Hindistan ve Singapur Türk gıda ürünlerini bekliyor
Covid-19 sonrasında Türk gıda ürünlerine talep attı
Dünyanın en kalabalık ikinci ülkesi Hindistan ve dünyanın en önemli ticaret merkezlerinden Singapur Türk gıda ürünlerini talep ediyor. Ege İhracatçı Birlikleri, “Korona virüs Salgınının Hedef Pazarlarımızdaki Seyri” isimli video konferansların dördüncüsünde, Ege İhracatçı Birlikleri Genel Sekreteri İ.Cumhur İşbırakmaz’ı moderatörlüğünde Hindistan ve Singapur’da görev yapan Ticaret Müşavirleriyle ihracatçıları buluşturdu.
Toplantıda konuşan EİB Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, Covid-19 sonrasında dünya genelinde gıda ürünlerine talepte bir düşüş yaşanmadığını, EİB’nin Nisan ayında gerçekleştirdiği 819 milyon dolarlık ihracatta tarım ürünleri ihracatının yüzde 45 paya ulaştığını kaydetti. Eskinazi, Ege Bölgesi’nin lezzetlerinin dünya genelinde daha fazla talep görmesi için gıda sektörüne yönelik Sanal Ticaret Heyeti Organizasyonu ve Sanal Gıda Fuarı düzenlemek için çalışma başlattıklarını da sözlerine ekledi.
“Korona virüs Salgınının Hedef Pazarlarımızdaki Seyri-4″isimli video konferansa Yeni Delhi Ticaret Müşavirleri Aysun Ergezer Timur ve Ali Özdin, Mumbai Ticaret Ataşesi Hüseyin Aydın ve Singapur Ticaret Müşaviri Müge Dağlı Durukan katılarak, Hindistan ve Singapur’da Covid-19 sürecinde yaşanan değişimi anlattı.
“Firmalarımız sanal ortamı iyi kullansınlar”
Hindistan’ın 2.9 trilyon dolarlık ekonomik büyüklüğe sahip olduğunun altını çizen Yeni Delhi Ticaret Müşaviri Aysun Ergezer Timur, “Rotamızı daha fazla Hindistan’a yönlendirmemiz gerekiyor çok büyük bir potansiyel var. Firmalarımız bu süreçte sanal ortamı çok iyi kullansınlar, web sitelerindeki teşhir ettikleri ürün kataloglarını güncellesinler. İnsanlar bu süreçte birbirleriyle temas edemeyecekler sanal ortamdaki kimlikleri daha ön plana çıkacak. Bu süreçte sanal ticareti geliştirmeliyiz. Hindistan’da ekonominin olumlu bir seyir izleyeceğine inanıyorum” diye konuştu.
“Hindistan zihinlerimizde daha uzak bir ülke”
Hindistan pazarını Türk firmaları açısından bakir kalmış bir pazar olarak tanımlayan Mumbai Ticaret Ataşesi Hüseyin Aydın, tespitlerini şöyle dile getirdi: “Firmalarımız Hindistan’ı alternatif pazar olarak görüyor. Hindistan ile Türkiye arasındaki uçuş mesafesi 6-6.5 saat olmasına karşın, insanımızın zihnindeki uçuş mesafesi çok daha fazla. Bu da algının düşüklüğünün bir göstergesi. Bu pazarda iş yapmak isteyen firmalarımızın orta vadeli düşünmesi gerekiyor”
Hindistan pazarında işlenmiş tarım ürünleri, konserve edilmiş gıda ürünlerinde Hindistan pazarında fırsatlar olduğunu dile getiren Aydın, “Hindistan’da değişik kriterlere göre 400 ile 600 milyon arasında orta sınıf var. Bu orta sınıf tüketicileri Covid-19 sonrasında sağlıklı gıda ürünleri tüketimine yönelmiş durumda. Sosyal medya fenomenlerini takip ediyorlar. Kuru kayısı, kuru incir, kuru üzüm, zeytin, zeytinyağına yöneliş var. Zeytinyağına ülkede ilave bir talep var. Türk kayısısı biliniyor ve tercih ediliyor, ancak zeytin ve zeytinyağında İspanyol, İtalyan ve Yunan markaları var. Hindistan’a 200-250 gramlık kavanozlarda bu ülkeye zeytin satılabilir. Taze elma ihracatımızda dört kat artış oldu. İki ülke arasındaki anlaşmalar tamamlandığında armuz ihracatımız içinde büyük potansiyel var. Ülkemiz ürünlerine uyguladıkları gümrük vergileri düşük olduğu için temizlik ürünlerinde bir potansiyel var. Sabunlar, ıslak mendil, tuvalet kağıtları, havlu kağıt için 1.4 milyarlık büyük bir pazar. Mobilya’da ciddi bir talep var. Mobilyasını ağırlıklı olarak Çin’den alıyor. Türk mobilyası dizayn ve kalite olarak Hindistan pazarında yer alabileceğini düşünüyoruz. Küçük mobilyaların online pazarda bu ülkede pazarlanabileceğini düşünüyoruz. Hastane mobilyasında da Hindistan önemli bir potansiyel barındırıyor. İnşaat sektörü 2 aydır durmuş durumda o nedenle Mermere kısa vadede bir talep olmayacağını düşünüyoruz” dedi. Yeni Delhi Ticaret Müşaviri Ali Özdin’de ihracatçı firmalardan gelen soruları cevaplandırdı.
“Singapur’un 13 milyar dolarlık gıda ithalatından daha fazla pay alabiliriz”
Dünya’daki önemli ticaret merkezlerinden biri olan Singapur’un 2019 yılında 390 milyar dolar ihracatı olduğunu, bunun 206 milyar dolarının reexporttan kaynaklandığını ifade eden Singapur Ticaret Müşaviri Müge Dağlı Durukan, Singapur’un gıdada dışa bağımlı olduğunu, 2019 yılında 13 milyar dolar gıda ithalatı yaptığını, Türkiye’nin Singapur’a gıda ihracatının ise sadece 28 milyon dolarda kaldığının altını çizdi. Durukan, sözlerini şöyle sürdürdü: ” Türkiye’den Singapur’a gıda ihracatında kiraz, elma, buğday unu, çikolata, şekerleme ürünleri öne çıkıyor. İlerleyen süreçte Singapur Türk gıda ihracatçılarının ihracatlarını arttırabilecekleri bir pazar konumunda. Gıdada en çok alkollü içecekler, meşrubat, süt ürünleri, deniz ürünleri, tavuk eti ve balık, yaş meyve sebze, hububat en çok ithalatını yaptıkları ürünler diyebiliriz”
Türkiye’nin Singapur ile 1 Ekim 20178 tarihinde yürürlüğe giren kapsamlı bir serbest ticaret anlaşması olduğu bilgisini veren Durukan, Singapur’a ihracatımızı arttırmak için atılması gereken adımları ise şöyle özetledi; ” Pazara giriş açısından bakacak olursak perakende zincirlerle direkt temas kurularak bir giriş söz konusu olabilir. Online platformlar alışveriş için zaten oldukça popüler alanlardı. Şu anda popülaritesi tüm dünyada ziyadesiyle artış durumda. Dolayısıyla bu açıdan da Singapur’u online platformlar açısından göz önünde bulundurmakta fayda var. Singapur’a girişte distribütörlerle çalışmak çok önemli. Singapur’u sadece Singapur pazarına hitap eden bir ülke olarak düşünmemek lazım. Aynı zamanda Güneydoğu Asya’daki ülkelerle bu distribütörlerin bir şube ya da ağı bulunuyor. Bu ülkelerle iş yapma kültürünü genel olarak iyi biliyorlar. Singapur’da 30 binden fazla uluslararası firmanın irtibat ofisi bulunuyor”