‘Yargıtay savcılığı kanuna karşı hile yapıyor’

Meclis’in 28. Dönemi’nde görevine baÅŸlayamayan tek ismin Atalay olduÄŸunu hatırlatan Kadıgil, “Meclis tebrik ziyareti yapan heyetlerle dolup taşıyor. Bu süreçte hak ettiÄŸi tebrikleri kabul edemeyen tek bir seçilmiÅŸ milletvekili var: TÄ°P Hatay Milletvekili Can Atalay. SeçildiÄŸi günden bugüne Anayasa’ya ve Anayasa Mahkemesi’nin kararlarına aykırı biçimde Silivri’de siyasi bir esir olarak tutuluyor ve buna raÄŸmen bu Meclis’in çoÄŸunluÄŸu ne acı ki bu hukuksuzluÄŸa, Meclis iradesine yönelik bu saygısızlığa sessiz kalıyor” dedi.

AKP’li Muhammet Emin AkbaÅŸoÄŸlu’nun sözlerini hatırlatan ve “AKP Meclis Grup BaÅŸkan Vekili dün bu kürsüye çıkıp bu ülkenin bir hukuk devleti olduÄŸunu iddia edebildi. Bakınız bir ülkenin hukuk devleti olabilmesi için orada yasaların ve özellikle Anayasa’nın yürürlükte olması gerekir” vurgusunda bulunan Kadıgil, Anayasa’nın 83. maddesindeki “(…) Bir suç iÅŸlediÄŸi ileri sürülen bir milletvekili, Meclisin kararı olmadıkça tutulamaz (…) ve yargılanamaz. Ağır cezayı gerektiren suçüstü hali ve (…) Anayasa’nın 14. maddesindeki durumlar bu hükmün dışındadır…” ifadelerini hatırlattı.

“Silivri’de esir tutuluyor”

Can Atalay’ın da aynı süreci yaÅŸadığının altını çizen Kadıgil, “Buna raÄŸmen 52 gündür tahliye edilmiyor, Silivri’de esir tutuluyor. Bu arkamızdaki yazının bir hükmü varmış gibi davranmaya devam ediyorsunuz!” diyerek tepki gösterdi.

Yargıtay’ın Atalay’a iliÅŸkin baÅŸvuruyu iÅŸleme almamasına da iÅŸaret eden Kadıgil sözlerini şöyle sürdürdü: “Çünkü Yargıtay savcılığı kendisine sunulan dilekçeyi ilgili ceza dairesinin önüne bile koymuyor, üstüne yatmış bekliyor! Çünkü daireye sunduÄŸu 3 gün içerisinde kabul ya da ret kararı verilmesi CMK madde 105 uyarınca kanuni bir zorunluluk.

Ä°ÅŸte bu karar verilmesin diye, üstünde savcı cübbesi bulunan kiÅŸiler hukuka karşı hile yapıyor. Bu kapsamda soruyorum size: Siz milletvekiliyseniz, bu koridorlarda o rozetleri takarak gururla dolaşıyorsanız, Meclis iradesine sürülen bu lekeyi kendinize nasıl yediriyorsunuz? Bu durumu kendinize yedirerek o vekil rozeti yakanızda gururla etrafta dolanmaya devam edebiliyorsanız ne acı size!”

Kadıgil, devamında AKP Grup BaÅŸkan Vekili Muhammet Emin AkbaÅŸoÄŸlu ve MHP Grup BaÅŸkan Vekili Muhammed Levent Bülbül’e seslendi: “Açık açık soruyorum Sayın AkbaÅŸoÄŸlu. Dün bu kürsüden bu ülkenin hukuk devleti olduÄŸunu iddia ettiniz. Bu çerçevede Adalet Bakanınızın istisna gibi kamuoyuna yutturmaya çalıştığı 14. maddeye iliÅŸkin AYM kararını bilmiyor musunuz yoksa tanımıyor musunuz? Sayın Bülbül, siz de hukukçusunuz. AYM ve Yargıtay Ceza Genel Kurulu açık ve baÄŸlayıcı içtihatlarına karşın seçilmiÅŸ bir vekilin hala hapiste tutulması hususunda hukuki görüşünüz nedir?”

KonuÅŸmasında Meclis BaÅŸkanlığı’na da seslenen Kadıgil, sözlerini ÅŸu sözlerle sonlandırdı: “TBMM BaÅŸkanlığı’na soruyorum. Anayasa 83. hükmü şöyle bitiyor; ‘…devam eden soruÅŸturma madde 14 kapsamına iliÅŸkinse ilgili kurum derhal bunu TBMM BaÅŸkanlığı’na bildirir. Aradan geçen 50 günde Yargıtay tarafından TBMM BaÅŸkanlığı’na Can Atalay’ın durumunun 14. madde istisnasına girdiÄŸine dair bir bildirim yapılmış mıdır? Sorularıma cevapları varsa ilgi isimleri, dillerinden düşürmedikleri ‘milli irade’ beyanları doÄŸrultusunda millete bir açıklama yapmaya davet ediyorum.”