 Aile hekimleri 81 ilde 5 gün iş bırakıyor
Daha önce benzer tepkilerle 5-7 Kasım tarihleri arasında üç gün, 2-6 Aralık tarihleri arasında ise beÅŸ gün iÅŸ bırakan aile hekimleri, bu kez daha uzun süreli bir eylem planlamış durumda.Aile hekimleri, Aile HekimliÄŸi SözleÅŸme ve Ödeme YönetmeliÄŸi’ne karşı tepkilerini yine iÅŸ bırakma eylemleriyle gösterecek.
Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği’nin iptali talebiyle düzenlenecek olan üçüncü iş bırakma eylemi, 6-10 Ocak tarihleri arasında 81 ilde.
Eylem, 6 Ocak Pazartesi günü başlayıp, 10 Ocak Cuma günü mesai bitiminde sona erecek. Ayrıca, ikinci ve üçüncü basamak sağlık çalışanları da 8 Ocak Çarşamba günü bir günlük iş bırakma eylemine katılacak.
Daha önce benzer tepkilerle 5-7 Kasım tarihleri arasında üç gün, 2-6 Aralık tarihleri arasında ise beş gün iş bırakan aile hekimleri, bu kez daha uzun süreli bir eylem planlamış durumda.
 TALEPLER                                                                     Aile hekimlerinin tepkisinin odağında, Aile HekimliÄŸi SözleÅŸme ve Ödeme YönetmeliÄŸi’nin çeÅŸitli maddeleri bulunuyor. Aile hekimleri, yeni yönetmeliÄŸin halkın saÄŸlık hizmetine eriÅŸimini kısıtladığını, hekimlerin hak ediÅŸlerini olumsuz etkilediÄŸini ve özlük haklarına dair sorunlar içerdiÄŸini ifade ediyor.
Özellikle, ana maaşta kesintiye yol açan ancak bunun yerine teşvik sistemi getiren yönetmeliğe karşı şikayetler yoğun. Yeni yönetmelik, hekimlerin teşvik alabilmesi için, kendilerine kayıtlı kişilerin yılda en az iki kez aile sağlığı merkezine (ASM) gelmesini şart koşuyor.
Eğer kayıtlı bir hasta, yılda yediden fazla başka bir sağlık kurumuna başvurmuşsa, o aile hekimi bu teşvikten faydalanamıyor. Aile hekimleri, bu uygulamanın adil olmadığını ve sağlık hizmeti sunumunu engellediğini belirtiyor.Aile hekimlerinin talepleri
▶ Kamusal bir hizmet olan birinci basamak sağlık hizmetlerinin fiziki ve tıbbı donanımı ve aile sağlığı merkezleri kamu tarafından sağlanmalıdır. Halkımıza nitelikli bir sağlık hizmeti sunabilmemiz için yeterli zaman ve olanak sağlanmalıdır.
▶ Koruyucu sağlık hizmetlerinin öncelendiği ve ekip anlayışını gözeten bir sistem inşa edilinceye kadar aile sağlığı merkezi sayısı hekim başına 2 bin nüfusu aşmayacak şekilde artırılmalıdır.
▶ Kadrolu ve güvenceli yeterli hemşire, ebe, teknisyen görevlendirilmeli, aşılama ve diğer koruyucu hekimlik uygulamaları desteklenmeli, geliştirilmelidir. Kadrosuz, güvencesiz bir şekilde çalışan emekçiler (gruplandırma elemanları) kadroya geçirilmelidir.
▶ Aile hekimlerine ve tüm sağlık emekçilerine emekliliğe yansıyacak tek kalemden oluşan, insanca yaşamaya yetecek düzeyde, izin kullandıklarında, hastalandıklarında, çocuğu olduğunda veya ailesinden biri öldüğünde kesilmeyecek maaş ödenmelidir.
▶ Gelire katkısı yüzde 20’yi geçmeyecek ve yapılan hizmetin niteliğini ödüllendiren bir performans uygulamasına geçilmelidir.
