13 Şubat 2024’te Erzincan’ın İliç ilçesindeki Çöpler altın madeninde siyanür liç işleminden sonra depolanan toprak yığınının heyelana dönüşmesi sonucu kaza gibi katliam olmuştu.
Erzincan İliç’deki altın madeni sahasında yaşanan toprak kayması sonucunda ile ortaya çıkan sızıntı ile ilgili Kocaeli Çevre Platformu, Kocaeli Adliyesi önünde basın açıklaması yaparak suç duyurusunda bulundu.Basın açıklamasını Çevre Platformu adına Melis Tantan okudu.
“EKOKIRIM SUÇU İŞLENMİŞTİR!”
Konuşmasına,
“İliç’te ekokırım suçu işlenmiştir” diyerek başlayan Tantan devamında şunları söyledi;
“Yaptığımız suç duyurusu ile, İliç’te yaşanan, telafisi mümkün olmayan ağır doğa tahribatının, bir çevre felaketi değil ekokırım suçu olduğunu vurgulamak isteriz”
“Ekokırım, doğanın katledilmesi, gelecek kuşakları da etkileyecek şekilde, ağır ve telafisi mümkün olmayan doğa tahribatı, yani ekolojik yıkımdır.
Böylesi büyük ölçekte doğa tahribatına sebep olan kasıtlı fiiller ise ekokırım suçudur. Bu bağlamda, İliç’te yaşananlar kesinlikle ihmal suçu değildir. Öngörüldüğü, uyarıldığı, ölçümlendiği, verileri sunulduğu halde, sonucu bilinerek yapılan bu kasıtlı fiiller, ihmal edildi denilerek geçiştirilemez veya örtbas edilemez”
“İLİÇ’TE YAŞANANLAR İHMAL SUÇU DEĞİLDİR!”
Yaşanan felaketin büyüklüğüne dikkat çeken Melis Tantan, “Su döngüsü marifetiyle, Fırat Havzası’nın tamamına yayılmasına uzmanlar tarafından kesin gözüyle bakılan bu ‘Sınır ötesi doğa tahribatı”, yani ekolojik yıkım, hava küre, yer küre ve su küreyi, çok ağır ve geniş ölçekte kirletmiş, gelecek kuşakların sağlıklı bir çevrede yaşam hakkını ellerinden almıştır. Başka bir deyişle, İliç altın madeninden yayılan tehlikeli atıklar, hem coğrafi bakımdan sınır ötesine taşan, hem de o coğrafyada yaşayan tüm canlılığı tehdit eden, ‘Devasa ölçekli bir suç mahalli’ haline insan eliyle dönüştürülmüştür”
“EKOKIRIM Uluslararsı hukuka girmiş büyük bir SUÇTUR!”
“Ekokırım suçu günümüzde, dünyanın bildiği, tartıştığı, hem ulusal hem de uluslararası yasalara dahil ettiği bir suçtur. Yaşam alanlarımızı yok eden kişi, kurum, anlayış ve uygulamalara karşı, doğa ve insan türü, bu günkü değerler ve yetersiz hukuki tedbirler düşünüldüğünde savunmasızdır. Bu gün olduğu gibi “kasten işlenmiş suçlar karşısında hiçbir sorumluluk almayan yetkililer” çıkmazından kurtulmak ve tıpkı ekosistemin kendisi gibi bütüncül bir bakış açısıyla, canlı ve/veya cansız, doğayı oluşturan tüm unsurların haklarını korumak için buradayız. Ekokırımın suç olarak ceza hukumuzda yer alması için meclisin harekete geçmesini istiyoruz”
Konuşmasında işlenen bu EKOKIRIM suçuyla ilgili ayrıntılı bilgi veren TANTAN;
TCK’d ki maddeleri anımsatarak konuşmasını sürdürdü.
“Türkiye çapında, 20ye yakın adliye sarayına verdiğimiz suç duyurusunun içeriği aşağıdaki gibidir:
1-Çok sayıda insanı öldürme (TCK madde 81, 85/2), 2-“İnsan veya hayvanlar açısından tedavisi zor hastalıkların ortaya çıkmasına, üreme yeteneğinin körelmesine, hayvanların veya bitkilerin doğal özelliklerini değiştirmeye neden olabilecek niteliklere sahip olan atık veya artıklarla” Çevreyi kasten kirletme (TCK madde 18/4,5), 3-Görevi kötüye kullanma (Kamu görevlileri yönünden) (TCK madde 257) 4-Tespit edilecek diğer suçlar Anayasanın 17.maddesi ile güvence altında alınan “yaşama, maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme hakkı”na, 56.maddesinde yer alan “sağlıklı ve dengeli çevrede yaşama hakkı” ile “çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek ödevi”ne dayanarak olayla ilgili etkili soruşturma yapılması, faillerin cezalandırılması için başvuru yapıyoruz
Yukarıda açıklanan nedenlerle; Anagold Madencilik Sanayi ve Ticaret A.Ş, yöneticileri ve çalışanları ile gereken idari önlemleri almayan, denetim yapmayan olaya yol açan izin ve ruhsatları veren kamu görevlilerinin tespit edilmesini, yapılacak soruşturma sonucunda, tespit edilen şüphelilerin atılı suçlardan cezalandırılmaları, şüpheli şirkete verilen tüm izinlerin TCK madde 60 gereğince iptali istemli olarak kamu davası açılmasını talep etmekteyiz…” dedikten sonra toplanan halk ile birlikte adliye binasına giderek suç duyurusunda bulunuldu.