Sakaryalı Yazar Yusuf Ertuğrul Erdem tarafından huzur ve hüzünlerin paylaşıldığı, her şeyden mutlu olabilmeyi bilen insanların bol olduğu Şeker Mahalle’nin 1969-1994 dönemi mahalle yaşantısına ışık tutan kitap, geçtiğimiz günlerde raflarda yerini alarak okuyucusuyla buluştu. Kitap, Şeker Mahalle’de yaşamış sıradan bir gencin mutlu olma, eğlenme, bu dünyayı içtenlikle anlama iştahıyla yaşadığı “mahallesindeki geçmişini”, ellili yaşların ortasında bir yazar edasıyla; özlemler, acılar, yaşam dediği zevkler ve deneyimler arasında “yeniden keşfi”ni konu alıyor.
Yazar Yusuf Ertuğrul Erdem kitap hakkında şunları söyledi: “Ben Şeker Mahalle’yi seviyorum. Her şeyden önce oranın sokaklarında mutluluk dolu çocukluğum var. Huzurun ve hüzünlerin paylaşıldığı, her şeyden mutlu olabilmeyi bilen insanların bol olduğu böyle güzel bir yeri kim sevmez ki?! Yaşlısı-genci, kadını-erkeği ile komşusundan başlayıp halka halka ulaşabildiği her yere merhametiyle filiz verdiği böylesi bir yer sevilmez mi? Nasıl unutulabilir, nasıl özlenmez ki o yerler, o yıllar? Hani “Her yazar, doğup büyüdüğü yerleri, tanık olduğu olayları ve kendi iklimini eserlerinde anlatmayı yeğler” ya benimkisi de o heves. Sait Faik Abasıyanık, Faik Baysal, Hatice Buğra Bilen, Kerim Korcan ve Necati Mert gibi Adapazarı’nı mekân, insan ve toplum bağlamında işleyen birçok değerli şair, hikâye, portre, roman ve öykü yazarımız var. Bu eseri yazma cesaretim için bana ilham oldular. Yaşadığımız şehrin ruhunu, kimliğini en iyi bu şahsiyetlerin kaleme aldığından şüphem yok. Bu güzel şehre olan borçlarını ödediklerini düşünüyorum.
Dünün Adapazarı’nı anlatan kıymetli yazarlar eserleriyle hâlâ içimizde yaşıyorlar. Peki, günümüz Adapazarı’nın ruhunu, kimliğini kim(ler) anlar ve anlatır? Şehrin mahallelerinde, sokaklarında, caddelerinde yaşananları; kahvelerini, harabelerini, evlerini, bahçelerini, mesire yerlerini, camilerini, dükkânlarını kim anlatır? Tabi ki ilk görev kökü o topraklarla, o mekânlarla özdeşleşen; yaşadığı mahallesini, sokağını kendi evi gibi bilen oranın sakinlerine düşer. Ben de doğup büyüdüğüm, yaşadığım topraklara olan gönül borcumu ödemek ümidi ve amacıyla yazdım bu eseri. Birçok mahalle sakini ile aynı şeye bakmış olsak da farklı açılardan bakarak değerlendirmelerimin olması umarım anlayışla karşılanır.
Yaşadığım ve tanık olduğum olayları anlattığımdan “hatırat/anı” demek daha doğru denebilir yazdıklarıma ya da kendi yaşamımla ilgili olayları anlattığım için biraz “otobiyografi/özyaşamöyküsü” de diyebiliriz. Mahalleye olan sevgimi ortaya dökmek için kesin hükümlere varmadan mahalle betimlemeleri eşliğinde samimi bir üslup ve özenle yazmaya dikkat ettim.
“Hatıralı yazılar” bir bakıma ya da “hatırlı yazılar” diyebiliriz… Yazmasam yaşam hikâyem yarım kalırdı. Sayfalarını çevirdikçe okuyanın içini ısıtacak bir metin olmasına gayret ettim. Keyifli okumalar dilerim.”
Değişim Yayınlarından çıkan kitap; www.degisimkitap.com internet adresi üzerinden ya da PTT Sokak’taki Değişim Kitabevi’nden de temin edilebilir.