“Fedakarlık diyecekseniz onurunuzla istifa edin”

SEDAŞ işçileri tarafından yazılan mektupta şunlar yer aldı: “SEDAŞ işçileri olarak taleplerimizi açık beyan ediyoruz: Sözleşme taleplerini biz işçiler belirleyecek. Masada işçiler tarafından seçilen en az 2 işçi bulunacak. Öncelikle BEDAŞ, AYEDAŞ, TOROSLAR, EDAŞ, EnerjiSA’da hakkını arayan tüm emekçi kardeşlerimizin mücadelesine gönülden ortak olduğumuzu belirtir, süreci yakından takip ettiğimizin altını çizeriz. Bilindiği üzere; tüm enerji dağıtım sektöründe bir hak arayışı meşalesi yakılmış, vazifesini yerine getirmeyen sendikanın misyonunu işçiler üstlenmiş, gerek işverenin hakem heyeti kozu, gerekse sendikanın baskılanarak işlevsiz hale getirilmesiyle biz enerji işçileri “az para çok iş” sistemine adeta mecbur bırakıldık. Üstelik bu olayların sendika çatısı altında gerçekleşmesi bizi fiziki ve somut adımlar atmaya mecbur kılmış, hak ve menfaatlerimizi bizden yıllarca aidat alan sendika değil bizzat bu misyonu bizim üstlenmemiz, sendikaya olan güveni derinden sarsmıştır.

Üzülerek ve sıkılarak ifade etmek isteriz ki; düşük ücret ve kısıtlı yan haklardan kaynaklı istirahat saatlerimizde ek iş yaparak geçimimizi ve sorumlu olduğumuz aile bireylerinin geçimini sağlamaya gayret göstermekteyiz. Tabii ki bu da bizi daha fazla çalışmaya itmekle birlikte yaptığımız işin “çok riskli” kategoride olmasına rağmen ek iş yapmadan geçimimizi sağlayamadığımızın açıkça örneğidir.

Nitekim bu mecburiyetlerden kaynaklanan iş kazası geçirerek (işletme dışında) hayatını kaybeden işçi arkadaşlarımız da maalesef olmuştur, oluyor ve bu düzende olacak gibi duruyor. Özelleştirme esnasında bizim gelecek kaygılarımızı bastırmak için “Mağdur edilmeyeceksiniz” denilmesine rağmen kaderine terk edilen biz enerji işçileri, yaşamın her anında işimize sahip çıkarak hem çalıştığımız şirketleri hem de bizi temsil ettiğini iddia eden Tes-İş’i hiçbir zaman mağdur etmedik ve yalnız bırakmadık, başını öne eğmedik. Ancak biz her zaman mağdur edildik… Başımızı öne eğdiler.

BARDAĞI TAŞIRAN SON DAMLA

İşten çıkartılma ve taşeron kozuyla bastırılmış, sindirilmiş biz enerji işçilerinin bir şeyler düzelir ümidiyle sabretmemize rağmen; işçiye sorulmadan atılan imzalardan sonra “Bardağı taşıran son damla” noktasına getirildiğimiz için gelecek kaygılarımız oluşmuş, kaybedeceğimiz hiçbir şey olmayan bir noktaya işveren ve sendikanın “danışıklı dövüş” taktiğiyle getirildiğimiz şeffaf şekilde görülmektedir.

Çok kıymetli BEDAŞ, AYEDAŞ, ÇAMLIBEL,TOROSLAR işçilerinin verdiği mücadelenin sonuna kadar arkasında olduğumuzun, SEDAŞ işçileri olarak sessiz kalmamızın nedeninin önümüzdeki sözleşme olduğunun altını çizmek ister, kıymetli işçi abilerimizin, kardeşlerimizin akıttıkları her damla terin karşılığını alana kadar gönülden soyut ve somut şekilde arkalarında olduğumuzu çok net şekilde ifade eder, taleplerinin karşılanana kadar provokasyonlara kulak tıkayarak, haklı direnişlerinin karşılığını almalarını temenni ederiz.

SEDAŞ’ta çalışan işçiler olarak tüm dağıtım sektörü gibi biz de hem ekonomik hem de sistemsel olarak bir darboğazdan geçiyor, bu yolda mücadele ediyor ve efor sarf ediyoruz. Ancak gerek bu işleyişler esnasında iş yükünün artması, sendikanın şikayetlere kulak tıkaması, il ve ilçelerdeki sendika temsilcilerinin (çoğu işveren tarafında amir, yetkili) yetersizliğinden kaynaklanan mağduriyetler yaşanması, sendikanın haksızlıklara sessiz ve duyarsız kalarak konuya nötr kalması bizi umutsuzluk ve çaresizliğe sürüklemektedir. Özelleştirmeden bu yana yaşanılanlar dün gibi aklımızda, bu sebeple sık dokuyup, ince eliyoruz.

MIZRAK ÇUVALA SIĞMIYOR

Buradan Sakarya Tes-İş Şubesi’ne açık çağrımızdır. Bu yılki sözleşme ile ilgili bize bilgi verin dedikçe susuyorsunuz. Diğer dağıtım şirketlerindeki düşük zam tekliflerini sendikanın işçiye sormadan imzalaması biz SEDAŞ işçilerini tedirgin etmektedir. Bu ekonomik buhranda sözleşme yürürlülük süresinin işçiye sorulmadan 2 yıldan 3 yıla çıkartılması, sözleşme zamanı sadece ücret odaklı gündem oluşturulması, yan haklar, sosyal haklarda bir iyileştirme yapılmaması ve önümüzdeki sözleşme ile ilgili Sakarya Tes-İş Şubesinin bir açıklama yapmayarak yaşananlara sessiz kalması bizi rahatsız etmektedir. Bu şekilde hareket etmeleri öfkemizi arttırmaktan öteye gitmemekle birlikte önlem almaya ve sendikanın varlığını sorgulamaya itmektedir. Nitekim sendikadaki yolsuzluk ile yapılan haberler de bizi derinden üzmektedir. Bizlerde ‘Birileri bizim sırtımızdan zenginleşip, kendi koltuk sevdaları nedeniyle bizlere sefalet zammına göz yumuyorlar’ düşüncesinin oluşmasını sevk eden, sendikacıların hal ve hareketleridir. İşçinin haklı direnişine hiçbir sendika yöneticisinin katılmaması, ardından sendikanın “Eylemleri durdurun”, “İşçilerin arkasındayız” gibi açıklamaları bize samimiyetsiz gelmekle birlikte bu yola Tes-İş’le devam edilemeyeceği duygusunu giderek güçlendirmektedir.

Bir sendikanın kriz anında atacağı adımlar çok net bir şekilde bellidir. Ancak enerji sektörünün grev ve işi yavaşlatma hakkı olmadığının arkasına sığınarak, işçinin hakkını yiyerek koltuklarında emekliliğinin tadını çıkartan Tes-İş yöneticileri bilmelidir ki “Mızrak çuvala sığmıyor artık” İşçinin hakkını aramayacak, siyasi baskı ve işveren tarafından maruz kaldığınızı iddia ettiğiniz baskılara boyun bükecekseniz, SEDAŞ işçileri olarak çok net söylüyoruz “Onurunuzla istifa edin”, bizim çocuklarımızın geleceğinin hatırına istifa edin. Gidin torunlarınızı sevin… Eğer mağduriyetleri giderecekseniz bunu, üç maymunu oynamak ve suçu merkez yönetimine atmayı bir kenara bırakıp, işçiyi rahatlatıcı açıklamalar yaparak kanıtlayın.

TALEPLERİMİZ

SEDAŞ işçileri olarak taleplerimizi açık ve şeffaf şekilde beyan etmekteyiz.

* Sözleşme taleplerini biz işçiler belirleyecek, ön taslak ve taslak sürecine biz yön vereceğiz.

* TİS süreci boyunca masada bağımsız, gönüllülük esasına dayalı, işçiler tarafından seçilen en az 2 işçi bulunacak.

* İşçinin onayı olmadan sebebi ve nedeni her ne olursa olsun kesinlikle imza atılmayacak.

* Açıklanan değil reel (gerçek) enflasyon baz alınarak sözleşme zammı belirlenecek.

* Sözleşme yürürlük süresi 2 yılı aşmayacak.

* Bir sonraki sözleşme yılına kadar alınan zam enflasyondan korunacak.

* Taban ücret uygulaması TİS’e eklenecek, minimum asgari ücretin yüzde 80 fazlası prensibi hayata geçirilecek.

* Vergi dilimi desteği TİS’te yer alacak.

* İkramiye 30 güne çıkartılacak.

Bu yılkı sözleşmede de “3-5 kuruş için düzen bozmaya gerek yok” diyecekseniz, ülkenin ekonomik şartlarını sanki biz etkilenmiyormuş gibi öne sürerek bizden sabretmemizi ve fedakar davranmamızı bekleyecekseniz, geçen sözleşmede olduğu gibi 3 yılımızı çalmayın. Diğer bölgelerde olduğu gibi işçiden kaçacak yer aramak istemiyorsanız önleminizi alın. Soruyoruz, Sakarya Tes-İş Şube yöneticileri bizimle misiniz, değil misiniz? Buna öncelikle karar verin, oldu bittilerle boş vaatlerle değil, elinizde yazılı belgelerle gelin. Biz Başta İrfan Kabaloğlu ve ekibinden önümüzdeki sözleşme için çok net şekilde taleplerimiz karşılanacak mı bir açıklama bekliyoruz. Buna da sessiz kalınıp oturdukları yerden süreç yönetmeyi seçerlerse, bu sözleşmede de işçinin eli boş şekilde kaderine terk edileceği apaçık ortadadır. Enerji sektöründeki sıkıntılara, enerji işçisini savunması gereken sendikalar kulak tıkarken hiçbir menfaat ve çıkarı olmadan, bizlerin sesi olan Evrensel gazetesine teşekkür eder, desteklerinin devamını dileriz”