Emek Partisi’nden Ukrayna açıklaması
“Savaş kışkırtıcılarının heveslerini kıracak güç emekçi halklardadır”
Emek Partisi Genel Merkezi tarafından yapılan açıklamada, Ukrayna gerginliğinin savaşa dönüşmesini engelleyecek gücün emekçi hakların mücadelesi olduğu vurgulandı. Emek Partisi, Ukrayna’da devam eden gerginlikle ilgili yazılı açıklama yayımladı.Sorunun kaynağının iki emperyalist gücün Doğu Avrupa’da hegemonya ve nüfuz mücadelesi olduğu belirtilen açıklamada, “Savaş kışkırtıcılarının heveslerini kıracak güç ise emekçi halklar, Ukrayna sorununda ise Doğu-Batı Avrupa halklarıdır. Hakları için mücadelelerinin yanı sıra barış için de mücadele ederek savaşı önleyecek olan halklardır” denildi.
Açıklamanın tamamı şöyle:
“ABD ve Rusya’nın görüşmelerinden olumlu bir sonuç çıkmadı. ABD Başkanı Rusya’nın Ukrayna’yı işgal edebileceğini söyleyerek, ‘Rusya bu durumda çok ağır yaptırımlara muhatap kalacaktır’ diyor. AB’den de benzer açıklamalar yapılıyor. Rusya Ukrayna sınırına on binlerce asker ve ağır silah yığdı. Ukrayna da sınırın diğer tarafına asker konuşlandırıyor, zırhlı birlikler yığıyor. Gerginliğin nedeni ABD ve NATO kuvvetlerinin Rusya’yı kuşatma girişimleri sonrası çıkan anlaşmazlıklar. Rusya, SSCB dağılırken ABD ve NATO’nun eski SSCB devletlerini NATO üyesi yapmayacağı ve bu ülkeleri Rusya’ya karşı kışkırtmayacağı sözü verdiğini, fakat bu sözünü tutmadığını söylüyor. Polonya, Belarus, Ukrayna, Romanya ve Bulgaristan’ın bir kısmını NATO üyesi yaparak ve bu ülkeleri silahlandırarak Rusya aleyhine işbirliği yaptığını söylüyor.
“HEGEMONYA VE NÜFUZ MÜCADELESİ”
ABD ise, Rusya’nın Kırım’ı ilhak etmesi, Donbass bölgesinde (Donetsk ve Lugansk) Rusya destekli Donetsk ve Lugansk halk cumhuriyetlerinin Kiev’den tek taraflı olarak bağımsızlıklarını ilan etmesinden sonra, şimdi de Ukrayna’yı işgal edeceğini iddia ederek Ukrayna’ya desteğini açıklıyor. Sorunun kaynağı iki emperyalist gücün Doğu Avrupa’da hegemonya ve nüfuz mücadelesidir. Emperyalizmin işbirlikçisi bölge gericileri de emperyalistler arası çelişkileri kullanıp kendilerine alan açmaya çalışarak savaş kışkırtıcılığı suçu işliyorlar. Bunlardan biri Ukrayna gericiliğiyse, diğeri de Ortadoğu’da işbirliği yapmakta olduğu Rusya’nın Ukrayna ve Karadeniz üzerinden kuşatılmasında kendisini yeniden beğendirmeye çalıştığı ABD ve Batılı emperyalistlerle işbirliği yapan Türkiye burjuva gericiliğidir.
Erdoğan yönetimi aynı zamanda Ukrayna’ya İHA ve SİHA satarak da bu tutumunu sürdürüyor. Öte yandan Türkiye, yakında Ukrayna’ya gidecek Erdoğan’ın girişimleriyle arabuluculuğa da oynayarak, yine bölgede bir rol kapma çabasında. Bölgedeki halkların savaştan bir çıkarı yoktur. Savaşı kışkırtanlar, halkları kapitalist sömürü, giderek kötüleşen çalışma koşulları, işsizlik, yoksulluk ve güvencesiz bir geleceğe mahkûm eden emperyalistler ve işbirlikçisi iktidarlardır. Savaş kışkırtıcılarının heveslerini kıracak güç ise, emekçi halklar, Ukrayna sorununda ise Doğu-Batı Avrupa halklarıdır. Hakları için mücadelelerinin yanı sıra barış için de mücadele ederek savaşı önleyecek olan halklardır. Emperyalist savaşa hayır! Kahrolsun emperyalizm! Yaşasın uluslararası işçi sınıfı ve ezilen halkların barış ve hak mücadeleleri!”