“Dezenformasyonla mücadele” adı altında hazırlanıp meclise sunulan yasa taslağını Kocaeli’de bir kez daha protesto eden gazeteciler açıklama yaptı ve “Sansür yasasına hayır” dedi Yarın TBMM’de görüşülmesi beklenen yasaya karşı Türkiye Gazeteciler Sendikası’nın (TGS) çağrısıyla 7 ilde sokağa çıkan gazeteciler Kocaeli’de de açıklama yaptı. İzmit Uğur Mumcu Parkı’nda bir araya gelen gazetecilere CHP, EMEP, SYKP, DİSK Emekli-Sen, KESK ve TMMOB üye ve yöneticileri destek verdi. “Özgür basın susturulamaz”, “Sansür yasasına hayır” ve “Bugün bana yarın sana” sloganları atılan eylemde, basın açıklamasını gazeteci Deniz Karamert okudu.
“MESLEKTAŞLARIMIZIN SUÇU GAZETECİLİK YAPMAK”
“Basın kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun teklifi komisyonlardan geçerek Meclis gündemine geliyor” diyen Karamert, “Yasa tasarısı için ‘Basın Kanunu’ deniyor ama basın meslek örgütlerine sorulmadan hazırlanıyor. İçinde gazetecileri koruyacak, haberi koruyacak bir madde bulunmuyor. Tam tersine hapis cezaları, kapatmalar, sansür ve internet medyasına ağır denetimler geliyor. Teklif daha yasalaşmadan Diyarbakır’da 20 meslektaşımız sabaha karşı evlerine yapılan operasyonlarla gözaltına alındı, 8 günlük gözaltının ardından 16’sı tutuklanarak cezaevine kapatıldı. Suç delili diye kameraları sergilendi. Sorguda ise yaptıkları haberler ve çektikleri yayınlar soruldu. Meslektaşlarımızın suçu gazetecilik yapmaktan başka bir şey değil” dedi.
“Bu yasayı basın ve ifade özgürlüğünü tamamen yok edecek, Türkiye tarihinin en ağır sansür yasası olarak tarif ediyoruz” diyen Karamert, şunları sıraladı:
* “Dezenformasyonla mücadele” adı altında, sadece gazeteciler değil tüm sosyal medya kullanıcıları denetim altına alınacak.
* “Dezenformasyonla mücadele” adı altında, haber kaynağını açıklamayan gazeteciye hapis cezası verilecek.
* “Dezenformasyonla mücadele” adı altında, gazetecilik mahkum edilecek.
“RTÜK GİBİ YENİ CEZA KURUMLARI OLACAK”
Hangi haberin “yalan”, hangi haberin “doğru” olduğuna muğlak düzenleme doğrultusunda savcılar ve hakimlerin karar vereceğini söyleyen Karamert, “Basın kanununda yapılacak değişiklikler ile internet medyasında çalışan meslektaşlarımız basın kartı alabilecek. Ancak internet haber siteleri Basın İlan Kurumu’na bağlanarak, ilan hakkı ve basın kartı verme ya da iptal etme hakkı da bu kuruma verilecek. Tarafsızlığını yitirdiğine dair hiç kimsenin şüphesi olmayan Basın İlan Kurumu’nun bu denli geniş yetkilerle donatılması RTÜK gibi yeni bir ceza kurumunun oluşmasına neden olacak. Haberlere gelen tekziplere yalnızca bir gün içinde itiraz edilecek, aksi halde tekzip bir hafta boyunca internet sitesinin ana sayfasında kalacak. İlan alma heyecanı yaşayan internet haber siteleri çok kısa bir süre içerisinde tekzip sitelerine dönüşecek. Gazetecilerin yıpranma hakkı yine basın kartı taşıma koşuluna bağlanıyor. Basın kartı komisyonu meslek örgütlerinden değil bürokratlardan oluşuyor” diye konuştu.
“DEMOKRASİ VE BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ İSTİYORUZ”
Yasanın geri çekilmesi için yarın da TBMM önünde haykıracaklarını vurgulayan Karamert, “Biz basın meslek örgütleri olarak öncelikle başta Diyarbakır’da tutuklanan meslektaşlarımız olmak üzere cezaevlerindeki gazetecilerin serbest bırakılmasını istiyoruz. Biz basın meslek örgütleri olarak bu istibdat yasasının geri çekilmesini istiyoruz. Biz basın meslek örgütleri olarak sansür, hapis cezası değil demokrasi ve basın özgürlüğü istiyoruz” ifadelerini kullandı.