Erkan, Tek Hesap Sistemi’ne geçişi eleştirdi
EMEP Kocaeli İl başkanı Arzu Erkan, “Emekçilerin alın teri ile oluşturulmuş fonların yağmalanmasına izin vermeyelim” çağrısında bulundu
Emek Partisi Kocaeli İl Örgütü, Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’yle tüm kamusal fonlar tek başlık altında toplanarak, Tek Hesap Sistemi’ne geçilmesine dair açıklama yaptı.
Emek Partisi (EMEP) il binasında İl Başkanı Arzu Erkan yaptığı açıklamada, “Herkesin aklına gelen soru milyonlarca işçiyi, çalışanı ilgilendiren İşsizlik Sigortası Fonu’nun da aynı düzenleme ile tek hesap sistemine geçirilip, geçirilmediği oldu. Şüphesiz bu sorunun akıllara gelmesinin çok haklı bir gerekçesi var” dedi.
EMEP Kocaeli İl Başkanı Arzu Erkan’ın açıklamalarının satır başları şöyle:
“Gözlerini işçinin parasından hiçbir zaman alamadılar. Yine dertleri, işçinin işsiz kaldığında alacağı iki kuruş parada…
Geçtiğimiz günlerde yayınlanan Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile tüm kamusal fonlar tek başlık altında toplanarak, Tek Hesap Sistemi’ne geçildi. Bu düzenleme beraberinde yeni tartışmaları da getirdi.
Herkesin aklına gelen soru milyonlarca işçiyi, çalışanı ilgilendiren İşsizlik Sigortası Fonu’nun da aynı düzenleme ile tek hesap sistemine geçirilip, geçirilmediği oldu. Şüphesiz bu sorunun akıllara gelmesinin çok haklı bir gerekçesi var. Çünkü 2008 yılından bu yana İşsizlik Sigortası Yasası’na geçici madde ekleyip dilediklerine dağıttılar, dağıtıyorlar.
Fonun paraları nasıl mı çarçur edildi/ediliyor?
11 milyar 500 milyon lira GAP’a aktarıldı. Yasada borç deniyor ama bugüne değin bir kuruş tahsil edilmedi.2012 yılından bu yana tahsil edilmeyi bekliyor.
Soma’daki 301 madencinin katlinden sorumlu şirkete 80 milyon 300 bin lira aktarıldı! Bunun bir bölümü borç olsa da bugüne değin tahsil edilen para yok.
Sayıştay raporunda fon bütçesine eksik yatan 553 milyon liranın hesabı verilmedi.
2016 yılında işsizlik sigortası olarak 4 milyar 500 milyon lira ödenmiş; teşvik, işbaşı eğitim, aktif işgücü programları gibi doğrudan patronlara aktarılan paranın tutarı 7,5 milyar lira.
2017 yılında işsizlik sigortası olarak 4 milyar 900 milyar lira ödenmiş,patronlara 8 milyar 500 milyon lira aktarılmış.
Teşvik adıyla yapılan ödemelerin baş döndürücü bir hızda artması dikkat çekiyor. 2016 yılında 910 milyon; 2017 yılında 2 milyar 500 milyon; 2018 yılı Ocak-Temmuz arasında ise 4 milyar 818 milyon lira aktarılmış.
Aslında yasada ‘Fon gelirleri işsizler haricinde hiçbir maksat için kullanılamaz’ hükmüne rağmen işçinin alın terinin nasıl hiçe sayıldığını görüyoruz.
Mart 2002’den beri var olan İşsizlik Fonu’nda, Temmuz 2018 itibariyle 123 milyar 500 milyon lira varlık görülüyor. Peki, bunun ne kadarı işsizlik ödeneği olarak kullanılmış diye sorarsak…Yalnızca 17 milyar lira!
İşsiz kalanlara belirli bir dönem için gelir sağlamak amacıyla kurulan işsizlik fonu; çalışanlardan, devletten ve patronlardan alınan katkılarla oluşturulan bir kaynak. Ama fondan yararlanmak o kadar da kolay değil! Öncelikle, işçinin bu fondan faydalanabilmesi için patron tarafından işten çıkarılmış olması gerekiyor. Yani kendi rızasıyla istifa eden kişiler fondan yararlanamıyor.
Ayrıca son 120 günlük ödemenin kesintisiz yapılmasının yanı sıra, son 3 yılda en az 600 gün prim ödenmiş olması şartı aranıyor. Bu koşulları yerine getirebiliyorsanız, 10 ayı geçmemek koşuluyla işsizlik ödemesinden faydalanabiliyorsunuz. Hal böyle olunca fonda biriken para arttıkça artıyor, işçiler ise aynı oranda yararlanamıyor!
Emek Partisi olarak soruyoruz!:
İşsizlik fonunda bulunan ve denetlenemeyen emekçinin parası kimlere dağıtılacak?
İşçilerin ödediği primler deprem vergisinde olduğu gibi ‘kim vurduya’ mı gidecek?
Memlekette asgari ücretle geçinen, aç yaşayan işçinin parasına göz dikmeyi bırakın! Daha geçen gün Türk-İş’in açıkladığı açlık ve yoksulluk sınırı, emekçilerin ne gibi bir durum ile karşı karşıya kaldığını gösteriyor. Türk-İş diyor ki, ‘Dört kişilik bir ailenin açlık sınırı 1,800 liranın üzerine çıkarken, yoksulluk sınırı ise 5 bin 903 liraya yükselerek, 6 bin lira sınırına dayandı!’ İş böyleyken, kendi yanlış politikalarının bedelini işçiye yıkmak isteyen, işçiden fedakârlık bekleyen, onun birikmiş ve zorda kaldığında kullanacağı paraya o kirli ellerini sürenler bundan tez zamanda vazgeçmelidir.
Emek Partisi olarak mücadeleci sendikalara, emek örgütlerine ve işçilere sesleniyoruz; emekçilerin alın teri ile oluşturulmuş fonların yağmalanmasına, patronlara peşkeş çekilmesine karşı birleşmekten başka çare yoktur. İşsizlik Fonu’ndan tüm işsizlerin yararlanması için yasa yeniden düzenlenmeli, fonda biriken para yalnızca işsizler için kullanılmalıdır.
Yasanın yeninden düzenlenmesinin, fonun yağmalanmasına karşı çıkılmasının yolu da bir an evvel harekete geçmektir. Üretimden gelen gücün kullanılması da dâhil her türden mücadele yöntemi kullanılmadan olası krizin yükünün işçilere kesilmesinin önüne geçilemeyecektir. Bu mücadeleyi verecekte işçi ve emekçilerdir. Partimiz işçi ve emekçileri kendi partisinde örgütlenmeye, işyerinde, fabrikalarda mücadele komiteleri kurmaya çağırmaktadır.