Tutuklu bulunan Ekrem İmamoğlu’nun danışmanı Murat Ongun, verdiği röportajda “Bu bilgiyi ilk kez Başkanımızın onayı ile kamuoyuyla paylaşıyorum” diyerek yaptığı açıklamayla dikkat çekti.İmamoğlu’nun danışmanı Murat Ongun,kendisine yöneltilen suçlamaların içeriğinden cezaevindeki günlerinin nasıl geçtiğine dair pek çok soruyu yanıtladı. Ev kirasını nasıl ödediğine dair çıkan iddialara da ilk kez yanıt verdi. Ongun kendisine yöneltilen suçlamalara ve gizli tanık ifadelerine dair şunları söyledi:
“GİZLİ TANIKLAR… KİM OLDUĞU, NE İŞ YAPTIKLARI BELLİ DEĞİL”
“Bize karşı iki suçlama var. Birincisi açık suçlamalar, diğerleri ve en önemlisi gizli suçlamalar ve iftiralar. Açık suçlamaların temeli bomboş, hiçbir kanıt, belge bilgi mevcut değil. Biz göreve geldikten sonra, yıllardır İBB’ye uğramayan müfettişler adeta İBB’de kamp kurdular. Attığımız her adım takip edildi. İştirak şirketleri dahil bütün iş ve işlemler incelendi, hiçbir şey çıkmadı. Ne bir hata ne bir usulsüzlük.
Diğerleri gizli tanıklar ve iftiracılar; bu tanıkların kim olduğu, ne iş yaptıkları, sabıkaları, husumetleri, akli dengelerinin yerinde olup olmadığı belli değil. Bu kişilerin sözde tanıklıklarının üzerine kişisel husumet besleyen, İBB’den iş alamamış bazı kişilerin iftiraları ve sosyal medya trollerinin ortaya attığı yalanlar eklenmiş. Bana yöneltilen iddialar ve soruları evrensel hukukçular görseler; kahkahalarla gülerler, şaka zannederler ya da hukukun düşürüldüğü duru “SUÇUMUZ CUMHURBAŞKANI ADAYININ ARKADAŞI OLMAK”
Ongun, “Gelelim asıl nedene: Suçumuz bir sonraki seçimin Cumhurbaşkanı Adayı ve müstakbel cumhurbaşkanının çalışma arkadaşı olmak. Kumpas bizlere değil Ekrem Başkan’a kurulmuştur. Bizler sadece bu kumpastaki boşlukları doldurmak için kullanılıyoruz o kadar. 86 milyon da bunun bilincinde” ifadelerini kulland .”BU BİLGİYİ İLK KEZ BAŞKANIMIZIN ONAYI İLE PAYLAŞIYORUM”
Öte yandan “Gelirininin üzerinde kira ödediğinize dair iddialar yer aldı gazetelerde, doğru mudur? “CEZAEVİ GÜNLERİ NASIL GEÇİYOR
Günlerinin cezaevinde nasıl geçtiğine dair ise “Cezaevinde geçen en güzel gün, ne kadar güzel olabilir ki? Hayatın ne getireceğini sadece Allah bilir. Aklıma hiç gelmeyen bir durumu yaşıyorum. ‘Ah vah’ edecek biri değilim. Adapte olmak için çabalıyorum. Tek kalıyorum. Kızımı, oğlumu ve eşimi çok özlüyorum. Tek derdim bu. Çocuklar üzülüyor o da beni rahatsız ediyor. Yoksa burada çalışan insanlar da zor görev yapıyorlar, onları da anlıyorum. Milletvekillerimiz, avukatlarımız sağolsunlar hiç yalnız bırakmıyorlar.” şeklinde konuştu.
Ongun’un röportajının devamı şu şekilde:
“Bize düşman olabilirler, nefret ediyor olabilirler ama bu objektif olmalarına mani değil. Saatlerce yayınlarda, gazetelerde, televizyonlarda iftira atıp, araya ‘bunlar iddia tabii’ diye sıyrılmaya çalışıyorlar. Çamur at izi kalsın. Yapmayın, ahlaklı ve centilmen olun. “Medya A.Ş, kurultayda delegelere 1200 telefon ve tablet dağıttı” denildi. ‘Telefonların içine soğuk cüzdan ve içine 5 bin dolar yüklendi’ denildi, ‘elimde belge var’ denildi şimdi konuşulmuyor bile. Yahu bu bilgileri size kim söyletti? Neden sorguda kimselere ve bana bu sorulmadı. Halkı manipüle etmek için yeni yalanlar söylüyorlar. İlk günlerde söyledikleri yalanları sonra kendileri bile unuttu. “560 milyarlık vurgun” dediler, İBB’nin 4 yıllık bütçesinin bile o kadar olmadığı ortaya çıkınca bir daha bu yalanı dillendirmediler. Elbette hesaplaşacağız. Hakkımızda uydurulan her iftira kayıtlıdır. Kimse yaptığı kötülükler unutulacak sanmasın…”
“BİZE İFTİRA ATMALARI İÇİN ZORLAMA YAPTIKLARI İDDİALARI KULAĞIMIZA GELİYOR”
“Bir ara kadınların itirafçı olmaya zorlandığı açıklanmıştı siyasiler. Şimdi yeni şeyler duyuyoruz. Bir ara kadınların itirafçı olmaya zorlandığını açıklamıştı siyasiler. Şimdi yeni şeyler duyuyoruz. Şirketlerine, hesaplarına, mal varlıklarına el konulan iş insanlarına etkin pişmanlık kisvesiyle bize iftira atmaları için zorlama yapıldığı iddiaları kulağımıza geliyor. Yılların birikimini, mallarını korumak adına umarım kimse bu yola tevessül etmez. Umarım bu iddialar sadece iddiadır. İftiradan kimseye hayır gelmez. Bugün de gelmez, yarın da gelmez.
Son olarak 30 yıllık bir banka hesabım var. Devletimize verdiğim mal varlığı beyanım var. 2019 – 2025 arasını didik didik etsinler. Bakalım tek bir şüpheli konu var mı? Hatta birinci ve ikinci derece yakınlarıma da baksınlar. Tek bir şüpheli mal edinimi var mı? On milyonlarca liralık yolsuzluk iddiası var ise nereye gitti bu paralar? Sarı Çizmeli Mehmet Ağa’ya mı? İnsanın ağrına gidiyor. Umarım bu hukuksuzluk, bu ülkede başka kimsenin başına gelmez.
