Emek Partisi Genel Merkezi 10 Ekim 2015 tarihinde, KESK, DİSK, TMMOB ve TTB’nin “Savaşa inat, barış hemen şimdi”, “Acil barış, acil demokrasi” şiarıyla düzenlediği Emek, Barış, Demokrasi mitingi öncesinde yapılan yürüyüş esnasına iki canlı bomba saldırısının yıl dönümünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Yazılı olarak gerçekleştirilen açıklamada “Bu alçakça katliamın üzerinden geçen dokuz yılın ardından bir kez daha kaybettiğimiz arkadaşlarımız, yoldaşlarımız için “Unutmayacağız, unutturmayacağız” derken, bu ülkede barış ve demokrasiyi kazanmak için mücadele kararlılığımızın sözünü veriyoruz.” denildi.
Açıklamanın tamamı şu şöyle; “Türkiye, egemenler tarafından “kaosun” ve katliamların, yönetme pratiği olarak örgütlendiği bir tarihe sahiptir. 2015 yılı da en kanlı ve karanlık dönemlerden biri oldu. 7 Haziran seçiminden önce başlayan bombalı saldırlar, katliamlar, tek adam tek parti yönetiminin 7 Haziran’da meclisteki çoğunluğu kaybetmesinin ardından daha da şiddetlenerek devam etti. Suruç başta olmak üzere iktidarın besleyip büyüttüğü, kol kanat gerdiği ve öfkeli çocuklar diye ifade ettiği IŞID barbarlığı tarafında peş peşe katliamlar gerçekleşti.Yaşanan katliamlar, bölgeden yoğunlaşan çatışmalar, Kürt sorunun savaş ve şiddetle bastırılması sürecinde baskı ve şiddet politikalarını artıran tek adam iktidarı şiddet ve katliam politikalarında ısrarını sürdürdü.
10 Ekim’e böyle gelindi. 10 Ekim 2015 tarihinde, KESK, DİSK, TMMOB ve TTB’nin “Savaşa inat, barış hemen şimdi”, “Acil barış, acil demokrasi” şiarıyla düzenlediği Emek, Barış, Demokrasi mitingi öncesinde yapılacak yürüyüş için binlerce emekçi sabah saatlerinde Ankara Tren Garı önünde toplandı. Tren Garında başlayan yürüyüşte peş peşe iki canlı bomba saldırısı gerçekleştirildi. Saldırıda 103 kişi hayatını kaybetti, yüzlerce kişi yaralandı. Saldırı sonrası polis, yaralılara yardım etmek isteyenlere biber gazıyla müdahale etti. Bu saldırının ardından ortaya çıkan bilgiler, katliama yol verildiğini ortaya koyan cinstendi. Dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu, saldırının ardından bir televizyon canlı yayınında, “Türkiye’de bulunan canlı bombaların isim listesi elimizde, ancak eylem yapılmadıkça tutuklayamıyoruz” ifadelerini kullandı.
10 Ekim Davası’nın 1 Temmuz 2024 günü Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen karar duruşmasında, Türkiye hukuk tarihinde ilk kez insanlığa karşı suçtan hakkında iddianame hazırlanan sanık Erman Ekici için bu suçtan beraat kararı açıkladı. Tutuklu sanıklar için katliam suçundan 101’er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis verilirken, bu da, 10 Ekim’de katledilenlerin aileleri, dostları, yoldaşları ve avukatlarının mücadeleleriyle mümkün olabildi. Ortaya konulan onlarca deliler rağmen, tek bir kamu görevlisinin yargılanmaması, devletin ve AKP iktidarının bu davadaki doğrudan müdahilliğinin dolaysız sonucudur.
10 Ekim’de Ankara Garı önünde katledilen arkadaşlarımız, dostlarımız, yoldaşlarımız, “Acil barış, acil demokrasi” talebiyle oradaydı. Bu alçakça katliamın üzerinden geçen dokuz yılın ardından bir kez daha kaybettiğimiz arkadaşlarımız, yoldaşlarımız için “Unutmayacağız, unutturmayacağız” derken, bu ülkede barış ve demokrasiyi kazanmak için mücadele kararlılığımızın sözünü veriyoruz. Bu ülkede Kürt sorunun demokratik, halkçı çözümünü sağlayacak barış, işçi ve emekçilerin, ezilen hakların mücadelesiyle gelecek! Emperyalist politikaların bölgedeki temsilcisi olarak İsrail’e güç verip ardından da, “Sırada Anadolu var” diyerek, muhalefeti “İç cephe” oluşturmak adına hizaya sokmaya çalışan Saray iktidarı yenilecek, halklar kazanacak!