Nermin Tol, sera gazlarına dikkat çekti

Nermin Tol yazılı açıklamasında şunlara değindi:  “İklim değişikliğinin sınırlandırılması, sera gazı emisyonlarının önemli ölçüde ve devamlı olarak azaltılmasını gerektirmektedir. IPCC, 2013 Dünya daha varlıklı hale geldikçe, Turizm sektörünün yıllık ortalama % 4 oranında büyümesi ve on yıl içinde küresel GSYH’nin % 10’una erişmesi beklenmektedir. Turizm   sektörünün emisyonları 2005 ile 2035 yılları arasında % 130 oranında büyüme yolunda ilerlemektedir. ‘’Hükümetler arası İklim Değişikliği Paneli Beşinci Değerlendirme Raporu Önemli Bulgular.

Cennetten bir köşe olan kentimiz; üretimin, ticaretin, kültürün, bilimin, sosyal ve ekonomik kalkınmanın merkezlerinden biridir. Bacasız sanayi turizm sektörünün gelişiminde toprağın havanın suyun ormanlarımızın değeri bilinerek planlı bir şekilde gelişme sağlanmalı .     Turizm sektörü iklim değişikliğinin yol açacağı sayısız doğrudan ve dolaylı etkiye maruz kalacaktır.

Turizm sektöründen kaynaklanan emisyonlarda azalma büyük ölçüde ulaşım sektöründe yapılacak verimlilik iyileştirmelerine bağlı olacaktır. Alt yapı, çevreci ulaşım sistemleri çalışılmalı. Kocaeli’nin zengin flora ve faunasının kentimiz için çok önemli değer olduğu fikri benimsenmeli, alt yapısı hazır olan Kocaeli Aromatik ve tıbbi bitkiler bahçesinin bir an önce hayata geçirilerek hem kent merkezinde yeşil alanların korunmasına hem temiz hava hakkına, hem bu  değerli alanın betonlaşmasına izin vermeyeceğine hem de Kocaeli turizmine değer katacağından yapımını dört gözle beklediğimizi ve takipçisi olacağımızı belirtmek istiyorum.

Kırsal alandaki topraklar tarımsal anlamda değerlendirilerek teşviklerle köylerden göçün önüne geçilerek gıda güvenliğimiz kontrol altına alınmalı. Tüm dünyada olduğu gibi kentimizde hızlı büyüme göstermektedir,  bu büyüme doğal çevre ve varlıklar üzerindeki baskı ve talepleri giderek arttıracaktır.  Kentimizde Turizm sektörünün gelişirken ekolojik kavramların bütüncül bir yaklaşımla değerlendirilmesini beklemekteyiz. Yoksa iklim değişikliğinin etkilerine ciddi olarak maruz kalmak zorunda kalırız. Hepimiz aynı gemideyiz. Saygılarımla”