“Halkımızı uyanık olmaya çağırıyoruz”
Darbeyi çağrıştıran en küçük girişimin halkın yararına olmadığını belirten EMEP, bu tip tartışmaları "Allahın lütfu" olarak gören tek adam yönetimi ve Cumhur İttifakı'nın tutumuna karşı uyardı
Emek Partisi (EMEP), 104 emekli amiralin yayımladığı Montrö bildirisine ve ardından yapılan açıklamalara ilişkin açıklama yaptı. Darbelerin ve onu çağrıştıracak en küçük girişimin halkın yararına bir karşılığı olmadığı belirtilen açıklamada, iktidarın bu gelişmeyi de “Allahın lütfu” olarak görüp harekete geçtiğinin görüldüğü belirtildi. Açıklamada işçi ve emekçiler, tek adam yönetimi ve Cumhur İttifakı’nın bu tutumu karşısında uyanık olmaya çağrıldı.
Emek Partisi Genel Merkezi tarafından “Halkımızı uyanık olmaya çağırıyoruz” başlığı ile yayımlanan açıklama şöyle:
“Türkiye, 104 emekli amiral tarafından yayınlanan bildiri üzerinden bir kez daha ordu, siyaset ve darbe tartışmaları yaşıyor. Tek adam yönetimi ve Cumhur İttifakı’nın sözcüleri de alışkın oldukları üzere bu tartışmaları ‘Allah’ın bir lütfu’ olarak görüp, fırsata çevirmek üzere harekete geçmiş görünüyor. Geçmişten bugüne yaşanan darbelerin ve onu çağrıştıracak en küçük bir girişimin bu ülkenin sömürülen ve ezilen halk kitlelerine hiçbir yararı olmamıştır. Bu bildirinin de halk yararına bir karşılığı yoktur. Bugün de ve gelecekte de olmayacağı açıktır.
“Birliğimizi, dayanışmamızı ve mücadelemizi güçlendirelim”
Ancak, Erdoğan ve AKP hükümetleri, her türlü ekonomik, sosyal ve demokratik hak talebini darbecilik, bölücülük, teröristlik vb ile suçlayıp, baskıcı, anti demokratik yasal düzenleme ve uygulamalarla iktidarlarını sürdürmeyi yönetme tarzlarının bir parçası haline getirmişlerdir. Tek adam yönetiminin kurulması ve gerici-faşist bir politik sistemin inşasına yönelik somut adımların atılmasıyla geçen son yıllar içerisinde bunun birçok somut örneğini yaşadık. Bugün de 104 emekli amiral tarafından yayınlanan bildiri aynı şekilde kullanılmak isteniyor.
Bütün işçi ve emekçi kardeşlerimizi tek adam yönetimi ve Cumhur İttifakı’nın bu tutumu karşısında uyanık olmaya çağırıyoruz. Ekonomik, sosyal ve demokratik hak ve özgürlüklerin egemen olacağı bir ülke ve gelecek, ancak ve ancak işçilerin ve emekçilerin mücadelesi ile kurulabilir. Bunun için birliğimizi, dayanışmamızı ve mücadelemizi güçlendirelim.
