Sanatçı Esra Koçer, özgün ve soyut resim sanatının bir uzantısı olarak ortaya çıkan ve kuratörlüğünü Ecem Gürleyen ile Elif Patan’ın yaptığı Summer Sun sergisinde iki eseriyle ziyaretçilerle buluşuyor. 27 Temmuz’da başlayan ve 17 Ağustos tarihine kadar devam edecek sergide Kafes ve Nemrut isimli iki tablosuyla yer alan Koçer, eserlerini ilk kez Summer Sun’da ziyaretçilerin karşısına çıkarıyor.
“Tablolarımı bir haftada da tamamlıyorum bir gecede de”
Toplam 33 sanatçının eserleriyle katılım gösterdiği sergiye katılma sürecini; “Serginin kuratörleri sosyal medya mecralarında tablolarımı inceleme fırsatı bulmuşlar ve sergilerinde yer almak isteyip istemediğimi sormak üzere bana ulaştılar. Ben de kabul edince hikaye başladı” şeklinde açıklayan Esra Koçer, özgün ve soyut resim sanatının bir uzantısı olarak gerçekleştirilen bu sergide yer almaktan mutluluk duyduğunu belirtiyor. Tablolarını kimi zaman bir haftada tamamladığını ve bir ay sonra başka bir dokunuş yaptığın söyleyen Koçer, kimi zaman da sabah hava aydınlanana kadar dünyadan koparak tablolarını tamamladığını açıklayarak sergideki tablolarının bu iki duruma örnek eserler olduğunu ifade ediyor.
“İlhamım, kendimi keşif”
Summer Sun’da yer alan tablolarının işlediği konulara dair tualin başına geçene kadar ne yapacağını bilmediğini söyleyen Esra Koçer, daha sonra hem konuları belirlemede de hem de isimleri verirken ruh halini yansıttığına dikkat çekiyor. Nemrut tablosunun ismini dağlardan aldığını ve doğayla ilişkisine bir atıf yaptığını açıklayan Koçer, Kafes tablosunun ise pandeminin başlarında karanlık hissettiğim bir dönemin sonucu olarak ortaya çıktığını vurguluyor. Serginin fiziksel olarak gerçekleşmesine dair de “Sanata dokunmak gerektiğine inananlardanım. Dolayısıyla çok daha keyifli benim içim fiziksel olması” cevabını veren Koçer, ilham kaynağını ise hislerinin yansıması olarak açıklayıp, ilhamım kendimi keşif” dedi. Esra Koçer’in Kafes ve Nemrut isimli iki eseriyle katılım gösterdiği Summer Sun sergisi, 17 Ağustos tarihine dek ziyaret edilebilir.
