Amasra’da 42 madencinin hayatını kaybettiği katliamın ardından geçen her gün işçilerin nasıl büyük ihmaller sonucu hayatlarını kaybettiği ortaya çıkarken, Türkiye Komünist Partisi ortaya çıkan tüm ihmallerin sorumluları hakkında bugün Ankara Adliyesi’nde suç duyurusunda bulundu. TKP’li Avukatlar ve TKP Merkez Komite üyesi ve Ankara İl Başkanı Ali Ufuk Arikan tarafından Ankara Adliyesi önünde yapılan açıklamada AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Çalışma Bakanı Vedat Bilgin, Enerji Bakanı Fatih Dönmez, Türkiye Taşkömürü Kurumu Genel Müdürü Kazım Eroğlu ve TKİ Genel Müdürü Hasan Hüseyin Erdoğan’ın da aralarında olduğu 18 isim hakkında suç duyurusunda bulundu.
“Kasten öldürme, görevi kötüye kullanma suçundan cezalandırılmalılar”
Suç duyurusunun gerekçesini açıklayan TKP’li avukatlar, “Görevi Kötüye Kullanma Suçu (İhmal), ve “Kasten Öldürme Suçu”yla bu isimler hakkında işlem başlatılmasını talep etti. Suç duyurusunun gerekçelerinin açıklandığı metinde, “TTK Amasra Taşkömür İşletmesi Müessesesi’nde 14 Ekim 2022 tarihinde gerçekleşen grizu patlamasında ihmalleri bulunan ve Çalışma Bakanlığı cezalarına rağmen işletmede gerekli önlemleri almayan sorumluların, etkin ve etkili denetim ve çalışma yapmayan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı sorumlularının ve idarenin başı olarak sorumlu olan Cumhurbaşkanı ve yardımcısının ilgili suçlardan dolayı cezalandırılmalarını talep ederiz” denildi.
“Böyle gitmez”
TKP MK üyesi ve Ankara İl Başkanı Ali Ufuk Arikan ise Ankara Adliyesi önünde yaptığı basın açıklamasına, “Bu ülkede işçiler var! Sömürülüyor, hastalanıyor, ölüyorlar. Böyle gitmez” diyerek başladı. Arikan sözlerini şöyle sürdürdü: “Bir aydan uzun bir süre geçti. 14 Ekim 2022 günü Bartın’da 42 madenci öldü. İyileşmez bir hastalığa yakalandıkları için değil, çalıştıkları kömür ocağında sıradan bir işgününün sıradan bir vardiyasında meydana gelen bir patlama sonucu öldüler. Kimileri onlar için ‘şansızlarmış’ dedi. Ama en çok da ‘kaderleri böyleymiş’ dendi. Hatta AKP’li Cumhurbaşkanı yaşananın madencilerin kader planında olduğunu ifade etti. Oysa ölümleri ne şansızlıktan ne kaderdendi” Arikan, “Kömür ocağında metan gazı belli bir seviyenin üzerine çıkınca ‘grizu’ denilen patlamanın meydana geleceği yüz yıldır biliniyordu. Kısacası Bartın’daki kömür ocağında işçiler kazara ölmediler, öldürüldüler” vurgusunda bulundu.
“Acımasızlar, suçlarını örtme telaşındalar”
Arikan, sözlerine şöyle devam etti: “Madencilik en tehlikeli işlerden biridir, doğru… Fakat insanlığın ulaştığı ileri teknoloji ve yeni üretim yöntemleri o kömürü toprağın metrelerce altından kimsenin kılına zarar gelmeden çıkarmayı sağlayacak kadar ilerledi. Peki o halde neden öldü işçiler? Maden katliamı sonrası derhal yanıtlanması ve müdahale edilmesi gereken soruydu bu. AKP bu sorunun önemsizleşmesi için elinden gelen her şeyi yaptı ve yapmaya da devam ediyor. Soruşturma ve adli takibe dair hemen atılması gereken adımlar ve alınması gereken tedbirler belli olmasına rağmen aradan günler geçtikten sonra gecikmeli olarak ve sadece Amasra Taşkömürü İşletme Müessesesi ile sınırlı bir soruşturma başlatılmış ve müessesede yönetsel ve teknik sorumluluğu bulunan sınırlı sayıda kişilerle ilgili gözaltı, adli kontrol ve tutuklama kararları verilmiş durumda.
Neden böyle yapıyorlar? Birbirinden ağır iki nedeni var bu davranışlarının: İlk söylenmesi gereken, acımasızlar. Gerçekten işçilerin ölmesinin doğal ve normal olduğunu düşünüyorlar. Madencilerin bir kömür parçası kadar değeri yok onların gözünde. Ve çok acıdır ki bu acımasız duygu ve düşünce AKP iktidarının üyeleriyle de sınırlı değil. İşçilerin iş cinayetlerinde ölümünü, meslek hastalıkları sebebiyle hastalanmalarını, ağır çalışma ve sömürü koşullarını hayatın normali sayan bir düzende yaşıyoruz. Bir de tabi suçlular ve suçlarını örtmenin telaşı içersindeler. Ellerinde madencilerin, işçilerin kanı var”
“Türkiye’yi sömürünün olmadığı bir ülke haline getireceğiz”
Arikan, “Avukat arkadaşlarımız suç duyurumuzun içeriğine dair bilgi verdi. Suç duyurusu metnimizde de ifade ediliyor: Yaşanan katliamın suç delilleri ve suçlular açıkça ortadadır. Acımasızlıkları dillerine vurmakta, katliama ilişkin söyledikleri her söz suçlarının itirafı niteliği taşımaktadır. Türkiye Komünist Partisi Amasra katliamının tüm sorumlularının hak ettikleri cezayı almaları, adaletin sağlanması için tüm hukuki yolları deneyecek ve bu sürecin takipçisi olacaktır. TKP olarak bir sorumluluğumuz daha var: Türkiye’yi iş cinayetlerinin, ağır çalışma koşullarının ve sömürünün olmadığı bir ülke haline getirmek. Sermayenin değil halkın çıkarlarını gözeten bir Türkiye’de bu mümkündür” ifadelerini kullandı.