Nazlıgül yeniden başkan

Demokrat Parti Kocaeli 7’inci Olağan İl Kongresi Genel Başkan Gültekin Uysal ve DP Ordu Milletvekili Cemal Enginyurt’un da katılımıyla İzmit Süleyman Demirel Kültür Merkezi’nde hafta sonu gerçekleşti.Uysal, ‘’Kendilerine geçmişi yok sayıyoruz diyerek kimlik aradıkları gibi bu büyük Cumhuriyet’e de kimlik aramaya çalıştılar. Türkiye’ye dışarıdan bakınca istikametini kaybetmiş bir ülke duruyor’’ dedi.

Demokrat Parti Kocaeli 7’inci Olağan İl Kongresi’nde Mustafa Nazlıgül tek aday olarak tekrar güven tazeledi. 250 üyenin oy kullandığı kongrede 15 yönetim kurul, 5 disiplin kurulu ve 32 üst kurul delegesi seçildi. Yoğun katılımlı geçen kongre divan seçimin ardından saygı duruşu ve İstiklal Marşı’yla başladı.

KATILIM YOĞUN OLDU

Kongreye Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal ve DP Ordu Milletvekili Cemal Enginyurt’un ve DP Genel Başkan Yardımcısı Murat Aydoğdu’nun yanı sıra Kocaeli eski Milletvekili İsmail Kalkandelen, DSP İl Başkanı Halim Dedeoğlu, İyi Parti İl Başkanı Şanbaz Yıldız, CHP İl Başkanı Harun Yıldızlı, Saadet Partisi İl Yönetim Kurulu üyesi Halil Kayın, Gelecek Partisi İl Başkanı Serap Çakır, Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Doğan Demir, AK Parti İl Başkanı Mehmet Ellibaş, Deva Partisi İl Başkanı Adem Koç, GİK Üyesi Mehmet Ali Yavuz, CHP Kocaeli eski Milletvekili Hikmet Erenkaya,  Demokrat Parti Kocaeli il ve ilçe yöneticileri katıldı.

‘’KANDIRILMAKTAN BIKTIK, USANDIK’’

Kongrenin açılış konuşmasını yapan, Mustafa Nazlıgül, ‘’Sevgili başkanlarım ve değerli büyüklerim sizleri yalnızca siyasi parti başkanı olarak değil sizleri çok farklı döneme geçen demokrasinin temsilcisi, sizleri bu ülkenin geleceği olan Gültekin Uysal’ın temsilcisi olarak selamlıyorum. Demokrat Parti, yollar, barajlar ve sanayi hamleleri gerçekleştirdi. 20 yıldır iktidar olan AKP ise bunları tek tek sattı. ‘Hastane, havalimanı, köprü yaptık’ dediler geleceğimizi ipotek altına aldılar. Biz demokrat halk için yaptık onlar birilerini zengin etmek için. Genel başkanım burada göreceksiniz bu ülkenin tüm renkleri Demokrat Partisi çatısı altında bir araya geldi. Muhafazakarlar, sosyal demokratlar, köylüsü, kentlisi, işçisi. Sırf dün olduğu gibi bugün de Demokrat Parti sayesinde AKP gidecektir. Milletin gerçek temsilcileri demokratlar bu ülkeyi yönetecek. Halk, AKP ile vedalaşacağı günü bekliyor. Sayın genel başkanım gençliğinizle, vizyonunuzla, duruşunuzla bu ülkenin umudusunuz. Yalandan, kandırılmaktan bıkan halkın umudusunuz. Sizin yol arkadaşınız olmak bizim için onurdur. İyi varsınız, iyi ki demokratlar var” dedi.

‘’ERDOĞAN TEHDİT EDİYOR’’

Demokrat Parti Ordu Milletvekili Cemal Enginyurt ise, ‘’20 yıldır ülkeyi yöneten artık yönetmekten aciz hale düşen, yönetemediği gibi kul hakkını, haksızlığı millete reva görenlerden kurtulmak için bu kongreler hepimize hayırlı olacaktır. Türkiye çok kötü yönetiliyor. Bunu bildiğimiz için genç, demokrat lider Gültekin Uysal ile Türkiye’yi karış karış geziyoruz. Korkmadan, yorulmadan milletimizin yanında olacağız. Artık iktidar gidiyor. İktidarın gittiğini nereden anlıyoruz?  Bir AK Partili de tutup diyor ki ‘AK Parti’ye oy vereceksiniz. Ak Parti’ye oy vermek kıldığınız namazdan, tuttuğunuz oruçtan daha önemli’ Artık anladılar ki gidiyorlar; sevaba, hayıra bel bağladılar. Ama o kadar günah işlediniz ki sizi hiçbir hayır kurtaramaz. Hiçbir şey olmasa bile Ali İhsan Yavuz’un dediği gibi o camide toplanıp abdest alıp namaz kılıp, Mustafa Kemal Atatürk gibilerine kafir dediniz ya sadece bundan dolayı bile sandığı hak etmiyorsunuz. Tehdit ediyorlar, korkutuyorlar. Ne diyor Cumhurbaşkanı? ‘Ben Kılıçdaroğlu’nun yerinde olsaydım ülkeyi yönetmeye talip olmazdım’ Ne yapsaydık Recep Tayyip Erdoğan, talana, vurguna, soyguna tamam deyip sana mı bıraksaydık? 20 yıl sonra geldiğin noktada bir bak bakalım bu ülkeye. Bakamazsın çünkü A Haber’den başka kanal seyretmiyorsun, etrafındaki dalkavuklardan başka kimseyi duymuyorsun, halkla konuşmuyorsun. Ne diyor Cumhurbaşkanı?  ‘Herkesin arabası var’ diyor. Evet herkesin arabası var sanıyor, neden saraydan burnunu çıkartıp bakmıyor ki?

‘’PKK’LI HAİN ARIYORSANIZ AYNAYA BAKIN’’

AKP verdiği hiçbir sözü tutmuyor. 3 yıl önce söz verdi emeklilere intibak yasası çıkartacağız diye, 3600 ek göstergeyi çıkartacağız diye verdiler mi yok vermediler. Vermedikleri gibi seçim kaybetsek de vermiyoruz dediler. Korku imparatorluğu yaratıyorlar. Seçim kaybedecekler ve Allah’ın izniyle tıpış tıpış gidecekler. Korkunun ecele faydası yok. Bunlar milletle dalga geçiyorlar. Sürekli lanet, sürekli küfür. Her gün terörist, hain üretiyorlar. Ben de Kocaeli’den sesleniyorum. PKK’lı hain arıyorsanız aynaya bakın. Ne yaparsanız yapın yaptıklarınız başınıza çuval olarak geçecek. Bu yüzden bir olmalıyız. Soruyorlar bize Demokrat Parti ittifakta olacak mı diye? Demokrat Parti ittifak olmayacak, kokain çekici şerefsizlerle ittifak olmayacak, Atatürk’e zalim ve kafir diyen dinsizlere hizmet etmeyecek. Demokrat Parti, aylık 10 bin dolar maaş alan, gariban milletin hakkını yiyenlerle ittifak yapmayacak. Yollar köprüler yaptık diyerek 5 milyon EYT’linin hakkını yiyenlerle ittifak yapmayacak. Demokratlar olarak artık ayağa kalkma zamanımız gelmiştir. Demokrat partiyi ayağa kaldırmalıyız. Dirilişi gerçekleştirerek Türkiye’nin kaderinde belirleyici olma şansımız ve borcumuz var. Asıl işlenecek sevap bu günah iktidarının karşısında durmaktır’’ ifadelerini kullandı.

‘’BUNLAR DAHA İYİ GÜNLERİNİZ’’

Enginyurt’tan sonra kürsüye gelen Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, ‘’Bugün tarihin döndüğü bu noktada bu ülkeye inanan, başı dik alnı pak bir şekilde bu ülkede yaşamak isteyen evlatlarımız için mücadele veriyoruz. Bir adımımızla pek çok şeyin kararını vereceğiz. Türkiye’ye dışarıdan bakınca istikametini kaybetmiş bir ülke duruyor. Üzüntümüz bunadır. Ülkeyi yönetenlerin şahsi çıkarları doğrultusunda koskoca ülkeyi kara para aklayan duruma getirdiler. İtirazımız buna; yoksa biz Allah’tan korkan, kuldan utanan insanlarız. Bugün iktidarın yaptığı gibi dünümüzü yok saymayız. Kendilerine geçmişi yok sayıyoruz diyerek kimlik aradıkları gibi bu büyük Cumhuriyet’e de kimlik aramaya çalıştılar. 20 yıldır bir yıkım ortaya koydular şimdi de evin yolunu bulamıyorlar. Bulamazsınız. Bunlar daha iyi günleriniz. Ama sadece onlar bulamıyor olsa itirazım yok ama bu millet te artık evinin yolunu bulamıyor. Bu milletin üzerinden kurban kestiler. Bu milletin üzerinden kurban kesemezsiniz. Milletimizin ızdırapları, gençlerimizin hayalleri, kadınlarımızın hayalleri biz demokratlara yol gösterici olmuştur. Bizim için varsa yoksa Türkiye Cumhuriyeti. Bu ay-yıldızlı bayrağın sinesinde binlerce yüz binlerce şehidimizin kanı var.

“BU ÜLKE KÜME DÜŞMÜŞTÜR”

Bugün geldiğimiz noktada bu büyük ülke küme düşmüş vaziyettedir. Ekonomi alanında bakalım, sosyal anlamda bakalım, kültürel anlamda bakalım küme düşmüş vaziyettedir. Türkiye küme düşerken kim yükseldi diye bakalım. 1 kişiye 9 tam, 9 kişiye 1 pul kaldı. Bu ülkenin kaynaklarını yağmalayıp kendi evlatlarının geleceklerini teminat altına alanlara itirazımız. Bugün geldiğimiz noktada sadece dünümüzü tüketmediler, dünümüzü de tükettikleri gibi yarınımızı da tükettiler. Kamu anlaşması adı altında yıllarca ipotek altına aldılar. Uyguladıkları ekonomik politikalarla birlikle 2002 yılından itibaren Türkiye’yi üreten bir ülke olarak değil bir çevre ekonomisi olarak bileyerek isteyerek tarımı çökerttiler. Bugün tarımın en temel girdilerini bile dışarıdan ithal etmek zorundalar. Bu Mezopotamya’nın bereketli topraklarında ay çiçeği yetişmiyor mu? Pamuk yetişmiyor mu? Buğday yetişmiyor mu? Ee hani nerede?

‘’BU İNSANLAR İŞİN EĞLENCESİNDE’’

Sürekli külfetleri başkasının hanesine yazan bir hale geldiniz ama bilesiniz ki bundan öteye yol yok. Dış güçler diye tutturdunuz. Bu ülkeler Türkiye için dua ediyor sanıyor musunuz? Siz sel olacak dış güçler diyeceksiniz var mı öyle dava? Bu yolunu şaşırmış iç güçler. Bu ülkeyi bu noktaya siz getirdiniz. PKK ile iş birliği yapıp sonra milleti suçlayacaksın. Arada bu ülkeye yağmalamasanız iyi olur millet açlık sınırında. Bu insanlar işin eğlencesinde. Günün sonunda hangi değere bayraklaştıran yapmış isler bu milletin tokluk sınırı nerede? Sayın Erdoğan ve ekibinin tokluk sınırı nerede? Bu devletin size verdiği şeref nerede? Bunlar size yetmiyor mu? Ama gün bugündür. Biz tekliflerimizi millete soruyor, birliğin arkasına demokratı veriyoruz. Biz nereden gelip nereye gideceğimizi biliyoruz. Dün yaptık bugün de yapacağız. Bu mesuliyet anlayışı içerisinde demokrat tarihi olarak büyük cumhuriyeti yaşatmak için elimizden geleni yaptık. Biz zengin toprakların fakir evlatları olarak yaşamayacağız. Dün sattıklarını yok saysanız da biz bugün yeniden milletin önünde kutsal milatlarla sizlerin huzurundayız. 20 yıldır çözemediğini şimdi de çözemez. Bu birikimi milletin hizmetine sunup milletin ayağı olacağız. Yürüdüğümüz yolda kılavuzumuz millet. Çok şükür savrulup gitmedik, sadece vazifemiz rekabete mahrum olmamak. Bu ülkede adaleti test ederek ortaya çıkarmak zorundayız. Bu ülkede kendine yeten değil gençlerimizin gelecek hayali olduğu Türkiye’yi inanın bizden ve sizden başka tecrübe ve zihniyetin olmadığını hepimiz biliyoruz. Bu ülkenin sermayesini kendine yeterli gelmediğini sayıp kaçanlardan alıp bu ülkenin sebepsiz zenginleşenlerini hukuk önünde yargılayacağız. Bu ülkenin milyar dolarları kaynakların kötü kullanılmasıyla çar çur edildi. Türkiye tehdit altında.

‘’BU ÜLKENİN KAYNAKLARI HEBA OLUYOR’’

Bu ülkenin kaynakları heba oluyor. Birilerinin keyfi öncelikleri yatsın yuvarlansın diye parklar yapıyoruz öte yandan milyonlarca yoksul olan milletimiz yok sayılıyor. Gözlerinizi kapatmanızda hakikatin ışığı gözlerinize sızar. Biz bu yola çıkarken bir hikaye ile başladık. Bunca zaman gemimizi yapmaya devam ettik, bu gemiyi yapmaya devam edeceğiz. Bu ülkenin değiştiremeyeceği dün üzerinden değil değiştirebileceği yarın üzerinden ilerleyeceğiz. 10 yıldır akılsız siyasetin neticesinde yangına benzinle gidip kapımızın önünde milyonlarca mülteciyi bulduk. Bugün gelinen bu noktada 10 yıldır eline geçen bir şey olmayarak milletin kaynaklarıyla adım atıyor. Yolunuzu şaşırmışsınız. Slogan düzeyinde mültecileri göndereceğiz demekle olmaz. Bugün kendi geleceklerini inşaat edeceklerini düşünen akım var, bu noktada önümüzdeki seçimler çok kritik. İstiyorlar ki terörist diyelim milletten oy alalım.

“GÜCÜNÜZ YETİYORSA GEREĞİNİ YAPIN”

Bu ülkenin bir ortak paydası var, Türkiye Cumhuriyeti devleti PKK’ya su taşıyacak durumda değildir. Etnik siyasi bölücülerin bir hareketi var, insanımızın sosyalleşecek kazandığı bu kimliği ellerinden alamazsınız. Her birimiz bu ülkede demokrat bir yaşayışla herkes için adalet diyoruz. Gücünüz yetiyorsa gereğini yapın. Sen işleyen demokratik düzeni kurup sonrasında millete laf et. Bu yarışta bu ülkenin evlatları için yarış ediyoruz. Bu ülkenin her bireyi bu rekabette yer alabilecek şuura sahiptir ama yolunu şaşıranlar değil bu milletin sesini duyanlarla hep birlikte yol alacağız. Bu devraldığımız bayrağı yeniden taçlandırmak dersindeyiz. Türkiye’ye özgü bir aklın sahibiyiz. Meşelerini en az maliyetle çözebileceğin aklın sahibiz. Biz insanlarımızı biliyoruz. Gücü başkalarında aramadık biz birlik ile güç olduk. Dava dedikleri tek şey yatlar katlar saraylar. Bunları unutmadık unutturmayacağız biri unutsa hemen hatırlatacağız. Güçlü bir olmalıyız. Bu heyecan için birkaç neslin umuduyla hareket eden partinin sahibi olarak var gücümüzle millet yolunda sakınmayacağız. Ben kongremizin hayırlı olmasını diliyorum” diye konuştu. Uysal’ın konuşmasının ardından seçim sandıkları kurularak üyeler oy kullanımı gerçekleştirdi. Mustafa Nazlıgül’ün Yönetim Kurulu şöyle oluştu:

Asil Üyeler;

Osman Akkenar

Mehmet Kılıç

Aynur Kurt

Berrin Çakal

Nisa Özer

Birol Korkmaz

Şamil Devrim

Müzeyyen Ertuğ Koşar

Murat Sevinç

Erdoğan İncekara

Kerim Şen

Metin Sur

Muhiddin Zafer Çağlayan

Ahmet Erman

DİSİPLİN KURULU (ASİL)

Cevat Koç

Musa Övünç

İrfan Bozbağ

İbrahim Kaba

Özer Karslı