“Namerde muhtaç olmadık”
İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet, “Allah yüzümüze güldü. Bizi namerde muhtaç etmedi” dedi
Ufuk BAGAN- Hür Kocaeli- EYT tazminatları için krediye onay çıkması sonrası iptal edilen İzmit Belediyesi olağanüstü meclis toplantısı ile ilgili konuşan İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet, “Yüzümüze güldü. Bizi namerde muhtaç etmedi” dedi. Bugün gerçekleştirilecek olan İzmit Belediyesi olağanüstü meclis toplantısı, belediyenin kredi başvurusunun onaylanması sonucu dün akşam saatlerinde iptal edildi. İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet, emekli olan EYT’li işçilerin tazminatlarına kaynak bulmak amacıyla belediyeye ait bir arsayı satmak istiyordu. Arsanın satışına karşı çıkan AK Partili ve MHP’li meclis üyeleri ilk gerçekleştirilen meclis toplantısında satış maddesini reddetmişti.
Hürriyet yetki istemeye hazırlanıyordu
Kararı Veto eden Hürriyet, meclisten bir kez daha yetki istemeye hazırlanıyordu. EYT’lileri mağdur etmeyeceklerini ifade eden AK Partili Grup Başkan Vekili Muharrem Tutuş, İzmit Belediyesi tarafından satılacak arsanın Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından satın alınacağını açıklamıştı. İptal olan meclis toplantısı ile ilgili açıklama yapan AK Parti Grup Başkan Vekili Muharrem Tutuş, “Arsayı istediği kişiye satamayacağını anlayınca arsanın satışından vazgeçti” açıklaması yapmıştı.
“Tek çaremiz özel bankalar”
EYT sürecini özetleyen Başkan Hürriyet yaptığı açıklamada, “Sonra bazı kamu bankaları bazı AKP’li belediyelere 50 milyona yakın rahatlıkla kredi verdi. Körfez Belediyesi bulabilmiş. Kamu bankalarında siyaseten kapılar kapalı. Tek çaremiz özel bankalar. İşçinin haklı olarak sabrı tükeniyor. Parası pul oluyor. Tek kalemde alacağı 600 bin lira, değer kaybediyor. Biz bu sürece gelene kadar 4 taksitin 3’ünü ödedik. Toplam tazminatın yüzde 80’ini ödemiştik. 10 milyon kalmıştı. Ne hikmetse arazi satışı talebimize AK Partili ve MHP’li arkadaşlar ‘Hayır’ dedi. Kredi için bir daha uğraştık. Baktık gelişme yok olağanüstü toplamak istedik.
“İl Başkanlarını bizzat aradım”
Olağanüstü meclis toplantısı öncesi il başkanlarından randevu alalım istedik. Uzlaşı kültürü ile halledelim istedik. Bizzat aradım il başkanlarını. Kapılarınız açın görüşmek istiyoruz dedik. Randevu meselesi patladıktan sonra aynı arazinin satışına hayır diyen arkadaşlar şimdi biz onay vereceğiz ama büyükşehir alacak dedik. Bir kahramanlık hikayesi yazmaya kalktılar. O dönem biz de dedik Büyükşehir alabilir dedik. Şimdi birden bire Büyükşehir alacak biz de evet diyeceğiz dediler.
“Randevu bekledik, gelmedi”
Allah razı olsun biz zaten kredi konusu netleşmemiş olsaydı ki bu konuda bir beis yok. Allah bizi sinsi planların eline bırakmadı. Çok tesadüfi bir şey oldu. 7 gün randevu bekledik il başkanlarından. Randevu gelmedi. Değerlendirdik ve meclisi toplayalım istedik. Meclisi 2 Ağustos’ta tebliğ ettik. 2 gün sonra özel bir bankadan kredilerle ilgili bir kıpırdamamız var dediler. Dün Ankara’daydım. Dün banka ile görüştük. Onaylattık krediyi. Kredimiz olağanüstü meclis çağırımızdan sonra onaylandı. Bugün meclisi toplamış olsaydık ‘Bizi mi kandırıyorsunuz?’ diyeceklerdi. Kredi çıktığı için meclisi iptal ettik. Dün iptal duyurusu öncesi nezaketen grup başkan vekillerine bildirim yapıldı. Olağanüstü meclis kararı sonrası bir banka yardımcı oldu. Önceliğimiz kredi. Krediyi alabilseydik arazi satışı için gerek duymayacaktık” dedi.
“İşçi onlara da tepki gösterdi”
Başkan Hürriyet açıklamalarını şöyle sürdürdü: “İlk meclis gündemine getirdiğimizde de büyükşehir alabilirdi ama yapmadılar. Burada işçiyi kışkırtarak işçi belediye polemiği olsun beklediler. Kredi yollarını satış yollarını açmadılar. İşçi onlara da tepki göstermeye başladı. İşçi de anladı sürecin kim tarafından tıkandığını. Birdenbire hayır dedikleri araziyi Büyükşehir’e aldırmaya çalıştılar. İşçinin parası pul olduktan sonra işçinin sorununu çözdük demeye çalıştılar. Allah büyük. Yeter ki çözülsün mantığı ile bu meclis yapacaktık. Allah yüzümüze güldü. Bizi namerde muhtaç etmedi. İşlemler tamamlandığında para kullanılabilir hale gelecek.
“Dertleri sahte kahramanlık”
Bugün bu açıklamayı yapmamızın sebebi 4 yıldır yapılan sinsi politikaları ortaya çıkarmak. Dertleri engellemek. Önce süreci tıkayıp sonra biz çözüyoruz edası ile kahramanlık hikayesi yazmaya çalışıyorlar. Dertleri sahte kahramanlık. Biz göreve gelir gelmez Büyükşehir Belediyesi bize taş ocağını kapattı. Allah’ın taşını vermediler. O kadar sinsi bir kumpanya ile mücadele ediyoruz ki gelir gelmez taş ocağını kapatan belediye sinsi bir plan ile karşımıza geliyor. Aynı sinsiliği Cumhuriyet Parkı’nda, Şelale Parkı’nda yaşadık. Biz işleteceğiz dedik. Aynen şu cevabı verdi büyükşehir Belediye başkanı. ‘Ben oranın özel sektör eli ile işletilmesini istiyorum’ dedi. Ne oldu da aynı kişiler kamuda kalsın demeye başladılar. BELSA B blok için tüm girişimlerimiz boşa kaldı. 70 milyon TL’lik kamunun yeri 17 milyona satılırken belediye neredeydi? Biz onların el altından hangi yandaşlara aldırıldığını biliyoruz. Daha önce de arazi sattık. Orada neden gelip almadılar? Çünkü alanlar kendilerine yakınlar.
“Kreş müdürlüğünün kurulması engellendi”
İzmit Belediyesinin işgaliye parasına bile göz dikti Büyükşehir Belediyesi. Yıllık 2 milyon bizim için büyük para ama büyükşehir için küçük para. Onlara bile göz diktiler. Bakın hayvan barınağı. Valilik ve Üniversite girdi de devreye su ve elektrik tesislerini yapmaya çalışıyoruz. Kendi yandaşları kullanırken aynı arazileri elektrik ve su verdiler. Bu belediyede kreş müdürlüğünün kurulmasına engellediler. Bu Belediye kaç belediye sonra müdürlük kurabildi?. Kendi yandaşlarına 25 yıllık bina tahsisi yaptılar. Vakıf oradan para kazanıyor. GÖLKAY ile ilgili gelir elde etmek istediğimizde 10 yılı kabul etmediler. Kimse sorunları çözmek istiyoruz sahte kahramanlığını yapmasın.
“Aynı sinsiliği Cedit’te gördük”
İlk 2 yıl arka kapı diplomasisi uyguladık. Bir konu oldu projemizi alıp büyükşehir Belediyesine gittik. Tekel Duvarı ile ilgili proje götürdük haftasında yıktılar. Teleferik için randevu aldık anlattık. Ayına varmadan başlangıç ayağına proje yaptılar apar topar karman çorman bir proje yürütüyorlar. Bu yoklukta orada milyonlarca liralık ne olacağı belli olmayan bir proje yürütüyorlar. Aynı sinsiliği Cedit’te gördük. Daha 2’inci ayda sıkıştırmaya başladılar. Makamına gittik, Ankara’ya gittik büyükşehir belediye başkanı ile birlikte. Daha sonra yapamadılar yaptık dediler. Geçen sene bitmiş olacaktı. Daha ortada temeli yok. 5 sene oldu. Bize gol atacaklar diye uğraştılar. Arka kapı diplomasisini uyguladık. Tuhaf çirin bir siyaset ile karşı karşıya kaldık”
“EYT konusu kapandı”
“Şimdi de yandaşlarına verecekler” diyen İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet şöyle devam etti: “Büyükşehir alacak diye, vazgeçtiler diye absürt bir şey getirdiler. Şaşkınım. Arkadaşlar üzülmesin. Biz bir karar aldık. EYT konusu kapandı. Madem Büyükşehir arazilerimiz almak istiyor. Seve seve veririz. Biz bu araziye sosyal tesis yapmak istiyorduk. Biz yandaşımıza vermek istemiyoruz. Arkadaşlarımız almak istiyorlarsa bir bu arsa diğeri de Durhasan Mahallesi’nde imara açılan bir arazi var. Eylül ayı meclisinde bu iki arazinin satış yetkisini getiriyoruz ve Büyükşehir’in almasını istiyoruz. Bakalım gerçekten samimiler mi? Bu sefer gerekçe göstermeksizin 2 arazimizi meclise getiriyoruz ve büyükşehir belediyesine sesleniyoruz.
“Verdiğiniz oyun hesabını sorun”
Bu arazileri satın almasını diliyoruz. Bu araziye sosyal tesisi yaparlarsa kente güzel bir şey sunmuş olurlar. Madem almak istiyorlar. Madem yandaşa satacağımız kaygıları var. Büyükşehir belediyesinin almasını diliyoruz. İhale için araştırmalar devam ediyor. Mümkünse doğrudan büyükşehir belediyesinin alacağı şekilde meclise getiriyoruz. Bakalım Büyükşehir yardımcı olmak için alacaklar mı? Yoksa dertleri sorunu yaratıp sorunu çözme pozisyonuna girme çabası mı? EYT’den emekli olan işçi kardeşlerim. Biz kimsenin siyasi görüşüne demeksizin gece gündüz bu tazminatlar için çok uğraştık. Bundan dolayı sahada devam eden işlerimiz durma noktasına geldi. Özellikle AKP ve MHP’ye oy veren o işçi arkadaşlarımıza söylüyorum. Verdiğiniz oyun hesabını sorun. Sizi umursamadılar. Bugün olan yine işçiye oldu. Biz arazileri seve seve satmaya razıyız. Aynı zamanda sosyal tesis yapmalarını da isteriz. Belediye başkanlığı ve partilerine görev yapan kişiler Marttan beri yüz işçi beklerken kendilerine yakın işçiler için arayıp tazminatını öne çeker misiniz diye ricada bulundular”