Meclis’te çocuk istismarı ve tehdit: “Kimseye söylemeyeceksiniz, aileniz bilmeyecek”
kime güveneceğiz?

TBMM çatısı altında bir personel tarafından istismara maruz bırakılan çocuk, tehdit edildiğini ve konuyu ailesiyle paylaşmaması için korkutulduğunu anlattı.
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) lokantasında çalışan lise öğrencisi çocukların TBMM personeli tarafından istismara maruz bırakıldığı ortaya çıktı. Meclis mutfağında staj yaparken istismara maruz bırakılan bir çocuk daha, söz konusu haberlerin ardından sosyal medya üzerinden bianet’e ulaşarak yaşadıklarını paylaştı.
“Mutfakta çalışan diğer personeller şahit oldu”
Lise öğrencisi 16 yaşındaki çocuk, 2024 yılında Meclis mutfağında staj yapmaya başladı. Çocuk, stajının ilk günlerinde kendisine “abim” şeklinde hitap eden 30 yaşındaki aşçının daha sonra sözlü ve fiziki istismarına maruz kalmaya başladı.
İlk günlerdeki hareketlerine anlam yükleyememiştim, sonrasında tacizin boyutu arttı. Beni eve bırakmayı, dışarıda buluşmayı, alkol kullanıp kullanmadığımı, erkek arkadaşım olup olmadığını sormaya başladı. Mutfağın içinde gelip “seni öpebilir miyim” diye sormaya başladı. Stajım yanar diye korktum ve önce şikayet edemedim. Söylersem rezil olacağımdan korkuyordum. İlk iş deneyimimdi, utanmıştım.
Mutfakta çalışan diğer personeller çocuğun yaşadığı rahatsızlığa şahit olmaya başladığında H.A isimli sorumlu kişi çocuğa “söz konusu aşçı ile çocuğun bir ilişkisi olup olmadığını” sordu. İstismara maruz bırakılan çocuk, hem ithamlara tepki gösterdi hem de yaşadıklarını aktardı. Bunun üzerine olaya şahit olan personelin de beyanları dinlendi. H.A, çocukları dinledikten sonra “Kimseye söylemeyeceksiniz, ananız babanız bile bilmeyecek” dedi. Meclis kaynaklarından edindiğimiz bilgiye göre H.A. TBMM’de çalışmaya devam ediyor.
Sonrasında olayın üstü kapatıldı ve çocuk Meclis içinde başka bir mutfakta görevlendirildi. Çocuğun ebeveynlerinin durumu öğrenmesinin ardından konu okula taşındı. Rehber öğretmenin olayı kolluk birimlerine iletmesinin ardından Çocuk İzlem Merkezi’nde çocuğun ifadesi alındı ancak soruşturma aşamasında cezalandırmaya yönelik bir sonuç elde edilemedi.
“Bu olay bireysel bir suç veya münferit bir olay değil”
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul Milletvekili avukat Turan Taşkın Özer, konuya ilişkin bianet’e yaptığı değerlendirme şöyle:
Bu çatı altında dahi çocukların güvenliğinin sağlanamaması, bireysel bir suç ya da münferit bir olay olarak değerlendirilemez. Bu durum, sistemsel bir zafiyetin; ülkemizde çocuğun üstün yararını esas alan koruyucu yaklaşımın kurumsal düzeyde tesis edilemediğinin somut bir sonucudur.
Staj ve mesleki eğitim programları yeterli denetim mekanizmaları oluşturulmadığında bu programlar kolaylıkla çocuk emeğinin sömürülmesine, psikolojik ve fiziksel şiddete maruz kalmalarına zemin hazırlamaktadır.
Öte yandan, yıllarca sürdüğü iddia edilen bu istismarın bugüne kadar ortaya çıkmamış olması da ayrıca incelenmesi gereken bir başka kurumsal zafiyeti işaret etmektedir. Meclis, çocuklarla ilgili çalışma ve staj programlarında risk değerlendirmesi, personel taraması ve gözetim standartlarını yeniden gözden geçirmelidir. Bu süreç, kurumların kendi sorumluluğunu şeffaf biçimde yerine getirmesi için kritik eşiktir.
“Sayının daha fazla olduğuna dair iddialar var”
Konuyu gündemde tutan bir diğer isim ise Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM) Mardin Milletvekili ve psikolog Beritan Güneş.
Güneş, yaşananların toplumsal çürümenin boyutunu gösterdiğini belirterek şunları kaydetti:
Yıllardır Meclis’i, çocukların istismar ve ihmal karşısında önleyici ve koruyucu mekanizmaların oluşturulması için çalışmaya, aksiyon almaya davet etmediğimiz yol, yöntem kalmadı. Ancak kimi şekli adımların atılmasından başka bir şey maalesef ki göremedik. Ve yasama faaliyetleri yaptığımız komisyonlar binasının en alt katında bir kız çocuğunun, bu sayının daha fazla olduğuna dair iddialar da var, istismara uğradığını büyük bir öfkeyle öğrendik.
Yapılması gereken, izlenmesi gereken yol belli. Bu vaka-i adiyedendir diyip geçemeyeceğimiz ve ülkedeki çocuklara karşı işlenen suçların ne boyutlara vardığı herkese gösteren olay, herkese, hepimize bir ders olmalı. Biz DEM Parti Çocuk Komisyonu olarak, konunun sonuna kadar takipçisi olacağız ve hep dediğimiz gibi “çocuklar için eşit, özgür, güvenli ve barış dolu bir ülke inşası için çalışacağız.”











