Müzeyyen Pamukçu ile sinema sektörüne dair…
CGV Cinema Marmara Bölge Müdür Yardımcısı Müzeyyen Pamukçu, Gazeteci & Yazar Levent Candan'a sinema ve sektöre ilişkin konular üzerine söyleşi verdi
2011 yılından bu yana sinema sektöründe çalıştığını ve yönetici pozisyonlarında görev yaptığını belirten Müzeyyen Pamukçu, işini severek ve büyük bir keyifle yaptığını söyledikten sonra, ’’Yaklaşık 5 yıl Sinema Müdür Yardımcılığı’ndan sonra 5 yıl gibi bir süre de Sinema Müdürü olarak görev yaptım. Son 1 yıldır CGV Mars Marmara Bölge Müdür Yardımcısı olarak çalışıyorum. Bölge Müdürümüz Cihan Akaryalı ile beraber 4 şehirde 8 lokasyona bakıyoruz’’ dedi ve sinema sektöründe yer aldığı görev ve pozisyonlardan söze başladı. Sinema sektörü ve işinden söz ederken gözlerinin içi parlayan Pamukçu, sinema sektörüyle ilgili soruları içtenlikle yanıtladı.
Sakarya’da gelinen noktada sinemanın doluluk oranları nedir?
Cinemaximum olarak pastanın büyük payı bizde diyebilirim. Pandemiden önce Sakarya’da iki sinemamız vardı, pandemiden sonra tek sinemayla yolumuza devam etmeye karar verdik ve buna rağmen hala pastadan büyük bir pay aldığımızı söyleyebilirim.
“Sakarya’daki ortalama bilet fiyatları nedir yorumlayabilir misiniz?”
Cinemaximum özelinde konuşacak olursak herkese hitap eden bilet çeşitliliğimiz var. Öğrenci / tam fiyat tarifesi, engelli misafirlerimiz için indirimli fiyatlar, Pazartesi ve Çarşamba halk günü diye tabir ettiğimiz daha uygun fiyatlı tarifeler de var.
Daha fazla kitleyi sinemaya çekmek ve izlenme sayısını artırmak için neler yapılabilir?
Sinema işletmecilerinin hep kullandığı bir cümle vardır: Film varsa ve iyiyse izleyici sinemaya hiçbir zaman kayıtsız kalmaz. Nasıl ki mutfaktan güzel kokular gelince biz o yemeğin güzel olduğuna daha yemeden karar veriyorsak, filmler içinde aynısını söyleyebiliriz. Güzel ve kaliteli bir film her zaman sinemada izleyiciyle buluşur.
Sakarya’da geçmişe baktığımızda bir sinema kültürü ve izlenme sayısında çok yüksek bir sayı vardı. Özellikle pandemi döneminden sonraki durum nedir?
Pandemi döneminde sinema sektörü zor bir süreçten geçti. 2020-2021 dönemini neredeyse tamamen kapalı geçirdik. Ancak 2022 yılına sektör olarak iyi başladığımızı söyleyebilirim. Sakarya izleyicisi de bizi çok özlemiş. Şu an yavaş yavaş pandemi öncesi günlerimize dönüyoruz ve bu bizi mutlu ediyor.
Türk sineması ile dünya sineması arasındaki fark ile ilgiyi nasıl açıklarsınız?
Biz aslında toplum olarak oldukça netiz, tıpkı siyah ve beyaz gibi. Yani ya ağlayacağız ya da güleceğiz, pek ortamız yok. O yüzden Türk sineması dram ya da komedi üzerine odaklanıyor. Türk izleyicisi de bunu seviyor. En azından sinemaya gelmeye karar verdiğinde ya ağlayacağım ya da güleceğim diyebiliyor. Korku türündeki filmler çok fazla tercih edilmiyor. Dünya sinemasına baktığımızdaysa çok fazla tür görebiliyoruz ancak bunların hepsi bizde ilgi görüyor mu diye sorarsanız buna cevabım hayır olur. Ancak yine de fantastik türler ya da belli başlı aksiyon-macera filmleri ülkemizde ilgi görüyor.
Sinemasal faaliyetlerde yenilikler var mı? Varsa nelerdir?
Sinemayı sadece film izlemeye gidilecek bir yer olarak görmemek gerekiyor. Bu bakış açısıyla bakıldığında pek çok sinemamızda pek çok yeniliğin olduğunu söyleyebilirim. Örnek vermek gerekirse özel format salonlarımızda organizasyonlar, şirket toplantıları yapabiliyoruz. Hatta bu sene bu tarz etkinliklere çok fazla yer verdiğimizi söyleyebilirim. Salonlarımızda şartların uygunluğuna göre tiyatro gösterimleri de gerçekleştirebiliyoruz.
Türkiye’de nüfusa oranla sinema seyretme oranlarında Sakarya kaçıncı durumda?
Sakarya’nın öğrenci şehri olmasından kaynaklı büyük bir avantajı var çünkü iyi bir sinema izleyicisi ve takipçisi mevcut.
Gişede çok iyi hasılat yakalamış seri olarak devam niteliğinde çekilen filmlerin değerlendirmesini yapabilir misiniz?
Bu durum yapıma ve izleyici beklentisine göre değişebiliyor. Çoğunlukla fantastik türde seri filmler birbirini takip ediyor ama bazen izleyici ilk filmdeki tüm aksiyonu arayabiliyor ya da ilk film durağansa ikincisinde aksiyon arayabiliyor. Zaman zaman sektörü oldukça şaşırtan yapımlar da ortaya çıkıyor ki son dönemde de bunu yaşadığımızı düşünüyorum. Örneğin Spider-Man: No Way Home beklenmedik bir şekilde Türkiye’de açılış rekoru kırdı. Devam niteliğinde olan bir film bir öncekinin üzerine daha farklı şeyler eklemişse sinemada mutlaka izleyici buluyor. Genel olarak yeniyi, farklıyı ve şaşırmayı seviyoruz.