Sevgiyle yașamak ve yașatmak
Dünyanın bir oyun sahnesi olduğunu düșündüğümüzde, tüm canlıların, tabi ki bu canlıların bașında insanlar gelir ki, tümü sadece birer oyuncudur, bu oyuna girerler (doğduklarında) ve çıkarlar (öldüklerinde) bu dünya sahnesindeki oyunda, hoșgörülü olmamız gerekir. Sonuçta gerçek olan oyunun sonunun bitișidir. Mevlana’nın dediği gibi “Ben insanların ayıplarını gören gözlerimi kör ettim. Sen de onlara benim gibi iyi gözle bak” diyor. Özellikle son yıllarda toplumun bunalım ortamında, kavga, dövüș ortamlarının doğuș sebebinin altında yatan, sevgi eksikliğidir, hoșgörüsüzlük, sevgisizlik tüm olumsuz düșüncelerin temel sebebidir, bunun da en doğru tedavi yöntemi ise, sevgiyi aramak ve sevgiyle yașamaktır. Empati kurarak, hoșgörülü olursak, severiz de, seviliriz de, yeter ki sevgi dolu hoșgörülü olmaya karar vererek bu yolda çabalayalım, her șeye ulașırız. Mutsuzlukları, sevgisizlikleri, tüm olumsuz düșünceleri beynimizden silip, kendimizi resetleyelim.
Dünyaya mutlu, umutlu, gülümseyerek bakalım artık. Hoșgörü ve sevgi ilkesiyle din, dil, ırk, cinsiyet ayırımı yapmaksızın, insan odaklı, insanı kucaklayan, sevginin, barıșın, kardeșliğin tüm insanların elele verdiği hoșgörü merkezli güzel insanlarımızın, herșeye rağmen öfkede ölü gibi olmaya, tevazuda toprak gibi olmaya, sağduyuya, hoșgörüye, birlik ve beraberliğe, farkındalıklarımıza ve tercihlerimize saygı duymaya, inatlașmadan, uzlașmaya, koșulsuz sevgiye ve saygıya ihtiyacımız var.
Bunlarla beraber sevgi ve hoșgörü bizlerin, birbirimize, yașam felsefemizle rehber edindiğimizde, daha mutlu bireyler olmamızı sağlayacaktır. Evet hemen șimdi karșımızdaki insanlara empati yaparak, mutlulukla, sevgi ile ve hoșgörülü olmaya bașlayalım mı dostlar? Kalın sağlıcakla.