinin akan atık pis suları var. Eynerce deresine gidiyormuş buradan atıklar. Biz önceden oraya da gitmiştik. Eynerce Deresi oldukça kötü ve kirli akıyordu. Buradan gelen atıkları Eynerce Deresi’ne kadar gitmiş. Şu ana kadar olan çevre kirliliğinin yanı sıra bu sefer anıt ağaçlar da yok olacak. Köylüler buna itiraz ediyor. Bir an evvel bu ruhsatın durdurulması gerekiyor. ” diye konuştu.
Kiraz bahçeleri tehlikede
Eskiden Çerkeşli köyünde çok güzel kiraz yetiştiğini vurgulayan Gergerlioğlu, “Şimdi ne doğru düzgün kiraz var ne de sağlıklı bir çevre var. Bu çevreyi daha da mahvetmeyi düşünüyorlar. Beton santrali sonrası buranın halini düşünemiyoruz.” dedi. Zafer Varol; “Santralin yapılmak istendiği alanın aşağı tarafı kiraz bahçesiydi. İmes’in atık suları rastgele doğaya salınıyor. Buda kirazları olumsuz etkiliyor. Burada bir arıtma tesisi olması lazım. Benim de kiraz bahçem var buradan akan su benim kiraz bahçemin tam ortasından geçiyor. Beton santralinden sağdan soldan firmaların atıkları buradan Dilovası’na kadar gidiyor. Mevcut durumda bile kirazlar olumsuz etkilenirken birde bu tesisi kurulursa kiraz filan kalmaz burada.” ifadelerini kullandı