Siyaset

Perinçek’ten Türk Devletleri Teşkilatı’na 10 öneri

Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, Teori Dergisi’nin çevrimiçi olarak düzenlediği, “Türk Devletleri Teşkilatı Çalıştayı”na katıldı”

Çalıştayın ilk konuşmasını Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’ın gezici büyükelçisi Hüseyin Macit Yusuf yaptı. Yusuf, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin her geçen gün silahlandığını söyleyerek, “AB ülkeleri arasında Gayri Safi Milli Hasıla’ya göre silahlanmaya en fazla bütçe ayıran ülke Güney Kıbrıs’tır. Buna tehlikeye karşı KKTC’nin tanınması gerekmektedir. Bizim tanınmamızın yeşil ışığını da Ankara yakacaktır. Bununla birlikte KKTC, Türk Devletleri Teşkilatı’nda da yer almalıdır. Soruyorum: KKTC’nin olmadığı bir Türk Devletleri Teşkilatı sakat değil midir? Sakattır. KKTC muhakkak tanınacaktır ve Kıbrıs Türk halkı hak ettiği yeri alacaktır. KKTC ambargolarla ezilmeyecektir ”ifadelerini kullandı. KKTC’nin ilk Kültür Bakanı İsmail Bozkurt da bir sunum yaparak Türk dünyası ve Kıbrıs arasındaki kültürel ilişkilerin tarihselliğini anlattı.

“TÜRK DEVLETLERİ İÇİN FIRSAT”

Türk Devletleri Teşkilatı’nın ABD saldırganlığına karşı bir fırsat olduğunu belirten Moskova Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Mehmet Perinçek, teşkilatın bölgede hala faaliyet yürüten FETÖ’ye karşı mücadeleyi de güçlendireceğini ifade etti. Mehmet Perinçek, ayrıca teşkilat için KKTC’nin de önemini vurgulayarak, “KKTC, Türk Devletleri Teşkilatı için ön cephedir. KKTC’nın güvenliği Özbekistan, Türkmenistan, Kırgızistan hatta Azerbaycan’ın da güvenliğidir. Zengezur Koridoru konusunda bizim de işin içinde olmamız lazım. Kırım Türkleri ve Çin’deki Türk toplulukları da bu teşkilata gözlemci olarak davet edilebilir. Bu da akıllardaki soruların giderilmesini sağlayabilir” dedi.

“RUSYA VE ÇİN’İN OLMADIĞI TEŞKİLAT GELİŞEMEZ”

Vatan Partisi Çin Temsilcisi Adnan Akfırat, Türk Devletleri Teşkilatı üyelerinin Şanghay İşbirliği Örgütü’yle ilişkisine dikkat çekerek şunları dile getirdi: “Hepsinin Şanghay İşbirliği Örgütü’yle bir ilişkisi var. Ayrıca hepsi Kuşak Yol Girişimi’nin de bir parçası. Türk Devletleri Teşkilatı’nın Türkiye dışındaki üyelerinin Çin ve Rusya’yla kurduğu ilişkiyle Türkiye’nin kurduğu ilişkiler arasında uçurum var. Bu ülkelerin kurduğu ekonomik ilişkilerde ilk iki sırada Rusya ve Çin geliyor. Rusya ve Çin’i hedef alan bir Türk Devletleri Teşkilatı gelişemez. Bu yüzden bu ülkelerle hataların da giderilmesi gerekmektedir. Buraya İran’ı da dahil etmek gerekir. İran’ın katılmasının Türk Devletleri Teşkilatının gelişmesine yansıması olacaktır” Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Caner Karavit de Tabgaç (Toba) Türkleri üzerinden Türk-Çin ilişkilerinin tarihselliğini, Asya medeniyetine Türklerin katkılarını anlattı.

“KKTC TANITILMALI VE TEŞKİLATA KATILMALI”

Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, Çalıştay’da yaptığı konuşmada, Türk Devletleri Teşkilatı’na 10 öneri sıraladı. Perinçek’in önerileri şu şekilde:

1-Birleşmeyi olumlu karşılamalıyız. Bu birleşme, ABD’ye, Batı emperyalizmine karşıdır. Dünya açısından da çok kutuplu dünyaya bir hizmettir, emperyalizmi zayıflatmaktadır.

2- Bu birleşme Avrasya’nın birliğine hizmet etmelidir. Avrasya’yı bölen bir birleşme olmamalıdır. Komşuları hedef almamalıdır. Rusya, Çin, Afganistan, İran, Tacikistan gibi devletlerin güvenlik ve istikrarını dikkate alan bir birleşme olmalı. Bu etnik bir beraberlik değil, dostlar da katılabilir. Böyle bir hüküm var tüzükte. Rusya, Çin, Afganistan, İran, Tacikistan’ı da şu veya bu statüde bu birliğe almak gerekir. Tabi tam üyelikle almalıyız ama diğer statülerde de yer almaları önemli. ŞİÖ’ye katılmak da önemli. Bir de Kuşak Yol’da bu devletlerin etkin bir çaba göstermeleri o birleşmeyi kuvvetlendirecektir.

3- Bölücü ve yobaz terörüne karşı Türk Devletleri Teşkilatları kararlı olmalı. Özellikle de FETÖ’ye karşı. Çünkü FETÖ’nün ABD bağı çok güçlü, bir ajan örgütü. Türk Devletleri Teşkilatı içindeki FETÖ kalıntılarını temizlemek için Vatan Partisi gayret içinde olmalı.

4- ŞİÖ’ye tam üyelik için Türk Devletleri Teşkilatı’nı şevklendirmeliyiz. Türkiye de buraya üye olmalı.

5- KKTC’nin tanıtılması için çalışmalarımızı yoğunlaştırmalıyız. Doğu Akdeniz politikasını Kırım ve Abhazya’yı tanıma politikasıyla birleştirerek tamamlamak gerekiyor. Ben KKTC’nin en sonunda Türkiye’yle bütünleşeceği kanısındayım. KKTC’nin ekonomik olarak tek başına ayakları üzerinde duracağını sanmıyorum. Türkiye’yle birleşmesi gerekir. Rumlar da Yunanistan’la birleşmek istiyor. O bizi ilgilendirmez, nereyle birleşirse birleşsin. Ama zaten Avrupa Birliği ve Yunanlarla bütünleşmiş durumdalar.

6- Macaristan, Türk Devletleri Teşkilatı’na tam üyelikle katılmalı.

7- Enerji hatlarının güvenliği önemli. Hem Avrupa hem Afrika’ya gidebilir bu hatlar. Siyasetlerimiz bu yönde olmalı.

8- Türk Devletleri Teşkilatı arasında toprak bütünlüğü var, sadece Türkiye ile Azerbaycan arasında bir darboğaz var. O bütünlük de sağlanmalı.

9- Ortak dil vurgusu önemli ama tek tek de dillerin geliştirilmesi önemli. Kırgızca, Kazakça vb. diller de desteklenmeli.

10- Bu teşkilatta Türkiye’nin bir ağırlığı var. Hepsinin kökünde devlet, imparatorluk geleneği var ama en çok Türkiye’de var. Bu Türkiye’ye değişik bir konum da getiriyor. Son 200 yılda devrimler yapan bir Türkiye var. Dolayısıyla Türkiye’nin birikimi bir ağırlık sağlıyor. Bu iddiaları platformlara getirmemeliyiz. Ağabeylik, üstünlük gibi olmamalı. Bunu da mahkum eden bir siyaset gütmeliyiz.

Daha Fazla Göster
Başa dön tuşu